Seçimin üzerinden 4 ay geçti ama CHP ile İyi Parti arasındaki tartışma bitmedi.
İyi Parti ve birçok muhalif başarısızlığın faturasını Kılıçdaroğlu’na kesiyor ve “Kolay kazanılacak bir seçimi Kemal Bey aday olduğu için kaybettik” diyor!
Tepeden tırnağa yanlış ve tutarsız bir sav bu.
Neden mi?
1-Bu seçimi alma şansınız zaten yoktu. Millet Erdoğan’ı düşürmek pahasına ülkeyi düşürmeyi bile göze aldığınızı gördü ve biletinizi kesti.
2-Aday Kılıçdaroğlu değil İmamoğlu ya da Yavaş olsaydı da sonuç değişmeyecekti. Çünkü iki belediye başkanı da geride kalan 4 yılda bir başarı öyküsü oluşturamadı. Seçim sürecinde Erdoğan meydanlarda her ikisiyle de kedinin fareyle oynadığı gibi oynardı.
3-HDP ile sınırlarını bir türlü belirleyemediğiniz örtülü ittifakınızın aday kim olursa olsun milletten veto yememesi imkansızdı.
4-Kılıçdaroğlu ne kadar suçluysa masanın diğer aktörleri de o kadar suçlu. Hele de İyi Parti. Madem Kılıçdaroğlu ile seçimi alamayacağınızı biliyordunuz, büyük bir hışımla kalktığınız o masaya neden geri döndünüz?
Sonuç: Müflis (İflas etmiş) tüccar sürekli eski defterleri karıştırırmış. Muhalefetinki de o hesap.
Bir türlü kabul edemiyorlar ama… Hep birlikte kaybettiler…
Zoom ekibi dönüş yolunda
Engin Altay… Kılıçdaroğlu’nu devirmek için İmamoğlu ile zoom toplantısı yapan ekipte o da vardı.
Rivayet o ki… Engin Altay zoom ekibinden kopmuş. Rotayı Kılıçdaroğlu’na kırmış…
U dönüşü yapan sadece o değil… İmamoğlu’na Tunceli ziyaretinde eşlik eden Gürsel Erol da artık genel merkeze daha yakınmış!
Memlekette bu kadar iniş çıkış bir borsada bir de CHP’de oluyor.
Kurultaya kadar bakalım daha neler duyacağız?
Tam olarak neye hazırsınız Başkan?
CHP’nin sıra dışı belediye başkanı Tunç Soyer’in attığı her adım olay.
Yönettiği kent belediyecilik anlamında resmen 1970’leri yaşıyor.
Ama ne gam!… Tunç Bey’in bambaşka bir gündemi var.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde “Kentsel Eşitlik ve Adalet Daire Başkanlığı” kurmuş.
Katıldığı bir yayında bu daireden övünerek bahsediyor ve aile kurumunun temellerini dinamitleme çabasındaki LGBT örgütlerine “Emrinizdeyiz ve hazırız” diyor!
Pes ki ne pes!
Başkanın nasıl bir hazırlık içinde olduğunu bilmiyorum. Ancak bu dozu giderek artırılan LGBT propagandasının hiç de masum bir şey olmadığından adım gibi eminim.
Bu konuda söylenecek çok şey var ama şimdilik bu kadar yeter.
Hele bir hazırlıkları ortaya çıksın. Devam ederiz…
BAĞ-KUR’luya prim müjdesi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan…
Mardin’de doğmuş, uzun yıllar İzmir’de yaşamış. Üniversiteyi Ankara’da bitirmiş.
Uzmanlık alanı stres yönetimi, sosyal hizmetler ve sosyal politikalar…
Dün bir grup gazeteci arkadaşla beraber Bakan Işıkhan ile sohbet ettik.
Ser verip sır vermedi ama emekli maaşlarıyla ilgili ciddi bir hazırlık içinde olduklarını söyleyebilirim. Bakanın bir numaralı gündemi emekli maaşları… Emekliye yapılacak artışın yol haritası Ekim’de TBMM açıldıktan sonra netleşir.
Bakan Işıkhan’a seçim öncesinde gündeme gelen Bağ-Kur’lunun prim gün sayısının 9 binden 7 bin 200 güne düşürülmesi vaadini de sorduk.
Haberler sevindirici… Işıkhan “Özellikle küçük esnaf kapsamındaki 1 milyon Bağ-Kur’lu vatandaşımızı kapsayacak bir düzenleme olacak. Cumhurbaşkanımızın talimatını yerine getireceğiz” diyor.
Bakanlığın öncelikleri arasında her ailede en az bir kişinin; gençler öncelikli olmak üzere çalışması… Bunların sigorta primlerinin belirli süreyle karşılanması… Ev kadınlarına isteğe bağlı sigorta kapsamında prim desteği verilmesi. Birinci dereceye ulaşmış tüm memurlara 3600 ek göstergenin verilmesi.. Ve yaşlı sigortasının hayata geçirilmesi gibi başlıklar var.