Dünyanın en büyük kamu araştırması şirketlerinden birisi olan Gallup’un Başkanı Jim Clifton’un bir kaç hafta önce çıkan “The Coming Jobs War” kitabındaki iddiası bu. Clifton’a göre, nüfusu yarattığı “kaliteli iş”ten fazla artan ülkeler yok olmaya mahkûm. Bırakın ülkeleri, yeterli kaliteli iş yaratamayan şehirler bile, istikrarsızlık ve fakirliğin yaratığı kaos ile karşı karşıya kalacak.
“Kaliteli iş”, haftada 30 saat veya üstünde çalışılan, sürekli ve sosyal güvenliği olan iş anlamına geliyor. “Kalitesiz işler”, insanların ölmeden yaşamaya çalıştıkları, ellerindeki varlıkların takası veya kendi ürettikleri basit varlıklarla yaşamlarını sürdürdükleri, devamlılık göstermeyen işleri ifade ediyor. “Kalitesiz işler”, gerçek bir ekonomik enerji yaratamıyor. “Kaliteli iş”e sahip olmayana insanlar, gittikçe sefilleşiyor, tembelleşiyor, ümidini kaybediyor ve mutsuzlaşıyor. “Kaliteli iş”e sahip olmamak, giderek açlığa, terörist gruplara katılmaya, göçe mecbur kalmaya, toplum kurallarını dinlememeye, aşırı uçtaki politik hareketlere kaymaya ve kayıt altına alınamayan ekonomik faaliyetlerin artmasına neden oluyor.
“Kaliteli iş” yaratılacak ekonomik faaliyetler gerçekleştirilemedikçe de, insan hakları, kadın hakları, global ısınma gibi konular da; ailenin korunması, ve hatta inanç ve dine olan bağlılık da önemini kaybediyor.
7 milyar insan
Dünyada 7 yaklaşık milyar insan yaşıyor. Bu nüfusun 5 milyarı, 15 yaşın üzerindeki kişiler. 5 milyar insanın aşağı yukarı 3 milyarı, “kaliteli iş”e kavuşmak istiyor. Halen dünyamızda, sadece 1.2 milyar “kaliteli iş” var. “Kaliteli iş” sayısındaki artışın dünya nüfusunun artışına oranı ise, gittikçe düşüyor. İşte bu nedenle, olursa Üçüncü Dünya Savaşı’nın temel nedeni, işsizlik olacak.
Gallup araştırmaları ile belli oldu ki, “kaliteli iş” ancak, şehirlerde yaratılabiliyor. Kaliteli eğitimin varlığı da şehirleşme ile mümkün.
Girişimcilik icattan önemli
“Kaliteli iş” yaratmada girişimciliğin payı, yaratıcılıktan daha önemli. Buradan çıkan ilginç sonuç da şöyle: Girişimci ve atılımcı kişilerin bulunduğu şirketlere yatırım yapmak, büyük fikirleri olan veya icatlar yapabilen şirketlere yatırım yapmaktan daha kârlı. En büyük icat ise, üretilen malı daha iyi pazarlayabilecek sistemler yaratmak.
Ne yapmalı?
Bir ekonomide “Kaliteli iş” yaratılabilmesi ve girişimci yetiştirilebilmesi için yapılması gerekenler şöyle:
- Okullarda, para, bankacılık, ekonomi konuları daha ilk yıllardan itibaren anlatılmaya başlanmalı.
- Öğrencilere, liseden başlayarak kendi işlerini nasıl kurup, geliştirebilecekleri konusunda bilgi verilmeli.
- Her öğrencinin kafasında, ileride kuracağı kendi işi konusunda bir plan olmalı ve daha lisede dünyayı değiştirebilecek bir icadı hayal edebilmeli.
- Durmayan çalışmak, karşılaşılan engellere rağmen hedeften vazgeçmemek konularında öğrenciye verilecek özgüven çok önemli.
- Hedef, işinde en iyilerden birisi olmak; insanlarla güçlü ilişkiler kurabilmek; kendi kendine yetebilecek ekonomik güç yaratmak; toplum içinde iyi bir yer edinebilmek ve bunları sağlayıp devam ettirebilmek için sağlığına dikkat etmek olmalı.
“Kaliteli iş”, “kaliteli insan” ile yaratılabiliyor.