Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) nihayet, kalkınma ve yatırım bankaları dışındaki bankaların Türk Lirası (TL) cinsinden tahvil ihraç etmelerine izin verdi.
Vadeli mevduatın bir aylık süreyi biraz geçebildiği ülkemizde, krediler çok daha uzun vadeli veriliyor ve bankalar topladıkları mevduat ile verdikleri kredi arasındaki geniş vade uyuşmazlığı nedeniyle ciddi risk alıyorlardı. Bu riski bir ölçüde olsa bile karşılamak amacıyla da kredi faizleri kaçınılmaz olarak yükseliyordu. Bankalar, yurtdışında tahvil ihraç edebildikleri halde, yurtiçinde tahvil ihraç etmelerine izin verilmiyordu. Bunun nedeni olarak, yabancı bankaların yurtdışına bu yolla kaynak aktarmaları olasılığının bulunduğu gösteriliyordu. BDDK nihayet, bu yanlıştan döndü.
Bankaların TL üzerinden çıkaracağı tahvilin miktarı bir formülle BDDK tarafından belirlenecek. Böylece, mevduatın vadesinin uzatılmasının da önü açılacak. Merkez Bankası’nın da buna paralel olarak, vadeli mevduattan alınacak kanuni karşılıkların oranını düşürmesi gerekecek.

Kim kime danışacak?
Merkez Bankası’nın son aldığı kanuni karşılık kararları konusunda kendisine danışılmadığını söyleyen BDDK, ne TL üzerinden tahvil çıkarılmasını yasaklarken ne de tahvile izin verirken Merkez Bankası’na danışmadı.
Merkez Bankaları, para politikası uygularken, ne hükümetin ne de başka bir kurumun emrinde olurlar. Ancak, hem hükümetin temel ekonomi politikasının hem de diğer düzenleyici kurumların paralelinde hareket etmek durumundadırlar. Bu amaçla da gerekli gördükleri zaman bu kurumlarla, görüş alış verişinde bulunabilirler. Ancak, Merkez Bankası’nın alacağı herhangi bir kararı BDDK’ya sorması diye bir şey olamaz. BDDK’nın da Merkez Bankası’na sormayacağı gibi.
Yine de, son alınan kanuni karşılıklarla ilgili kararda Merkez Bankası’nın, BDDK’nın görüşünü almasının daha iyi olacağı kanaati oluştu. Çünkü, aynı anda birbirini desteklemeyen iki karar alındı ve Merkez Bankası’nın kanuni karşılıklarla ilgili olarak aldığı karar, olması gerekenden aşırı bir biçimde gerçekleşti.

Vergi stopajı kalkıyor
İlk kez bir kaç ay önce yabancı piyasaları kullanarak “tahvil ihracı” yapan bankalarımız, şaşırtıcı bir durumla karşılaşmışlardı. Şimdiye kadar hiç bir örneği bulunmayan “yurt dışı piyasalarda tahvil ihracı” işleminde, “vergi stopajı” bulunuyordu.
Tahvil ihracı, Türk piyasasında yapılsa, “vergi stopajı” olmayacaktı. Bu çeşit işlemlerde “vergi stopajı” uygulaması, gelişmiş hiç bir ülkede yoktu. Dolayısıyla, Türk bankalarını yabancılarla rekabet edemez hale getiriliyordu.
İşlem ilk kez yapıldığı için, Maliye’nin bu işlemle ilgili şimdiye kadar aldığı bir vergi de yoktu. Üstelik, dar mükellef kurumsal yatırımcılar için, vergi stopajı “sıfır” olarak öngörülmüştü.
Maliye, haklı olarak bu yanlışı düzeltmeye hazırlanıyor.