Einstein, aptal insanın aptallığının ve evrenin sonsuz olduğu söylemiştir. “Ama evren konusunda pek emin değilim!” demiştir. “Teoride, teori ve pratik aynıdır; ama pratikte aynı değildir” diyen de Einstein’dır. Einstein’ın çekim teorisi, geometrideki tüm bilinenleri değiştirmiştir. İki nokta arasında sadece düz hatların bulunmadığı teorisi, aynı biçimin içine, çok daha fazla kütle girebileceğini açıklamıştır.
Evrenin büyümesi, bir çocuğun büyümesine benzer. Ana rahminde süratle gelişen çocuk, doğduktan sonra gelişmesini gittikçe yavaşlayarak sürdürür; sonunda ölür. Evrenimizin başına gelecekte olan da budur.
Maddenin yoktan var edilişi, “Enerji yoktan var olmaz” prensibiyle çelişiyor gibi görülüyor. Oysa bu ilk enerji, evrendeki çekim gücünden ödünç alınmış olan enerjidir.
Soruyu cevaplandırın: Geleceğimiz karanlık mı?
“Karanlık madde” yıldız kümeleri ve parçacıklarını barındırdığı halde, “karanlık enerji” barındırmaz. “Karanlık madde” genişleme eğilimli olduğu halde, “karanlık enerji” değildir. “Karanlık madde”nin çekim gücü varken, “karanlık enerji”nin itiş gücü vardır. “Karanlık madde” galaksilerin gelişmesine olanak sağlarken, “karanlık enerji” bu genişlemeyi durdurma eğilimindedir.
Yaşlanan hata yapar; büyüyen yok olur
Enflasyonun gerçek anlamı, genişleme demektir. Genişleme, ekonominin de, siyasetin de, evrenin de doğasında vardır. Bütün imparatorlarda ve imparatorluklarda olduğu gibi, evrenimiz de bir gün yok olacaktır. Ama her yok oluş, yeni bir var oluşun başlangıcıdır. Her 8 milyar yılda bir, evrenimizin büyüklüğünün ikiye katlandığı, 2011’de Nobel alan teori sayesinde kanıtlanmıştır. Uzayın, sadece büyük değil; sonsuz olduğu ve içinde birçok evreni, galaksiyi, yıldızı barındırdığı artık kabul edilmektedir.
Evrenimizi oluşturan Big Bang patlamasının, önceki evrenin genişleyip yok olması sonucunda ortaya çıktığı; artık sır değil. Big Bang patlamasının bir noktada değil; ama atomdan daha küçük bir bölgede başladığı teorisi kabul görüyor. İlk patlamayı, birçok diğer patlamaların da takip ettiği sanılıyor.
Böylece, sonsuz sayıda galaksinin sonsuza dek varlığını sürdüreceği ve bu gelişmeyi, “enflasyon”un sağladığı anlaşılıyor. Bu nedenle, uzay ve zaman kavramlarının izafi olduğu da anlaşılıyor.
Ekonomideki enflasyon da sanılan kadar kötü değildir!