Son yıllarda ülkemize gelen doğrudan yabancı yatırım arttı. Ekonomi Bakanlığı kaynaklı yandaki tabloya göre, 2006 ve 2007 yıllarında yıllık 20 milyar doları aşan doğrudan yabancı yatırım, global kriz nedeniyle 2009 ve 2010 yıllarında azalarak, 2012 yılında 13 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Tabloda “Diğer Sermaye” olarak yer alan tutar, yabancı sermayeli firmaları ana şirketlerinden aldıkları kredileri gösteriyor. Tablodaki diğer ilgi çekici bir husus da yabancıların ülkemizden gayri menkul alımlarının azalmadan sürdüğü.
Yabancı yatırım yeterli değil
YASED ve UNCTAD kaynaklarından derlenen sol alttaki tabloda, yabancı yatırımların Türkiye kadar, hatta daha fazlasıyla başka ülkelere de gittiği; Türkiye’nin son yıllardan artan girişlere rağmen 2009 yılından sonra yabancı sermaye girişinin azalmasıyla, dünya yabancı sermaye akışından sadece % 0,7 pay alabildiği görülüyor. Yine de, 2001 yılında 38. sırada bulunan ülkemiz, 2010 yılında 27. sıraya yükselebilmiş.
Türkiye’den de ihraç var
İİmren Peker ve Erkan Kılıçer’in “Vergi Sorunları Dergisi”nde yer alan “Türkiye Boyutlu Vergi Rekabeti” isimli makalesinde vurgulandığı üzere, 2005 yılı itibariyle Türkiye’den sadece vergi cenneti sayılan ülkelere yapılan sermaye ihracı 7.8 milyar doları buldu. Sağ alttaki tablodan da görüleceği üzere, vergi cenneti sayılan ülkeler içinde, ülkemizden en büyük sermaye transferi alan ülke Virgin Adaları.
Yabancı yatırımcılar bir ülkeye gelirken, o ülkenin diğer ülkelerdeki yabancı yatırımlarına da bakıyorlar. Çünkü, bir ülke ne kadar dışa açılabilmiş ve dışarıda yatırım yapabilmişse, o kadar uluslar arası sisteme uyum sağlamış oluyor. Diğer bir deyişle, yabancı ülkelerde çalışan şirketlerinin çıkarlarını gözetmek durumunda olan ülkeler, kendi ülkelerine yatırım yapan yabancı şirketlerin çıkarlarını da daha titizlikle gözetiyorlar.