Kara Kuvvetleri Komu-tanlığı’na bağlı Kara Havacılık Okulu, 15 Temmuz darbe girişimde Akıncı Üs Komutanlığı ile birlikte darbenin komuta edildiği en önemli askeri birlikti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması sonunda Kara Havacılık Okul Komutanlığı ile ilgili özel bir iddianame hazırlandı.
Darbe girişiminde görev alan helikopterlerin uçuşları, darbe girişimi öncesindeki hazırlık safhası, MİT’e gelen darbe istihbaratının Genelkurmay’a ulaştrılması sonrasında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın bizzat talimatlandırdığı Kara Kuvvetleri Komutanı Orgemeral Salih Zeki Çolak’ın 15 Temmuz akşamı birlikte yaptığı denetimlerin tüm aşamaları bu iddianamede yer aldı.
Aynı iddianamede ilginç bilgiler var.
15 Temmuz’dan sonra Adana 6. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı’na atanan Kara Havacılık Okul Komutanı Tümgeneral Hakan Atınç’tan boşalan göreve getirilen Tuğgeneral İdris Feyzi Okan’ın konumu söz konusu iddinamede detaylı biçimde ortaya konuldu.
Dünkü Büyüteç’te de yazdığım gibi, 15 Temmuz öncesinde Kara Havacılık’ta 1. Alay Komutanı olan Albay İdris Feyzi Okan, 15 Temmuz’un ardından FETÖ’yle bağı olmadığı değerlendirilerek terfi ettirildi. 29 Temmuz’da tuğgeneralliğe terfi ettirilen Okan, iddianame hazırlık safhasında elde edilen bilgiler sonrasında 20 Ocak 2017’de Kara Havacılık Okul Komutanı iken hakkındaki FETÖ bağlantıları iddiası nedeniyle tutuklandı.
Telefon kapalı
Savcılık soruşturmasında elde edilen bilgilerin bir bölümünü şöyle paylaşabilirim:
- 15 Temmuz’da Okan’ın cep telefonu 18.56’da Güvercinlik kışlasının bulunduğu mevkiideki baz istasyonlarından sinyal verdi. Sonraki sinyal 22.30’da Ümitköy’deki baz istasyonundan alındı. Cep telefonunun saat 22.01’e kadar Güvercinlik’ten sinyal verdiği anlaşıldı. Telefonla 22.30-06.41 arasında herhangi bir irtibatında bulunulmadı. Saat 06.41’de ‘arayan kim’ telefon mesaj servisinden 16 ayrı mesaj geldi. Buradan telefonun saat 22.30-06.41 arasında kapalı olduğu, şüphelinin 1. Kara Havacılık Alay Komutanı olmasına rağmen olay gecesi emrindeki hiçbir askeri birlik komutanı ya da askerle telefon irtibatında bulunmadığı görüldü.
- Şüphelinin, askeri darbe faaliyeti kapsamındaki faaliyetleri, sıralı komutan ve amirleri dışında başka asker kişilerden emir ve talimatlar alması şeklindeki örgütsel davranış biçimi ile birlikte dikkate alındığında, şüphelinin Fetullahçı Terör Örgütü üyesi olduğu anlaşıldı.
- Darbe planlaması kapsamında 2 adet ATAK helikopterin Malatya’dan Ankara’ya gönderileceği konusunda önceden haberinin olmasına rağmen Kara Havacılık Komutanı Tümgeneral Hakan Atınç’a bilgi vermediği saptandı.
Darbe talimatlarını biliyordu
- Şüphelinin, kendi sıralı amir ve komutanlarından olmayan şüpheli Tuğgeneral Ünsal Coşkun’dan aldığı talimat doğrultusunda olay günü saat 14.00 sıralarında Kara Kuvvetleri Komutanlığı karargâhına gittiği ve 18.40’a kadar orada kaldığı görüldü.
- Şüpheli Erdal Başlar’ın ifadesinde yer aldığı şekliyle, 15 Temmuz günü Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda yanına gelen şüpheli Ünsal Coşkun’un akşam tatbikat olacağını söylediğini belirttiği, şüpheli Albay İdris Feyzi Okan’ın olay günü şüpheli Tuğgeneral Ünsal Coşkun birlikte Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na gidip şüpheli Erdal Başlar ile görüştüğü, Coşkun’un Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda askeri darbe kapsamında birtakım irtibatlar kurup emir talimatlar verirken, Okan’ın da beraber olduğu anlaşıldı.
Helikopterler hazır
- Kara Havacılık Komutanlığı’ndaki askeri hareketliliği denetlemek için gelen Kuvvet Komutanı ve beraberindeki heyet, Güvercinlik Kışlası’na geldiğinde, şüpheli Albay İdris Feyzi Okan’ın komutanı olduğu 1. Kara Havacılık Alay Komutanlığı’na ait taarruz helikopterlerinin normalde mühimmatsız olarak hangarlarında bulunmaları gerekirken, askeri darbe faaliyeti kapsamında tüm bakımları yapılmış olarak uçuş hattında hazır bekletildikleri görüldü.
- Okan’ın, bu olağanüstü durumu denetlemeye gelen komutanlardan gizlediği, Sikorsky S-70 tipi helikopterlerin de denetleme yapıldığı sırada park alanında uçuşa hazır bir şekilde bekletildikleri saptandı.
- Okan’ın telefonunun olay gecesi askeri darbe girişiminin başlamasından, girişimin başarısızlıkla sonuçlandığının ortaya çıkmasına kadar, saat 22.30’dan 06.41’e kadar kapalı olduğu, şüphelinin aldığı örgütsel talimat doğrultusunda komutanlığını yaptığı 1. Kara Havacılık Alay Komutanlığı’nın kontrolünü şüphelilere bırakarak evine gittiği, telefonunu kapattığı,
Personelin bir kısmının olay gecesi yetkili komutanları olan Okan’ı nasıl davranacakları konusunda emir ve talimat almak üzere telefonla aradıkları ancak ulaşamadıkları görüldü.
FETÖ’yle eylem birliği
- Okan’ın, Kara Havacılık Komutanlığı’nda gerçekleştirilen askeri hareketliliğin bir askeri darbe girişimi olduğunu bilerek ve bu girişimin başarıya ulaşması için Fetullahçı Terör Örgütü mensubu diğer şüphelilerle fikir ve eylem birlikteliği içerisinde hareket ettiği, şüphelinin askeri darbe faaliyeti kapsamında kendisine verilen yasadışı emir ve talimatları yerine getirdiği, askeri darbe girişiminin planlaması kapsamında aldığı yasal olmayan emir ve talimatları yerine getirdiği sonucuna varıldı.
Tutuklanan Okan’ın konumunu böyleyken, terfi listesine alınıp 15 Temmuz somrasındaki Yüksek Askeri Şur’a çalışmalarında terfi ettirilip, darbe girişiminin en önemli merkezlerinden birisine komutan yapılması hayli ilginç.
Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki sıralı amirlerince FETÖ’cü olmadığı değerlendirilip terfi ettirilen Kara Havacılık Okulu’na 1. isim yapılması sürecinin de dikkate alınması gerekiyor.
