FETÖ’nün TSK içindeki oluşumunu komutanlıklara böldüğü ve her bir komutanlığın bir “müdür” konumunda bir sorumlusunun bulunduğu, bu müdüre bağlı “müdür yardımcıları”, müdür yardımcılarına bağlı “öğretmen” gruplarının bulunduğu, öğretmen gruplarına bağlı olarak da subayların organize edildiği belirlendi...
15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte dini bir yapıdan daha çok “uluslararası istihbarat servisi” olarak faaliyet gösterdiği ortaya çıkan FETÖ’nün Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki (TSK) yapılanması gün ışığın çıkarıldı.
Darbe girişimi gecesinden itibaren başlatılan soruşturmalar sonrasında, yıllarca TSK içinde yuvalanıp faaliyetlerini sessiz ve derinden yürüten FETÖ’nün, emniyetteki yapılanmasına benzer biçimde hareket ettiği görülüyor.
TSK; MİT, Emniyet ve yargıyla birlikte FETÖ’nün “en çok değer verdiği” ve “hassas yapılanma” oluşturduğu “kare as”tan birisi.
Darbe girişimi nedeniyle gözaltına alınan TSK mensuplarının verdiği ifadeler ve bilgilerle varlıkları ortaya çıkarılan mahrem imamların kimliklerinin ortaya çıkarılması, FETÖ’nün TSK’daki yapılanmasının şekillendirilmesine ön ayak oldu.
FETÖ’nün darbe girimi soruşturmalarının hemen sonrasında sıra TSK’daki yapının çözümlenmesine sıra geldi.
Bu konuda Tekirdağ Emniyeti ilk işaret fişeğini yaktı.
FETÖ’nün, mahrem imamlar aracılığıyla TSK’daki yapılanmasının peşine düşen Tekirdağ Emniyeti, elde ettiği bulguları diğer illerdeki polis birimleriyle paylaşınca, arka arkaya FETÖ’cü TSK mensuplarına yönelik adli soruşturmalar başlatıldı.
Askeri yapılanma
Örgütün TSK’da sivil yapılanmasının dışında farklı bir oluşuma gittiği, tamamen hücre yapılanması anlayışı ile birbirinden habersiz ve bağımsız üniteler oluşturulduğu anlaşıldı.
Bu oluşumlar içerisinde, ünitelerde sivil abilerin/imamların sorumluluğunda üst düzey komutanlar, subaylar ve astsubay gruplarının organize edildiği tespit edildi.
Yapılan araştırmalarda, TSK içindeki oluşumunu komutanlıklara böldüğü ve her bir komutanlığın bir “müdür” konumunda bir sorumlusunun bulunduğu, bu müdüre bağlı “müdür yardımcıları”, müdür yardımcılarına bağlı “öğretmen” gruplarının bulunduğu, öğretmen gruplarına bağlı olarak da subayların organize edildiği belirlendi.
FETÖ’nün, TSK’daki çalışmaları kapsamında genel olarak her müdür yardımcısına bağlı 4-7 öğretmen, her öğretmene bağlı 3-6 askeri personelin bulunduğu, müdürlerin bilgisi dışında müdür yardımcıları ve öğretmenlerin inisiyatif kullanma yetkisi çok kısıtlı olduğu bilgilerine ulaşıldı.
Yapılanmanın ana başlıkları
Emniyet’in, TSK’daki FETÖ yapılanmasına yönelik önemli bilgilerin bir bölümünü şöyle:
MÜDÜR: Müdürler sorumlu olduğu komutanlık bünyesindeki yapılanmayı denetleyen ve kontrol eden kişidir. Buna göre atama, evlenme, görev alma, kurmaylık gibi konular ile ilgili karar alma merciidir. Bağlı müdür yardımcılarına yönelik haftalık toplantılar düzenleyerek durum tespiti yapar. Yapılan bu toplantılarda müdür yardımcıları kendilerine bağlı öğretmenlerin öğrenci subaylardan aldığı aidat, komutanlık ile ilgili bilgiler gibi konular konuşulur. Müdürler, müdür yardımcıları ve öğretmenleri koordine ederken stratejik konumda bulunan üst düzey askeri personelle direkt irtibat kurabilir. (Özellikle personel, istihbarat, eğitim gibi kritik konumlarda görevli yüksek rütbeli personel direkt olarak müdüre bağlı faaliyet gösterebilir) Müdürlerin altında bir müdür yardımcısı bulunur. Müdür yardımcıları yaptıkları tüm faaliyetleri müdüre bildirmekle yükümlüdür. Müdürden habersiz hiçbir işlem yapılamaz.
MÜDÜR YARDIMCISI: Müdüre bağlı faaliyet gösterir. Yetkileri daha sınırlıdır. Müdürden habersiz hareket edemez. Müdür ile kıyaslandığında yetkisi hemen hemen hiç yok gibidir. Her hafta müdürün organize ettiği toplantılara katılır. Öğretmenler grubundan aldığı bilgi ve belgeleri müdüre iletir. Müdür yardımcıları, öğretmenler grubunda bulunan öğrenciler ile tek tek ilgilenir. Her türlü taleplerini dinler. Halletmeye çalışır. Altında çalışan öğretmenlerin ve subayların evlenme işlemlerini takip eder. Öğretmenlerden gelen aidat, abonelikler gibi gelirleri müdüre teslim eder.
ÖĞRETMEN: Müdür yardımcılarına bağlı faaliyet yürütürler. Her bir öğretmenin altında 2-7 arası gruplar vardır. Bu gruplar 1-3 kişiden oluşmaktadır. Üst rütbelerde bu gruplar genellikle bir kişidir. Öğretmenler, kendilerine gönderilen öğrencilerin (subayların) evlenme, maddi sıkıntı, atama gibi her türlü işlemlerinden sorumludur. Öğretmenler kamu personeli ise ve örgüt adına bu işte görevlendirilmişse, arkadaşlık ortamı dahil her şeyi siler. Kendisini gizlemek için her türlü tedbiri oluşturur. 17/25 Aralık’tan sonra Bank Asya’ya para yatırmaz. Örgütün okullarına çocuklarını göndermezler. Öğretmenler, örgütün bölge faaliyetleri içinde özellikle mahrem işlerde görevlendirilmiş çekirdekten yetişme elemanlar arasından seçilir. Bu seçimi de müdürlerden oluşan bir komisyon il il dolaşarak yapılan mülakatlar sonucunda belirler.
ÖĞRENCİLER: Öğretmenlere bağlı TSK personelidir. Grupları teke tek olduğu gibi 1-3 kişi arasında değişen gruplarda olabilir. Öğrencilerin hangi gruplarda faaliyet yürüteceğine müdürler karar verir. Öğrencilerden düzenli aidat alınır.
PERSONELCİ: Müdürler arasından seçilen birisi bu görevi yürütür. Örgüt yapılanması içinde eleman ihtiyacının karşılanması, zayıf olan yerlere eleman kaydırılması gibi insan kaynakları görevini yürütür. Eğer bir öğretmen ihtiyacı varsa bunu personelci aracılığıyla talep edilmektedir. Bu talep sivil bölge imamları arasından seçilmektedir. Ayrıca örgüt içinde faaliyet gösterip iş değiştirmek isteyen, herhangi bir işi olmayan kişilerin CV’lerini de personelciler takip eder. Personelci tüm müdürler ile iletişim halindedir.
AKADEMİ MESULÜ: Müdürler arasından seçilir. Bölgenin üst sorumlusunun belirlediği bir müdür bu görevi yürütür. Mesulün görevi, birim içerisinde kurmay sınavına gireceklerin takibi, sınava girecek örgüt mensubunun ders çalıştırılması gibi konulardır. Ayrıca her ne kadar örgüt içerisinde faaliyet yürütüyor olsa da yüzde yüz güvenmedikleri kişilerin kurmaylık sınavını kazanmalarını istemezler. Bu amaçla çok titiz bir çalışma yürütülüp ona göre isim listesi yapılır.
NOT: 1989’da çalışmaya başladığım Milliyet’te ilk genel yayın yönetmenim olan Doğan Heper’i kaybettik. Abdi İpekçi ekolünün en önemli temsilcilerinden olan Heper’in, Milliyet’in tarihindeki yeri tartışılmaz. Nur içinde yatsın. Ailesi başta olmak üzere tüm sevenlerinin başı sağolsun.
(DEVAMI YARIN)