İngiltere’nin elde ettiği istihbari bilgiler resmen doğrulanırsa, geçen hafta sonu Mısır’ın Sina bölgesinde turist dolu bir Rus uçağının düşmesi olayının bir “kaza” değil, bir “sabotaj” olduğu sonucu açıkça ortaya çıkacaktır.
Her ne kadar Mısır makamları olay yerinde incelemelerin ve soruşturmanın sürmekte olduğu sırada böyle bir sonuç çıkarmak için zamanın erken olduğunu söylüyorlarsa da pek çok yabancı uzman artık giderek İngilizlerin görüşüne katılmak eğiliminde görünüyorlar.
Mısır’ın Şarm el Şeyh tatil beldesinden 224 Rus turisti Sen Petersburg’a götürürken Rus uçağının düşmesinden kısa bir süre sonra, Sina Yarımadası’nda hâkimiyet kurmaya çalışan yerel IŞİD bu olayın sorumluluğunu üstlenmiş ancak dünya başta buna inanmak istememişti. Hatta pek çok uzman, IŞİD’in elinde 8-9 bin metre irtifada seyreden bir uçağı vuracak bir füze sisteminin bulunmadığını ve dolayısıyla bu iddianın doğru olmayacağını öne sürmüştü.
O uzmanların görmezden geldiği husus, IŞİD militanlarının uçağa, daha havalanmadan bir bomba koyması ihtimaliydi. Şarm el Şeyh Havaalanı’ndaki güvenliğin çok düşük seviyede olması, şimdi bunun pekâlâ mümkün olduğunu gösteriyor.
Havada katliam
Bu olay, Sina’da kümeleşen ve Mısır ordusuna karşı savaşan IŞİD’in öylesine vahşi terör eylemi yapacak durumda olduğunu ortaya koydu.
IŞİD, Suriye’de örgüt hedeflerini bombalayan Rusya’dan intikam almak için, tatillerini Şarm el Şeyh’te geçiren, çoluk çocuk, Rus turistleri havada katletmekten çekinmemiştir.
Bu olay, IŞİD’in, çeşitli ülkelerdeki kolları vasıtasıyla, farklı cephelerde saldırılarını gerçekleştirdiklerini de gözlerin önüne seriyor. Turizm de bu cephelerden biridir.
IŞİD bu şekilde iki kuşu birden vurmayı amaçlıyor: Hem Rusya’ya karşı misillemede bulunuyor hem de Mısır’ı da sarsacak ve özellikle ekonomisinin can damarını oluşturan turizme de bir darbe vuruyor.
Vahşetin her türlüsü
IŞİD Suriye ve Irak başta olmak üzere, dünyanın çeşitli yerlerinde mücadelesini en Makyavelist ve amansız yöntemlerle sürdürüyor.
Aslında IŞİD’in Irak ve Suriye’de modern silahlarla donatılmış, düzenli bir askeri gücü var. Bu cephede bir devletin normal ordusu gibi savaşıyor. Diğer cephelerde ise, konvansiyonel olmayan her türlü terör eylemlerine başvuruyor. Örneğin adam kaçırma, rehinelerin başını kesme, intihar bombacıları vasıtasıyla sivil toplulukları katletme, tarihi eserleri yerle bir etme, hatta cami ve ibadet yerlerini de bombalama gibi...
IŞİD bunu yaparken bütün dünyayı karşısına almaktan da çekinmiyor... Ve açıkçası dünya da buna karşı fazla bir şey yapamıyor...