Somali kökenli El Şebab tedhişçilerinin kanlı saldırısına hedef olan Kenya başkenti Nairobi’deki alışveriş merkezinin enkazı henüz kaldırılırken, bir başka Kara Afrika ülkesinde, Nijerya’da, üniversite yurdunda gece yarısı uyumakta olan öğrenciler, Boko Haram adlı terör örgütünün katliamına uğradı.
Bize daha yakın coğrafyaya gelelim: Pakistan’da aynı gün, haftanın üçüncü intihar saldırısı oldu. Irak’ta bombalar bu kez Erbil’de patladı.
Bütün bu olaylarda, çoluk çocuk yüzlerce kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi yaralandı veya sakat kaldı.
Bunların nüfus çoğunluğu Müslüman olan ülkelerden kaynaklanması düşündürücü. Dikkat çekici diğer bir nokta da, bu tür uluslararası terörün sınır tanımaması. Ayrıca yakın zamana kadar daha çok geniş Ortadoğu bölgesinde odaklanan bu tür terör eylemleri şimdi Afrika’nın doğusuna ve batısına kadar uzanıyor.
Nereden nereye...
Kanlı eylemlerin öylesine geniş uluslararası bir nitelik almasında esas rolü oynayan El Kaide’dir. Günümüzde bu örgüt kendi safında topladığı çeşitli ülkelere mensup radikal unsurlarla, bizzat uluslararası bir hareket halini almıştır.
El Kaide’nin çeşitli ülkelerde faaliyette bulunan uzantıları, belirli bir özerklik içinde, kendi inisiyatiflerini de kullanarak çalışabilmektedir. Bu bölgesel veya yerel örgütlerin kendi farklı isimleri vardır. Örneğin son zamanlarda adı sık sık geçen El Nusra Cephesi, Irak ve Suriye’yi kapsayan bölgede faaldir. Geçen hafta Nairobi’deki AVM’yi basan ve 70’ten fazla kişinin ölümüne sebep olan teröristler, Somali’de kurulan ve faaliyette bulunan El Şebab örgütüne mensuptular. El Kaide ile bağlantılı veya onun şemsiyesi altındaki El Şebab’ın amacı, Somali’de mevcut rejimi devirmek ve ülkede şeriata dayalı köktendinci bir düzen kurmaktır.
El Kaide bağlantılı diğer bölgesel örgütler gibi, El Şebab da hedefine silah zoru ile ulaşmak niyetinde. Ancak örgüt Somali merkezi hükümetine karşı açtığı savaşta başarılı olamadı. Üstelik BM kararıyla buraya gönderilen Afrika Birliği’ne mensup askeri güç karşısında tutunamadı.
Bu çok uluslu Afrika Birliği güçleri içinde Kenyalı askerler de var. İşte El Şebab Kenya hükümetini Somali’den askerlerini çekmeye zorlamak için, Mogadişu’da yapamadığını Nairobi’de yapmaya kalkıştı.
Oysa sonuç ortada. Terörle bir yere varılmaz. Ama bu arada ne oluyorsa, masum sivillere, çocuk çocuğa oluyor...
“Ey teröristler”...
Bu tür terör eylemlerinin giderek tırmanması ve uluslararası boyutlar alması, “bunun önüne nasıl geçilecek?” sorusunu gündeme getiriyor.
Buna etkin bir çare bulmak çok zor. Sadece güvenlik önlemleri almak da meseleyi çözmüyor.
Bunda Türkiye başta olmak üzere İslam dünyasının liderlerinden din adamlarına kadar çeşitli etkin çevrelere büyük sorumluluk düşüyor. Onların bu olaylar karşısında “terör terördür” diye haykırıp bunun, İslam adına bir din davası gibi gösterilmesine şiddetle karşı çıkmaları büyük önem taşımaktadır.