Gözler ve kaş bölgesi kişinin diğer insanlarla iletişiminde dış dünyaya açılan ilk penceresidir. Kişilerin duygularını ifade etmesinde kaş ve göz şekli en az sözler kadar etkilidir. Kişinin bakışlarını ve kaş yapısının temelinde bulunan alın bölgesi ister doğuştan gelen faktörlerle isterse yıllar için oluşan yaşlanma belirtileriyle, kişinin daha yorgun ve yaşlı görünmesine neden olabilir. Sarkmış ve kırışıklarla dolu bir alın kişinin mutsuz olmasına neden olabilir. İşte bu tarz durumlarda alın germe operasyonu ile çok kısa sürede yaşlanmanın olumsuz etkilerini tersine çevirmek mümkündür.
Alın germe operasyonu temel amacı kişinin daha genç ve dinç bakışlar elde etmesini sağlamaktır. Kişinin alın bölgesinde sarkma varsa alın derisi gerilerek kaşlar yukarıya doğru kaldırılır. Bazı durumlarda bu işlem göz kapaklarındaki düşüklüğün giderilmesinde için bile o kadar etkilidir ki ekstra bir göz kapağı ameliyatı ihtiyacının önüne geçilebilir. Ancak çoğu zaman alın germe operasyonları göz kapağı operasyonu ile
Daha önce gerçekleştirilmiş olan burun ameliyatının olumsuz sonuçlarının ortadan kaldırılması adına gerçekleştirilen rinoplasti ameliyatına revizyon rinoplasti estetiği ya da sekonder rinoplasti denilmektedir. Düzeltme burun estetiği olarak da adlandırılan bu operasyonda hastanın genel görünümünü ve ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyen rinoplasti sonuçları gerek küçük dokunuşlarla gerek ise daha ciddi teknikleri düzeltilir.
Genel literatüre göre, yapılmış olan rinoplasti ameliyatlarının sonrasına %5 ile %10 oranları arasında tekrar bir Burun Düzeltme Ameliyatı ihtiyacı duyulmaktadır. Her bir burun estetiği kişinin sahip olduğu nefes problemleri gibi rahatsızlıkların yanında kişinin yüz şekline vücut tipine ve burun kondisyonuna göre planlanır. Bazı hastalar için kemik törpüleme ihtiyaç duyulurken bazı hastalara kıkırdak nakli gerekebilir bu nedenle her bir rinoplasti kişiye özeldir. Ve sonuç olarak burun içinde bulunan kemik ve kıkırdak dokusunda kalıcı değişiklikler yapılarak, burun şekli ve fonksiyonlarında
Burun delikleri kişinin yüz görünümünü güzelleştiren ve çekiciliğini arttıran önemli bir unsurdur. Özellikle simetrik olmayan burun delikleri birçok kişiyi burnundaki diğer kusurlardan daha çok mutsuz edebilir. Bu nedenle burun deliği tasarımı, bir burun estetiği ameliyatının başarı göstergelerinden biri olmaktadır. Asimetrik burun delikleri burnun hem fonksiyonel hem de görsel açıdan çok daha verimli olmasını sağlar.
Bir rinoplasti ameliyatının çok daha doğal sonuçlara sahip olmasını sağlayan şey burun delikleridir. Simetrik ve normal büyüklükteki oval burun delikleri burun ameliyatı sonuçlarının çok daha doğal görünmesini sağlar. Özellikle nefes alma işlevinin hakkıyla yerine getirebilmesi için burun deliklerinin yeterli genişlikte olması gerekmektedir. Bazı durumlarda burnun aşırı dar olması nedeniyle burun delikleri doğuştan küçük olabilmektedir. Bu gibi durumlarda burun kanatlarının genişletilebilmesi adına vücudun diğer bölgesinden alınan kıkırdak ile burun bölgesine greftleme işlemi
İnsanların diğer insanlar ile iletişim kurma sürecindeki en önemli organların birisi gözlerdir. Yüzümüzün tam merkezinde bulunan gözlerin fonksiyonları kadar estetik görünümleri de önemli bir ayrıntıdır. Göz kapakları gözü çevreden gelebilecek toz ve yabancı cisimlere karşı korur ve gözdeki nemin kornea yüzeyine eşit şekilde dağılmasını sağlayarak gözdeki kuruluğun önüne geçer. Deri ve kaslardan oluşan göz kapakları aynı zamanda göze giren ışık miktarını dengeler.
Göz kapaklarının formu bir insanın iyi veya kötü, yaşlı ya da genç görünmesini sağlayabilir. İleri yaş, olumsuz hava koşulları, sigara kullanımı ve genetik yatkınlık gibi birçok faktör düşük göz kapağı gibi problemlerin yanında, göz kapağında yaşlanma ve yıpranma belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Meydana gelen bu olumsuz değişiklikler kişiyi normalden daha yorgun ve mutsuz gösterebilir. Bu tarz problemlerden rahatsız olan kişiler göz kapağı estetiği yani diğer adıyla blefaroplasti işleminin yardımına
Septum deviasyonu nedir?
Burun deliklerinin arasında kıkırdak ve kemikten oluşan ince bir duvar bulunmaktadır. Bu ince duvar Septum olarak adlandırılır. Septum tipik olarak burnun tam merkezine oturur ve burun deliklerini eşit olarak ikiye böler. Ancak birçok insanda durum böyle değildir. İnsanların %80’i genetik faktörlerden, yaralanmalardan veya travmalara bağlı olarak gelişen nedenlerden dolayı sağa veya sola doğru eğilmiş bir septuma sahip olabilir. Bu çarpıklık Septum Deviasyonu olarak adlandırılır. Septum deviasyonu rahatsızlığına sahip birçok insan ya herhangi bir semptom yaşamazlar ya da var olan semptomları fark etmedikleri için tedavi görme ihtiyacı duymayabilirler. Fakat burun, insan sağlığı için çok önemli bir duyu organıdır. En önemli görevlerinin başında akciğere giden havayı temizleyip nemlendirerek ciğerlerin kurumasını önlemek gelir. Bunun yanı sıra insanların koku alma duyusunu gerçekleştirmeyi sağlayan sinirler de burunda bulunur. Dolayısıyla burun ile ilgili bir rahatsızlık vücudun geri kalanını büyük ölçüde etkilemektedir. Örneğin
Nesilden nesle geçen genetik aktarımlar ile her bir etnik grup kendi etno-kültürel, melez ve coğrafi özelliklerine ait yüz fenotipleri ve burun karakteristiklerine sahip olmaktadır. Genetik çeşitliliğin ortaya koyduğu bu durum estetik alanına da tezahür etmiştir. Şöyle ki; kişinin sahip olduğu etnik kökenlerine ait karakteristik özellikler göz önüne alınarak kişinin yüzündeki orantısızlıkların estetik amaçlı düzeltilmesi Etnik Estetik Cerrahi, bu amaçla gerçekleştirilen burun ameliyatı ise Etnik rinoplasti olarak adlandırılmaktadır.
Etnik rinoplasti operasyonlarında, kişilerde bulunan etnik farklılıkların ameliyat yoluyla tektipleştirilmesi değil, aksine kişinin sahip olduğu karakteristik burun özelliklerinin yüz ile uyumu korunarak, varsa burundaki işlevsel sorunların düzeltilmesi ve estetik bütünlüğün sağlanması amaçlanır.
1800’lü yıllardan itibaren yapılan antropolojik çalışmalar ile dünya üzerinde Kafkas, Afro-Amerikan, Afrikalı, Orta Doğulu, Latin Amerikalı, Asyalı ve İspanyollar gibi birçok farklı
İnsanların diğer insanlar ile iletişim kurma sürecindeki en önemli organların birisi gözlerdir. Yüzümüzün tam merkezinde bulunan gözlerin fonksiyonları kadar estetik görünümleri de önemli bir ayrıntıdır. Göz kapakları gözü çevreden gelebilecek toz ve yabancı cisimlere karşı korur ve gözdeki nemin kornea yüzeyine eşit şekilde dağılmasını sağlayarak gözdeki kuruluğun önüne geçer. Deri ve kaslardan oluşan göz kapakları aynı zamanda göze giren ışık miktarını dengeler
Göz kapaklarının formu bir insanın iyi veya kötü, yaşlı ya da genç görünmesini sağlayabilir. İleri yaş, olumsuz hava koşulları, sigara kullanımı ve genetik yatkınlık gibi birçok faktör düşük göz kapağı gibi problemlerin yanında, göz kapağında yaşlanma ve yıpranma belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Meydana gelen bu olumsuz değişiklikler kişiyi normalden daha yorgun ve mutsuz gösterebilir. Bu tarz problemlerden rahatsız olan kişiler göz kapağı estetiği yani diğer adıyla blefaroplasti işleminin yardımına
Kepçe kulak olarak tabir edilen çıkık kulaklara sahip çocuklar genellikle akranları tarafından zorbalığa ve alaya maruz kalmaktadır. Çocukların küçük yaşlarda arkadaşları tarafından maruz bırakıldıkları bu davranışlar neticesinde bazı sosyal ve psikolojik sorunlar yaşarlar. Geleceklerinde de izler bırakacak bu durum çocuklarda özsaygının yitirilmesine, sosyal adaptasyon zorluklarına ve akademik performans düşüklüğüne neden olabilecektir. Çocuklar bu zorbalığa genellikle okul yıllarında maruz kaldıkları için otoplastinin (kulak estetiği) çocuk okula başlamadan önce yapılması, çocuğun psikolojik sağlığı için oldukça önemlidir.
Kepçe kulak ameliyatı ile kulaklar normal boyut ve konuma getirilerek yeniden şekillendirilmektedir. Otoplasti, kulakların tam olarak gelişmesinin ardından istenilen yaşta yapılabilen, oldukça başarılı netice veren ve nispeten kolay bir operasyondur. Kulak ile baş arasındaki açının 30 ya da 40 derece kadar olması idealdir fakat 40 derecenin üzerinde bir açıya sahip kulak, daha belirgin ve dışarı