KOS - DER Avrupa KOBİ örgütünde

Osman Ulagay

Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi İhracatçılar Derneği(KOS - DER), Avrupa KOBİ Birlikleri Konfederasyonu(CEA - PME)ye tam üye oldu. KOS - DER Başkanı Kayaalp Cinel, 19 Avrupa ülkesinde 150 bin dolayında üyesi bulunan CEA - PME'nin üst organı olan başkanlar kurulunda yer alacak.
KOS - DER'in CEA - PME'ye katılımı nedeniyle İstanbul'a gelen CEA - PME Genel Sekreteri Dieter Harte, Türkiye'yi Avrupa'nın bir parçası saydıklarını belirterek AB'de hatırı sayılır bir lobi gücü olan CEA - PME'nin Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliğini destekleyeceğini açıkladı.
Harte'nin verdiği bilgiye göre KOS - DER'in CEA - PME'ye katılmasıyla artık Türk KOBİ'leri de CEA - PME'nin üyelerine sağladığı olanaklardan yararlanabilecek. CEA - PME üyelerinin talepleri doğrultusunda lobi faaliyetleri yürütmenin ötesinde, 600 kişiyi aşan uzman kadrosu ve bilgi ağıyla üyelerinin ticari ve sınai faaliyetlerinin desteklenmesine de katkıda bulunuyor. Bu destek sayesinde Türk KOBİ'lerin Avrupalı KOBİ'lerle bilgi paylaşması, ticari ilişkiler geliştirmemi ve ortak işlere girişmesi mümkün olabilecek; KOBİ'lerimizin Avrupa'daki sorunlarının çözümünde de CEA - PME'den destek alınabilecek.

Uluslararası araştırma kuruluşu Grant Thornton tarafından yapılan araştırmaya göre Avrupalı KOBİ'ler içinde en iyimser olan Türkler

Avrupa çapında yapılan bir araştırma, Avrupa'nın en iyimser KOBİ'lerinin Türkiye'dekiler olduğunu ortaya koydu. Uluslararası araştırma kuruluşu Grant Thornton tarafından 15 AB ülkesi ile Malta, Norveç, İsviçre ve Türkiye'de bu yıl yapılan araştırma Türkiyeli KOBİ'lerin bu yıl hızla büyümeyi, yatırım yapmayı, istihdamı artırmayı, dışa açılmayı ve yeni pazarlara girmeyi planladığını gösteriyor.
AB Komisyonu desteğiyle 1993 yılından bu yana yapılan yıllık European Business Survey (Avrupa Ticaret Araştırması) adlı araştırmaya Türkiye ilk kez bu yıl katıldı. Grant Thornton Türkiye temsilcisi Ergin Uluslararası Denetim'in Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Halit tarafından verilen bilgiye göre araştırma için İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Gaziantep Ticaret Odalarının veri tabanlarından seçilen 1.700 işletmeye anket formları gönderildi; bunların 250 tanesi yanıtlanarak geri gönderildi.
Araştırma, Avrupa çapında toplam 5.000'e yakın firmanın yanıtlarını kapsıyor. Bunların büyük bölümünü cirosu 1 ile 10 milyon ECU arasında olan şirketler oluşturuyor. Örneklerin sadece yüzde 3'ünün çalıştırdığı personel sayısı 500'ün üzerinde.

Cirolar patlayacak

Araştırmaya katılan ülkelerin verileri kıyaslandığında, tüm ülkelerin KOBİ'lerinin büyüme planları yaptığı ancak Türkiye'dekilerin cirolarında beklentiler dengesinin(%82) ortalamanın(%38) çok üzerinde olduğu dikkat çekiyor. Beklentiler dengesi, olumlu görüş bildirenlerle olumsuz görüş bildirenlerin oranlarının farkı olarak tanımlanıyor. Bu iyimser beklentiler istihdam, karlılık, ihracat, satış fiyatları, yatırımlar gibi diğer konularda da mevcut.
Araştırmaya göre Avrupalı KOBİ'ler de özellikle büyüme, ihracat, eğitim ve AR - GE yatırımları konusunda iyimser beklentilere sahip. Ödemelerin zamanında yapılması konusunda geçen yıllara göre önemli bir değişim söz konusu değil. Yunanistan ve İtalya'da tahsilat süreleri ortalama 80 günün üzerindeyken, Türkiye'nin ortalaması(47 gün) Avrupa ortalamasının(61 gün) altında yer alıyor. En düşük tahsilat sürelerinin, geç ödemelere faiz uygulayan ülkelerde olduğu dikkat çekiyor.

Teknolojide geriyiz

Araştırmaya yanıt veren Türkiyeli KOBİ'lerin %60'ının ihracat yaptığı ve bu rakamın yalnız Avusturya, Belçika ve İtalya tarafından geçilebildiği anlaşıldı. Tüm ülkelerde ihracatın büyük bölümü diğer AB ülkelerine yapılıyor.
Elektronik posta, İnternet gibi bilgi teknolojisi ürünlerini bilgi almak ya da satış yapmak için kullanan KOBİ'lerin oranlarına bakınca Türkiye, ortalamanın gerisine düşüyor. Türkiye ile birlikte Yunanistan, Portekiz ve İspanya'da da bilgi teknolojisi kullanım oranı düşük.

Araştırmanın bulgularından bazıları şöyle:
* AB hibe yardımları konusunun sık sık tartışıldığı Türkiye'de, bu konuda bilgi sahibi olan KOBİ'lerin oranı(%17) araştırma ortalamasının(%35) yarısı.
* Avrupa ülkelerinin AB hibe yardımlarından en çok yararlandığı alanlar eğitim, AR - GE ve yerel projeler.
* Avrupa'da şirketlerin yatırım planlarında eğitim ve AR - GE başta geliyor; bina ve tesis yatırımlarındaki artış azalıyor.
* Genelde şirketler AB'nin genişlemesiyle büyümenin, pazarlamanın, dağıtımın kolaylaştığını; maliyetlerin, idari engellerin ve rekabetin ise arttığını belirtiyor.
* Türkiyeli KOBİ'lerin %80'i önümüzdeki yıl yeni pazarlara girmeyi, %30'u ürün çeşitlemesi yaratmayı ve yalnız %4'ü ürün yelpazesini rasyonelleştirmeyi planlıyor. Avrupalı KOBİ'lerde bu oranlar %56, %40 ve %24.
* Kısa dönemde gelişme planlarını engelleyen faktörlerde Türkiye için başta finansman maliyeti, kalifiye işgücü eksikliği, işletme sermayesi eksikliği ve mevzuat/vergiler geliyor. Avrupa ülkelerinde engellerin başında mevzuat/vergiler ve siparişlerin azlığı var.
* Uzun vadede ise Türkiye'nin sorunları yine finansman alanında. Sıralanan engeller uzun vadeli finansman azlığı, finansman maliyeti ve yeni pazarlara girebilme. Avrupa'daki sorunlar, pazarda sınırlı talep olması ve yerel mevzuat ve vergiler.
* İstihdam artışını engelleyen ana faktörler arasında Türkiyeli KOBİ'lere göre kalifiye eleman eksikliği ve saat ücretleri; Avrupalı KOBİ'lere göre mevzuat ve sosyal ödemeler başta geliyor.
* Almanya, tüm ortalamaların altında kalarak Avrupa ülkeleri arasında en karamsar olan ülke.

İstanbul Sanayi Odası'nın özellikle KOBİ'ler için sunduğu Gönüllü Danışmanlar Servisi'nden yararlananların sayısı hızla artıyor. Danışmanlık projesini yürüten Halkla İlişkiler ve Protokol Sorumlusu Osman Demirgil bugüne kadar 130 firmanın geçerli talepte bulunduğunu, bunlardan 123'üne birer danışman bulunduğunu, 7 firmanın taleplerinin ise halen değerlendirilmekte olduğunu söyledi. Nisan ayında başlatılan danışmanlık hizmeti için başvuranlardan yaklaşık dörtte birine verilen hizmet tamamlanmış durumda.
Demirgil kendilerine gelen toplam talep sayısının 250 civarında olduğunu ancak bu taleplerin yarıya yakınının danışmanlık hizmetiyle alakası olmadığı için geri çevrildiğini belirtti. Geçersiz talepler arasında para ve pazarlama gibi talepler var.
Danışmanlık hizmetinin şimdiye kadar beklendiği biçimde gittiğini söyleyen Osman Demirgil, "KOBİ'lerin bize danışmanlık için başvurdukları konu ile sonuçta aldıkları hizmet, çoğunlukla farklı oluyor. Yani KOBİ'nin içinden ve dışından bakanlar için görüntü farklı. Biz KOBİ'lerin 'sorunu tanımlama sorunu' olduğunu bildiğimiz için bunu bekliyorduk", diye konuştu.

Tekstil başta

İSO'dan danışmanlık talebinde bulunan şirketlerin %95 kadarı İstanbul'dan. Şirketlerin sektörel dökümlerine bakıldığında birinci sırada tekstil, onun ardından makina ve teçhizat, plastik ve oto yan sanayi sektörleri geliyor.
Danışmanlık verilen konular ise yoğunluk sırasına göre yönetim - işletme, satış - pazarlama, teknik üretim, finansman, kalite ve yatırım. İSO Gönüllü Danışmanlar Servisi'ne başvurmak için (212) 293 59 68 numaralı telefondan Osman Demirgil'i arayabilirsiniz.


Yazara EmailO.Ulagay@milliyet.com.tr