Önceki yıllarda da dev cari işlem açıkları veren ABD'nin dış açığındaki bu patlamanın eninde sonunda ABD dolarının değerini düşüreceği yolundaki tahminler de geçen yıldan beri yapılıyor. Ancak son bir yıl içinde bu tahminler gerçekleşmedi, tersine dolar euro ve yen gibi rakip paralar karşısında değer kazandı. Paul Krugman gibi tanınmış iktisatçılar, doların % 30 dolayında değer kaybetmesinin söz konusu olabileceğini iddia etmeye devam ediyorlar. ABD'nin dış ticaret açığının geçen yıl 725.8 milyar dolara tırmanarak yeni bir rekora eriştiğini geçen çarşamba bu köşede yer alan yazımda belirtmiştim. ABD'nin 2005 yılındaki dış ödemeler dengesi cari işlemler açığının da 800 milyar doları aşarak yeni bir rekor kırması ve bu açığın ABD'nin GSYİH'sına oranının % 6.2 dolayında gerçekleşmesi bekleniyor. ABD'nin dev boyutlarda cari işlemler açığı vermesine karşılık doların değer kaybetmemesinin başlıca nedeni, ABD'ye yönelik sermaye hareketlerinin çok güçlü olması ve cari işlemler açığını rahatlıkla finanse etmesi. I. Herald Tribune gazetesinin deneyimli yazarı Floyd Norris'in resmi verilerden yararlanarak derlediği rakamlara göre, ABD'ye giren uzun vadeli sermayenin net tutarı (grafikte de görüldüğü gibi) geçen yıl ilk kez trilyon doları geçmiş (I.H.T., 18 Şubat 2006) ve cari işlemler açığını rahatlıkla finanse etmiş. Dolar neden düşmüyor? Geçen yıl özel ABD şirketlerinin tahvillerine ABD dışından yapılan yatırım, 2004'e göre % 27 artarak 392 milyar dolara yaklaşmış ve yeni bir rekora erişmiş. Buna karşılık ABD Hazine tahvillerine ABD dışından yapılan net yatırım 2004'e göre gerileyerek 291 milyar dolarda kalmış. Floyd Norris, geçen yıl ABD dışından ABD'ye akan sermayenin büyük bölümünün özel sermaye olduğunu ve Asya merkez bankalarının bu pastadaki payının iddia edildiği kadar büyük olmadığını belirtiyor. Türkiye'nin cari işlemler açığı da geçen yıl 22.8 milyar dolarla rekor kırdı. Bizim açığın GSYİH'ya oranının da, tıpkı ABD'deki gibi, % 6.2 dolayında gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Bizde de cari açık büyürken yeni paramız YTL değerlenmeye devam etti. Hatta YTL dolar karşısında bile değer kazandı.Bu olgunun arkasında da dışardan Türkiye'ye sermaye girişi var. Geçen yıl Türkiye'ye, net hata ve noksan kalemiyle birlikte, 46.1 milyar dolarlık bir sermaye girişi olmuş ve cari açığı fazlasıyla finanse etmiş. Bu arada 8.6 milyar dolarlık net doğrudan yatırım sermayesi ve 13.7 milyar dolarlık portföy yatırımı girmiş Türkiye'ye.Şimdi "Nihayet küçük Amerika olduk" deyip bunun sevincini yaşayabilir miyiz? Dolar ve YTL yüksekten uçmaya devam edecek mi? Cevaplar başka bir yazının konusu olabilir. oulagay@milliyet.com.tr Bizim açık ve YTL