Osman Gençer

Osman Gençer

ogencer58@gmail.com

Tüm Yazıları

İzmir 100 yıl önce de ticaret ve liman kentiydi, dolayısıyla frengi sık görülen hastalıklardan biriydi.

Hastalığın önlenmesi amacıyla, 1906 yılında şehirde Emraz-ı Zühreviye (Zührevi Hastalıkları) Hastanesi yapılmasına başlandı, 1908’de hizmete açıldı.

Büyük emeği nedeniyle, 1913’te hastaneye Eşref Paşa’nın adı verildi.

1950’de İl Özel İdaresi hastaneyi İzmir Belediyesi’ne devretti, o günden beri de hastane belediye tarafından yönetiliyor.

Bu zaman diliminde hastane pek çok olay yaşadı. Mesela, iki üniversite için tıp fakültesi olarak da ek görev yaptı.

Haberin Devamı

1956’da açılan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji ve Üroloji Bölümleri, 1972’ye kadar burada çalıştı.

Dokuz Eylül Üniversitesi’ne devrolmadan önce Ege Üniversitesi’nin ikinci Tıp Fakültesi olan İzmir Tıp Fakültesi de, 1979–1982 yılları arasında tüm klinikleriyle Eşrefpaşa Hastanesi’nde sağlık ve eğitim hizmeti verdi.

İzmir’in bu özel kurumu, 2005’ten itibaren Başkan Aziz Kocaoğlu döneminde atağa kalktı, personel sayısını arttırdı, yüksek teknoloji ile donatılmış yeni poliklinik binasını devreye aldı.

★★★

Yani anlayacağınız, Eşrefpaşa Hastanesi’nin Egeliler ve İzmirliler için yeri ayrıdır.

Her şeyden önce burası Türkiye’deki tek belediye hastanesidir.

Farklı dönemlerde yaşamış genç, yaşlı fark etmeden her zaman hayatımızın bir köşesinde olmuştur.

Benim oldu mesela..

Özellikle, sevgili arkadaşım Dt. Hasan Elidemir zamanında çok sık uğradığım bir merkezdi.

Merkez diyorum, çünkü sadece sağlık sorunları için değil, dost ortamı için de oraya sıkça giderdim.

★★★

Ne yazık ki, Eşrefpaşa Hastanesi’nin hizmet binası, 2020’deki depremde hasar gördü ve yenilenme ihtiyacı doğdu.

Cemil Tugay, 5 Nisan’da belediye başkanlığı görevine başladığında, bina için yıkım kararı alınmış, ihale aşamasına gelinmiş, proje de hazır durumdaydı.

Ancak. 6 Mayıs’taki ilk ihaleye kimse katılmadı. Bu durumda, hastanenin kapanma riski ortaya çıktı.

Çünkü, Sağlık Bakanlığı ile olan sözleşme gereği, inşaatın 1 Ağustos’a kadar başlaması gerekiyordu.

Süreç zordu.

★★★

Fakat Cemil Tugay, doktor belediye başkanı olarak, kendi döneminde hastane kapanmasına tahammül edemezdi.

Haberin Devamı

Böyle bir şey olursa, görevi bırakmaya kararlıydı.

İhaleyi tekrar yaptı ve bu defa başarıya ulaştı. Geçtiğimiz çarşamba da  binanın temeli atıldı.

★★★

Neyse ki, bu sonuçla birlikte Tugay hem görevi bırakma baskısından kurtuldu, hem de “doktor başkan” olarak kente yeni bir hastane binası kazandırma keyfini yakaladı.

Bir temelle, iki mutluluk yani..