Vikipedi dolanıklığı şöyle tarif ediyor: "Dolanıklık kuantum mekaniğine özgü bir olgudur. Kuantum fiziğine göre iki benzer parçacık birbiri ile eşzamanlılığa sahiptir. Bu parçacıklar ayrı yerlerde birbirinden eşzamanlı olarak etkilenirler. İki elektron parçası ışık yılı uzaklıkta olsa dahi birbirlerine mesaj gönderirler. Kuantum dolanıklık iki veya daha fazla atom altı parçacığın etkileşime girmesiyle klasik fizik ile betimleyemediğimiz bir şekilde dolanmış olmasına deniyor."
Yani bu şu demektir: Şu an her ne kadar birbirinden ayrı formlarda olsa da büyük patlamadan önce her şey bir bütündü. Patlama ile beraber atomlara ayrıldı. Ve her şey bir şey oldu.Dolayısıyla her şey birbiri ile bağlantıda kalmaya devam ediyor, birbirinden ne kadar uzak olsa bile… İşte bu kuantum dolanıklığın ta kendisi.
Ne diyordu Tesla: "Eğer evrenin sırlarını bulmayı arzuluyorsanız enerji, frekans ve titreşimler üzerinden düşünün." Yani Tesla'ya göre evren kocaman bir titreşim. Bu nedenle her şey birbiriyle kesinlikle iletişim halindedir. Bizler de aynı şekilde o parçacıklardan
Doğum günü, insan hayatında sihirli sayılan bir gün. Doğum gününüz sizin gününüzdür.
Solar Return yani Güneş yılda bir kez doğum pozisyonuna döner. Güneşin kendi ile kavuşum yapmasıdır bu. Ve bir doğum gününüzden bir sonraki doğum gününe kadar olan kısmı ilgilendirir. Güneş "var olma" enerjisi olduğu için de Doğum günümüzün çevresinde bir sürü pozitif enerjiyle dolu güçlü enerji var.
Bazı ruhsal uygulamalarla bu enerjilerin potansiyelini en üst düzeye çıkarmak mümkün.
Kişisel enerji o gün zirvededir ve hayatınızın yönünü değiştirebilirsiniz. Evet ancak bu potansiyeli nasıl kullandığınıza bağlı olarak bir sonraki doğum gününüze kadar yaşamınız için olumlu ya da olumsuz bir alt yapı oluşturursunuz. İşte bu nedenle, o günlerde kendinizi düşük enerji ve titreşimlerden korumak için mümkün olan her şeyi yapın.
Çatışmalardan, tartışmalardan kaçının.
Dilinize dikkat edin.
Dedikodudan ve yargılamalardan uzak durun.
Her türl&uu
"Zihin daima inşa edendir. Beden zihin her ne ile besleniyorsa yavaş yavaş o beslendiği şey haline gelir" Edgar Cayce
Şifacılar olumsuz bir zihnin hastalığın ortaya çıkması için verimli bir zemin hazırladığını bilir.
Onlar çalışmalarına hastalığa -onaylamaları ve imgeleri kullanarak- daha zihinsel katta karşı koyarak başlarlar.
Şifacı etkili olabilmek için insan zihnini nasıl çalıştığını anlamalıdır.
Kanser hastası öfkeyi içinde tutma konusunda güçlü bir eğilime sahiptir o bağışlayamadığı unutamadığı için kendini hasta eder.
Düşünceler gerçektir onlar eter aracılığıyla bir zihinden diğerine aktarılabilir bir zihnin ürettiği olumsuz düşünceler başka bir insana da zarar verebilir. Özdeyişler kitabı bu konuda şöyle diyor: "Öfkeli bir insanla arkadaşlık etmeyin ki onun yollarını öğrenmeyesiniz" Bu boş bir uyarı değildir!
Mevlana'nın bu konu ile ilgili sözleri de çok manidar:
“Kötüye yormak ve vehim yapmak insanı derdi yokken bile hasta eder. Onun için olaylara iyi bak.
Tüm din ve inanışlarda önemli gün ve geceler var. Mesela bizim Kadir gecemiz bin geceden hayırlı olarak bildirilmiştir. Hindularda Akshaya tritiya için bitmeyen enerjili gün diyor. Ama bu günün bizi ilgilendiren kısmı onların dini inancı değil Vedic Astrolojinin de gezegensel açılarla iyi enerjili bir gün olduğunu söylemesi.
Ay ve Güneş gezegenin iki ışık kaynağı. Vedik Astrolojisine göre bugün hem Güneş hem de Ay en iyi gezegensel açıda olur. Çok fazla ışık saçıyor. Bu günün oluşması için ilk koşul Vedic Astrolojiye göre Koç Yeni Ay’ının yaşanmasıdır. İşte bu özel oluşumun gerçekleştiği gün ise bu sene 3 Mayısa denk düşüyor.
Vedik astrologlar Akshaya Tritiya'yı bütün malefik (uğursuz) etkilerden arınmış, hayatta iyi şans getirdiği bilinen en hayırlı günlerden biri olarak kabul ediyorlar.
Bu gün refah ve şans getiriyor ve bugün yapılan işler geri kalan günlerden 1000 kat daha güçlü. Bu nedenle bu gün evliliğe, yeni başlangıçlara ve bağışlara uygun görülüyor.
Sinir sistemimiz içinde yaşadığımız dünyada gizli ve gizli olmayan enerjilere tepki veren 60 kilometre uzunluğunda son derece hassas bir antendir.
Yediğimiz gıdalardan karşılaştığınız insanlara kadar her şey kendi frekansını taşır ve sinir sistemini etkiler.
Bu titreşimlerin çoğu farkındalık eşiğinizin altında var olsa da bedenimiz bazıları ile uyumu yakalar ve hatta bazıları karşısında gerilir.
İyi haber, enerjinizi güçlendirmenin öğrenilebilir olması.
Kötü haber ise modern yaşamın etrafınızı her gün enerjinizi tüketen ve onları dengesini bozan koşullarla dolu olması ve bu da enerji sistemimizi kontrolden çıkarıyor.
Dolayısıyla bu korumayı sürekli tekrar etmek zorundayız
Enerjinizin sağlıklı bir yönde ilerleyip ilerlemediğini nasıl bilirsiniz?
Harika hissediyorsanız öyledir
Güllerin yüksek enerji frekansında titreşen güçlü enerji alanları vardır - Dünyadaki herhangi bir çiçeğin içinde en yükseği gül frekansıdır.
Sağlıklı bir insan beyni genellikle 71 ile 90 megahertz arasında titreşirken, Bir Gül esansiyel yağı 320 megahertz elektrik enerjisi oranında titreşir. Bir insanın kendi titreşimini en kolay şekilde yükseltmesinin yollarından birisi de yüksek frekanslı kokulardır. (Frekans, ölçülebilir bir elektrik enerjisi oranıdır. Her şeyin bir elektrik frekansı vardır).
Gül Yağı, her hücrenin frekansını artırarak vücuda ve beyne denge ve uyum getirir. Titreşimimizi artırarak kendimizi iyileştirebiliriz. Kendimizi yüksek frekanslarla çevreleyerek yükseltebiliriz. Enerjinin kuralı "benzer benzerini çeker" gibi, yani kendimizi yüksek frekanslarla çevrelersek yüksek bir frekans oluruz. Kendimizi yüksek frekanslarla çevrelersek, içimizde düşük frekansları dönüştürebiliriz. Bu şekilde değişiyoruz. Aynı zamanda biz değiştiğimizde ilişkilerimizin ve çevremizde değişir. Daha iyisi için değiştiğimizde, iyi şeylerle kutsanırız. Daha kötüsü için değiştiğimizde, daha fazla acıyla çevrili oluruz. Hepimiz kendimize benzer enerjimizi çeken mıknatıslarız, bu yüzden
Kendinize şifa vermek:
Oturun veya uzanın, soluk alıp vererek gevşeyin. Ayak parmaklarınızdan başlayarak, ayaklarınızdan bacaklarınıza ve kalçanıza çıkarak ve dikkatinizi sırasıyla bedeninizin her parçasına odaklayarak ve her vücudunuzun her parçasının gevşemesini ve tüm gerilimden kurtulmasını söyleyin. Tüm gerilimin dağılmakta ve akıp gitmekte olduğunu hissedin.
Eğer bedeninizin belirli bir yerinde sorun varsa veya ağrıyorsa o bölüme size bir mesaj olup olmadığını sorun.
O anda hayatınızdan anlamanız gereken bir şey olup olmadığını sorun.
Şimdi altından, şifa verici ışık enerjisinin tüm bedeninizi kuşattığını hayal edin… onu hissedin…
Şimdi o bölgenize sevgi dolu Şifa verici bir enerji yollayın ve iyileştiğini görmeye hissetmeye çalışın.
Sorunun çözülüp dağıldığını düşünün.
Şimdi kendinizi kusursuz, parlak, doğal güzellikte bir sağlığa kavuşmuş olarak hayal edin. İyi aktif ve sağlıklı görün.
Dua etmek bir şeyi istemek, talep etmek, çağırmak İlahi gücün yardımını ya da himayesini dilemek demektir.
Şimdi ettiğimiz duadan en yüksek sonucu alabilmek için bir Meditasyon paylaşacağım:
Gözlerinizi kapayıp derinlemesine gevşeyin.
Nefes alıp verme içeren meditasyonlardan birini yapın.
(4'e sayıncaya kadar burnunuzdan nefes alın, 4'e sayıncaya kadar bekleyin. ve 4'e sayıncaya kadar ağzınızdan bu nefesi verin. Bunu bir kaç kez yapın.)
Kendinizi gevşemiş ve enerji dolmuş hissettiğinizde sessizce ama kesin ve açık bir biçimde; "şimdi sevgi denen üstün niteliğin ortaya çıkmasını istiyorum" deyin.
Sevgi enerjisinin size gelmekte olduğunu ya da içinizden bir yerden ortaya çıktığını sizi tamamen doldurduğunu ve sizden dışarıya yayıldığını hissedin.
Birkaç dakika bu hissi bütünüyle deneyimleyin.