Stan Lee’nin yarattığı Marvel âlemi, tüm haşmetiyle bir kez daha karşımızda. Kaptan Amerika’dan Iron Man’e, son “Yenilmezler” filminde kadroya eklenen Vision ve Wanda Maximoff’a birçok Marvel kahramanı “Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı / Captain America: Civil War” filminde bir arada.
İyi vakit geçirtiyor
“Yenilmezler: Ultron Çağı”nın bıraktığı yerden devam eden hikayede, devletler kaş yapacağız derken göz çıkaran Yenilmezler ekibine karşı onları kontrol altına alacak bir anlaşma sunarlar. Iron Man ve Kara Dul, bu anlaşmayı kabullense de Kaptan Amerika arkadaşı Kış Askeri’ni korumak ve başka nedenlerle bu anlaşmayı imzalamaz. Bu durum, Yenilmezler’i bölecek ve karşı karşıya getirecektir.
Yıllardır ağır ağır genişleyen Marvel dünyası artık ana akım sinemanın en heyecan verici evrenlerinden birine dönüştü. Esprileriyle Iron Man, mizahıyla Ant-Man’e ve ciddiyetiyle Kaptan Amerika’ya uzanan kahramanlar galerisi, nefes kesen maceralarla gitgide daha da mükemmelleşiyor. Bu film de bunun kanıtı. Kadroya yeni katılan siyahi süper kahraman Black Panther gibi yenilikler de bu dünyanın zenginleştiğini kanıtlıyor.
Ayrı ayrı filmler ve “Yenilmezler”de olduğu gibi birlikte maceralarla iyiden iyiye tanıdığımız süper kahramanların izleyici olarak takip edebileceğimiz ahlaki ikilemlerde kalması, “Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı”nı tema olarak bir adım ileri taşıyor. Hollywood çok az filmde izleyicisine kendi dünyasını bu kadar iyi işleyerek unutturuyor. Kaçış sinemasının bu dört başı mamur örneği, çocuktan yetişkine herkese iyi vakit geçirtmek için var.
“Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı /
CaptaIn AmerIca: CIvIl War”
Yön.: Anthony Russo, Joe Russo Oyn.: Chris Evans (Steve Rogers / Kaptan Amerika), Robert Downey Jr. (Tony Stark / Iron Man), Scarlett Johansson (Natasha Romanoff / Kara Dul), Sebastian Stan ( Bucky Barnes / Kış Askeri)
Sen.: Christopher Markus, Stephen McFeely, Mark Millar Gör.: Trent Opaloch Müz.: Henry Jackman
Arabistanlı Gertrude
Alman sinemasının öncü isimlerinden Werner Herzog, altı yıl aradan sonra çektiği ilk kurmaca filmi “Çöl Kraliçesi / Queen of the Desert”ta gerçek bir şahsın, Gertrude Bell’in hikayesini anlatıyor. Bell tarihte oynadığı rolle I. Dünya Savaşı sırasında İngilizlerin Arap dünyasında hakimiyet kurması için uğraşan Arabistanlı Lawrence’a benziyor. Filmde, Bell’i Nicole Kidman canlandırıyor.
Zorlu coğrafyalarda çekilen filmlere bağımlı yönetmen Herzog’u bu projeye çeken nedenlerden birinin çölde geçmesi olduğu tahmin edilebilir. Ancak hikayenin inandırıcılığı ve akışının Herzog’un en başarılı kurmacalarının, hatta son dönemki belgesellerinin seviyesinde olduğu söylenemez.
Haftanın diğerleri
- Başrollerini Dev Patel ve Jeremy Irons’ın paylaştığı biyografi filmi “Sonsuzluk Teorisi / The Man Who Knew Infinity”, I. Dünya Savaşı sırasında geçiyor. Film, Hindistan’dan Cambridge Üniversitesi’ne gelen matematikçi Srinivasa Ramanujan’ın, hocasının rehberliğinde alanının en önemli isimlerinden birine dönüşmesi üzerine.
- 2008 Kanada-Fransa ortak yapımı korku “İşkence Odası / Martyrs”ın ABD yapımı yeniden çevrimini Kevin Goetz ve Michael Goetz yönetiyor. Film, çocukluğunda yaşadığı bir kabusun peşine düşen bir kadın ve arkadaşının kendilerini bulduğu korkunç durumu anlatıyor.
- Sinan Uzun’un yönettiği “Adım Adım: Işığa Giden Yol”, oyuncu kadrosunda Haldun Dormen ve Asuman Dabak’ın bulunduğu, engellilerin yaşadığı zorlukları ele alan bir film... Diğer yerli filmler Orçun Benli’nin yönettiği komedi “5 Dakkada Değişir Bütün İşler”, Özgür Özberk ile Şahin Yiğit’in yönettiği korku “Cinnia: İfritin Diyeti”, Çağıl Nurhak Aydoğdu’nun imzasını taşıyan dram “Yar1m” ve Kemal Uzun’un yönettiği dram “Ankara Yazı: Veda Mektubu”.
DVD
HAFTANIN YENİSİ
“LIFE”
Ünlü yönetmen Anton Corbijn’in imzasını taşıyan film, James Dean ile bir fotoğrafçının dostluğu üzerine. n