Büyük Hollywood bilimkurgularını heyecanla bekleyen izleyicilere müjdeli bir haber değil “Hayat / Life”. Referansları çok: “Yaratık”, “Gün Işığı” ve “Yer Çekimi”. Sonuç ise bu filmlerin özgünlükten uzak bir bileşimini andırıyor.
Bir grup bilim insanı Mars’tan aldıkları toprağı uzay istasyonunda inceler. Doğru atmosfer koşulları oluştuğunda bu örnekte tek hücreli bir canlı keşfederler ve uzayda yaşamın bu ilk kanıtı büyük heyecan yaratır. Kısa süre sonra bu heyecan yerini dehşete bırakır.
Filmde Ryan Reynolds ve Jake Gyllenhaal’ın da aralarında olduğu iddialı oyuncuların canlandırdığı karakterlerin geliştirilmesine hiçbir önem verilmiyor. Aralarındaki ilişkiler veya kim oldukları hakkındaki bilgiler sığ ve karakter gelişimi açısından işlemiyor. Görsellik filmin karakterlerden daha fazla üzerinde durduğu bir konu olsa da, bu konuda çığır açan “Yer Çekimi”nin varlığı “Hayat”ın takdir görmesinin önüne geçiyor. Filmin üzerinde durduğu fikir; “Tanrıcılık oynayan bilim insanlarının belalarını bulmaları” ise 1950’lerden beri muhafazakar bilimkurguların vazgeçmediği bir tema. Her anı bilimkurgu külliyatından tanıdık gelen film, Hollywood’un eski yemekleri karıştırıp ve ısıtıp yeniden izleyicinin önüne sürmesinin yeni örneği.
“Hayat / LIfe”
Yön.: Daniel Espinosa
Oyn.: Rebecca Ferguson (Miranda North), Ryan Reynolds (Roy Adams), Jake Gyllenhaal (David Jordan), Hiroyuki Sanada (Sho Kendo), Olga Dihovichnaya (Kat)
Sen.: Rhett Reese, Paul Wernick Gör.: Seamus McGarvey Müz.: Jon Ekstrand
Bir dâhi kolay yetişmiyor
Sinemada yarattığı ve bir tek onun içinden çıkabildiği bilinçaltının ve kabusların labirentleri, David Lynch’i gelmiş geçmiş en büyük sinema dâhilerinden birine dönüştürdü. Peki, bu yaratıcılık nasıl ortaya çıktı? Jon Nguyen’ın yönettiği belgesel “David Lynch: Yaşam Sanatı / David Lynch - The Art Life”, bu soruya yanıt arıyor. Rehberimiz, Lynch’in kendi anlatımı ve geçmişi. Belgesel, Lynch’in çocukluğundan başlayan bir anlatı ve arşiv görüntüleri içeriyor; Lynch’in ilk uzun metrajı “Eraserhead”i (1977) çektiği dönemde sonlanıyor. Film, David Lynch hayranlarına bir zemin kazandırdığı gibi genel anlamda yaratıcılığın oluşumuna kafa yoranlara da yeni kapılar açıyor.
Haftanın diğerleri
- Dean Israelite’in yönettiği süper kahraman filmi “Power Rangers”, TV dizisinden yola çıkan sinema uyarlamalarının üçüncüsü. Oyuncu kadrosunda Dacre Montgomery, Naomi Scott ve RJ Cyler’ın bulunduğu film, özel güçlere sahip beş liseli gencin dünyayı kurtarmak için bir araya gelmesini konu alıyor. “Power Rangers”, süper kahraman filmleri kümesinde kendisine özel bir yer açacak mı, henüz belli değil ama süper kahramanlarından biri LGBTİ olan ilk büyük bütçeli ticari film olarak şimdiden adından söz ettirdi.
- Eran Creevy’nin imzasını taşıyan aksiyon “Otoban / Collide”, tanıdık bir hikayeye sahip: Suç dünyasından bir adam, sevdiği kadın kaçırılınca bu dünyaya gönülsüz olarak dönmek zorunda kalır. Oyuncu kadrosunda Nicholas Hoult, Felicity Jones ve Anthony Hopkins bulunuyor.