“Şans Ayağıma Geldi”, bağımsız sinemada başarılı filmler çeken Thomas McCarthy’den ne bağımsız ne de ana akım olabilen bir hayal kırıklığı
Thomas McCarthy, “The Station Agent” ve “The Visitor” gibi başarılı bağımsız filmlerle sağlam temeller attığı yönetmenlik kariyerinde hayal kırıklığı yaratan “Şans Ayağıma Geldi / The Cobbler”la büyük bir düşüş yaşıyor.
Fantastik bir öyküye sahip filmde, babasından kalan lostra dükkanını işleten Max Simkin ana karakterimiz. Yan dükkandaki berber Jimmy ile New York’ta esnaflık yapan Max, babasının eski bir ayakkabı tamir makinesini kullanmak zorunda kalınca bir büyüyü keşfediyor: Bu büyü de bu makineyle tamir edilen ayakkabıları giyenin o ayakkabıların sahibine dönüşmesi. Bu büyüyü kullanan Max, kendisini emlak baronesleri ve kötü adamlarla bir mücadele içinde buluyor.
İzleyiciyi bağlayamıyor
“Matrak Adamlar”dan beri elle tutulur bir performansını göremediğimiz Adam Sandler, Max’te renksiz, esprisiz bir karakter ve bu karaktere benzeyen bir performansla karşımızda. Dustin Hoffman ve Steve Buscemi ise muhtemelen McCarthy’nin eski filmlerine güvenip yer aldıkları bu projede sahnelerini katlanılır kılsalar da bu, elbette izleyiciyi filme bağlamaya yeterli değil. Ne benzer fantastik fikirlerden yola çıkan sulu Hollywood komedilerinin ana akımlığını ne de McCarthy’nin önceki filmlerinin bağımsızlığını taşıyan film, bir türlü ton, atmosfer ve hikaye açısından bir temele oturamıyor. Filmin esnaflık, kentsel dönüşüm gibi konularda dikkat çekebilecek metni ise kendisini hiç gösteremiyor.
“Şans Ayağıma Geldi / The Cobbler”
Yön.: Thomas McCarthy.
Oyn.: Adam Sandler (Max Simkin), Dustin Hoffman (Abraham Simkin), Steve Buscemi (Jimmy), Melonie Diaz (Carmen Herrara) Sen.: Thomas McCarthy, Paul Sado Gör.: Mott Hupfel Müz.: John Debney, Nick Urata
Haftanın diğer filmleri
- Araba yarışlarından yola çıkan aksiyon serisi “Hızlı ve Öfkeli”nin yedinci filmi “Hızlı ve Öfkeli 7 / Furious 7”, Dominic Toretto (Vin Diesel) ve Brian O’Conner’dan (Paul Walker) oluşan ekipten kardeşinin intikamını almak isteyen Deckard Shaw’un (Jason Statham) hikayesi. James Wan’ın yönettiği film, genç yaşta trafik kazasında hayatını kaybeden Paul Walker’ın çekimlerinin yarısında yer aldığı, onu son kez beyazperdede göreceğimiz bir yapım.
- Özkan Aksular’ın yönettiği “Münafık”, Sovyetler Birliği’nden gelen bir parapsikoloji uzmanının 1980’lerdeki hikayesiyle başlıyor. Levent Sülün, Zeynep Okan ve Balım Gaye Bayrak’ın rol aldığı film, yerli korkuların vazgeçilmezi “cin”leri ihmal etmiyor ve din sömürüsüne de uzanıyor...
- Tolga Çetin’in yönettiği komedi “Figüran”ın başrollerinde Ceyhun Fersoy, Ferdi Kurtuldu ve Serenay Aktaş var...
- Haydar Işık’ın yönettiği “Aşkopat”ta Doğuş, Kral FM’deki DJ ismiyle Afrikalı Ali ve Yıldız Asyalı rol alıyor. Film, yetimhanede birlikte yetişen ve hapse girip çıkan üç arkadaşın hikayesi.
Efsane korku vizyonda
1974 yapımı kült korku filmi “Teksas Katliamı / The Texas Chainsaw Massacre”, 40’ıncı yılı vesilesiyle restore edilen kopyasıyla gösterime giriyor. Tope Hooper’ın yönettiği ve kendisinden sonra gelen onlarca filme kaynaklık eden bu yapım, dehşet saçan bir katilin, beş gencin peşine düşmesini konu alıyor. Bir seriye dönüşen ve orijinal filmin yeniden çevrilmesiyle, korku sineması meraklılarının gündeminde kalmayı sürdüren katil Leatherface’in en başarılı macerasının ise 1974 yapımı orijinal film olduğu tartışılmaz. Dolayısıyla bu filmin gösterime girmesi korku ve dehşet sineması takipçileri için bulunmaz bir fırsat.
DVD
HAFTANIN YENİSİ
“YAŞAMAK İSTİYORUZ / LIFE BOAT”
Alfred Hitchcock, II. Dünya Savaşı sırasında batan bir gemiden kurtulan sekiz kişinin bir filikada geçen hikayesini tek mekanla anlatıyor. Film, Hithcock’un bir erken dönem başyapıtı.
