Nil Kural

Nil Kural

nil.kural@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

2011’de tekrar can bulan seri “Maymunlar Cehennemi”nin devam filminde, ilk filmin maymunu Caesar, maymunların da iyi ve kötü olarak ayrıldığını öğreniyor ve ihaneti yaşıyor

Tim Burton’ın 2001 yapımı filmi “Maymunlar Gezegeni / Planet of the Apes” ile komaya
giren “Maymunlar Cehennemi” serisi 10 yıl sonra beklentileri fazlasıyla aşan “Maymunlar Cehennemi: Başlangıç / Rise of the Planet of the Apes”le (2011) yeniden can buldu. İşte bu filmdeki olayların 10 yıl sonrasında geçen ve seriye bu filmle dahil olan “Cloverfield”ın yönetmeni Matt Reeves’in yönettiği devam filmi “Maymunlar Cehennemi: Şafak Vakti / Dawn of the Planet of the Apes”, ilk filmdeki maymun Caesar’ı merkeze alan ve önceki filmi bir adım ileriye taşıyan bir halka.
İnsanlara musallat olan virüs, insan nüfusunu büyük ölçüde yok etmiş. Maymunlar ise Caesar önderliğinde San Francisco dışında bir ormanda gelişerek, kendi kolonilerinde büyüyorlar. Kalan az sayıda insan Malcolm önderliğinde maymunların alanındaki hidroelektrik santralini çalıştırmak istiyor. İnsanlar tarafından büyütülen ve insanlara zaafı olan Caesar, bu öneriyi bazı maymunların itirazlarına rağmen kabul ediyor. Fakat silahlanmanın zararları sonucunda insanlar ve maymunlar arasında bir çatışma başlıyor.

Beklentileri karşılıyor
Devam filmi ticari bir kaçış sineması örneğinden beklenen her kıstası karşılıyor. Andy Serkis’in hareket yakalama tekniğiyle canlandırdığı Caesar’ın başarısının yanı sıra maymunların dünyası, hareketleri, yeni öğrenmeye başladığı konuşmaları kusursuz. Aynı, filmin 3D çalışması gibi. Filmin teknik üstünlüğü, yavaş yavaş açılan ve izleyiciyi duygusal ve heyecan açısından avucuna alan bir senaryoyla destekleniyor. Yabancılaştıran boş aksiyon sahneleri değil, sonucu merakla beklenen çatışmalar söz konusu. Türler arası nesli devam ettirme savaşında ise taraf yok; Caesar’ın da dediği gibi her iki türde de “iyiler ve kötüler var”. Nitekim Caesar’ın hikayesine beklenen
Brütüs de bu filmle geliyor.
“Maymunlar Cehennemi”, Hollywood’un malzeme konusunda taşın suyunu çıkarma kararları arasında beklenmedik ve güzel sürprizine dönüştü bile. Bu film, yaz rehaveti aylarında ana akım sinemanın şimdilik en iyi temsilcisi.

Haberin Devamı

“Maymunlar Cehennemi: Şafak Vakti / Dawn of the Planet of the Apes”
Yön.: Matt Reeves
Oyn.: Andy Serkis (Caesar), Jason Clarke (Malcolm), Gary Oldman (Dreyfus), Keri Russell (Ellie), Toby Kebbell (Koba) Sen.: Rick Jaffa, Amanda Silver, Mark Bomback
Gör.: Michael Seresin
Müz.: Michael Giacchino

Haberin Devamı

İnce Buz Kara Kömür

Altın Ayı ödüllü film

Yönetmen Diao Yinan “İnce Buz Kara Kömür / Bai ri yan huo” ile bu yılki Berlin Film Festivali’nden büyük ödül Altın Ayı’yı kazandı. Türü için modern bir kara film denilebilir. Hong Kong yapımı film şehrin dört bir yanında ceset parçalarının bulunmasıyla başlıyor. Festivalde erkek oyuncu ödülü kazanan Liao Fan, filmde soruşturmayı üstlenen dedektif Zii Zhang rolünde. Sonuçsuz kalan soruşturmada yıllar sonra bir gelişme oluyor ve Zhang araştırmayı sürdürüyor. Türün kalıplarına bir hayli sadık kalan ve izleyicinin merakını ayakta tutan bir entrikaya sahip film, karanlık atmosferiyle kara film türüne Hong Kong’dan önemli bir katkı.

Haberin Devamı

Diğer seçenekler...

l David Grovic’in imzasını taşıyan “Motel / The Bag Man”, bir otelde patronunu bekleyen bir suçluyu konu alan bir suç dramı. Filmin oyuncu kadrosunda John Cusack ve Robert De Niro’nun da aralarında olduğu önemli isimler var.
l “Lars and the Real Girl”ün yönetmeni Craig Gillespie’ın yönettiği spor dramı “Yetenek Avcısı / Million Dolar Arm”, “Mad Man” dizisinin yıldızı Jon Hamm’in canlandırdığı bir spor menajerinin bir beyzbol yıldızı bulma çabalarıyla ilgili.
l Fransız romantik komedisi “İlk Görüşte Aşk / Quantum Love”, başrollerini Sophie Marceau ve François Cluzet’nin paylaştığı bir film.
l Geçen yılki Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye için yarışan “Bela / Borgman”, Hollanda yapımı ve Alex van Warmerdam’ın imzasını taşıyor. “Bela” tekinsiz, Michael Haneke’nin gezmeyi sevdiği yerlerde dolaşan bir psikolojik gerilim.
l Bu hafta çocuklara hitap eden yapım, “Pıtırcık” serisinin ikinci filmi “Pıtırcık Tatilde / Les Vacances du Petit Nicolas”.

Bir tarikatın sonu

Kariyerini korku filmlerine adayan yönetmen Ti West, “Ayin / The Sacrament”le “Blair Cadısı” gibi bulunmuş kaset filmleri kulübüne yeni bir üye ekliyor. Ancak doğaüstü olayları tüyler ürperten şekilde anlatmak için başvurulan bulunmuş kaset, “Ayin”de insan eliyle yaşanan bir dehşetin anlatım yolu olarak karşımıza çıkıyor. Filmde bir grup gazetecinin dini
bir tarikata katılan bir kadının endişeli kardeşiyle birlikte tarikatın komününde yaşadıklarını izliyoruz. 1978’de yaşanan Jonestown katliamından yola çıkan film, hem bulunmuş kaset formatına taze bir katkı sunuyor hem de her anında tüyler ürpertici olmayı başarıyor. Finaldeki dehşet yaşanmadan önceki bölümü ise bunun gibi politik bir metni de olan zeki korku filmlerine hasret kalındığını hatırlatıyor.

DVD

HAFTANIN YENİSİ

“ONLY LOVERS LEFT ALIVE / SADECE ÂŞIKLAR HAYATTA KALIR”
Jim Jarmusch’un vampirlere büyük bir karizma ve kültür birikimi bahşettiği film, gözden kaçmamalı.