Evrene yeniden hoş geldiniz

Meşhur “Star Wars” serisinin geçen yıl “Güç Uyanıyor”la yeniden başlamasının ardından evrenin geniş hayran kitlesinin karşısına bir yan hikaye geliyor: “Rogue One: Bir Star Wars Hikayesi / Rogue One”.

Filmin zaman ekseni “Yıldız Savaşları: Bölüm 4-Yeni Bir Umut”un hemen öncesi. İmparatorluk, evrendeki otoritesini mutlak kılmak için gezegen öldüren Ölüm Yıldızı adlı silahı üretiyor. Bu silahın tasarımcılarından Galen Erso, eski bir isyancı ve o tarafa bir mesaj göndermeyi başarıyor. O da Ölüm Yıldızı’nın nasıl alt edilebileceği, zayıflığı üzerine. Galen’ın kızı Jyn ve ona dahil olan bir ekip İmparatorluk’un hüküm sürdüğü bir gezegenden Ölüm Yıldızı’nın planlarını çalma işini çok zor olduğunu bile bile üstleniyorlar.

Hayranlarını memnun edecek

“Güç Uyanıyor”un ana karakter seçimini Rey’den yana kullanmasının ardından “Rogue One” da merkeze bir kadın karakteri alıyor. Yıldızı parlayan oyunculardan Felicity Jones’un canlandırdığı Jyn, çelişkileri, cesareti ve karizmasıyla filmi rahatlıkla taşıyabilen bir karakter. Yan karakterler için de genel bir yargıda bulunmak kolay değil: Bazıları güçlüyken bazıları aynı düzeyde değil.

Filmin kurduğu dünya zorlanmadan “Star Wars” hayranlarını memnun edecek. “Ölüm Yıldızı’nın ortadan kaldırılmasının altyapısı nasıl hazırlandı?” sorusunun yanıtını kendi tutarlılığında veren film, ilk üçlemenin tanıdık estetiğinden de günümüz sinemasının imkanlarından da yararlanıyor. Nitekim film, 3D ve IMAX seçenekleriyle gösterimde.

Yönetmen koltuğundaki Gareth Edwards, 2010 yapımı “Monsters”tan sonra “Godzilla”yı yönetmiş ve büyük projelerin emanet edildiği yönetmenler arasında yerini bulmuştu. Hem “Güç Uyanıyor”da J. J. Abrams’ın hem de “Rogue One”da Edwards’ın serinin dünyasına yaklaşımları benzer. Yaratıcı baba George Lucas’a isyan etmeyen, ilk üçleme derslerini çok iyi çalışan, orada bulduklarını büyük bir sevgiyle yeni karakter ve hikayelere, pamuklara sararak aktaran öğrenciler.

Edwards iyi bir öğrenci olduğu için de “Rogue One”da hayranları “Star Wars” evreninin tanıdık rahatlığı bekliyor. Büyük heyecan uyandıran yepyeni bir “Star Wars” devam filmi veya yan hikayesi içinse isyankar bir öğrenciye ihtiyaç var.

İki kadının ortaklığı

Türkiye sinemasının önemli yönetmenlerinden Yeşim Ustaoğlu’nun yeni filmi “Tereddüt”, farklı sınıflardan ve eğitimden iki kadının yaşadıklarının ortaklığı üzerine. Başrollerini Funda Eryiğit ve Ecem Uzun’un paylaştığı filmin ana karakteri Şehnaz, mutsuz bir evliliği olan bir psikiyatrdır. Çalıştığı küçük kasabadaki hastaneye bir gün Elmas adlı bir hasta gelir. Elmas’ın tedavi süreci iki kadın arasında bağ kuracaktır. Film, kadınların baskıların altında benzer hisler yaşadığını ve benzer mutsuzluklara itildiğini çarpıcı şekilde gösteren bir dram ve dünya prömiyerini Toronto Film Festivali’nde yapmıştı.

Haftanın diğerleri

“Aptallar Çetesi / Masterminds”, 1997’deki gerçek bir soygun hikayesinden yola çıkıyor. Jared Hess’in yönettiği; Zach Galifianakis, Owen Wilson, Kristen Wiig ve Jason Sudeikis’in rol aldıkları yapım, mükemmel bir soygun üzerinden mizah üretiyor.

Haftanın üç yerli komedi filminden biri Barış Erdoğan’ın yönettiği, başrollerini Aydemir Akbaş ve Beyti Engin’in paylaştığı “Alemde 1 Gece”. Ersoy Güler’in yönettiği, Ufuk Özkan ve Burçin Bildik’in rol aldıkları “Sen Sağ Ben Selamet”, aynı nakil aracındaki iki adamın maceraları üzerine. Kenan Öztürk’ün yönettiği “Oldu mu Şimdi”, hapiste tanışan iki adamın hikayesine odaklanıyor. Haftanın tek yerli korkusu ise Kemal Özdemir’in yönettiği “Zuzula: Cinler Alemindeki Karanlık Kabus”. Başrollerini Canan Ünal, İnanç Akbulut ve Fatih Selim Emek’in paylaştığı film, bir dağ evinde inzivaya çekilen bir yazarın yaşadığı dehşeti konu alıyor.