Eski moda yeni moda oldu
Hollywood’un “Malefiz”, “Pamuk Prenses ve Avcı” gibi filmlerde görülen masalları ters yüz etme eğilimine hiç yüz vermeyen, aslına bağlı kalan bir masal uyarlaması “Sindirella”
Kadro etkileyici “Sindirella / Cinderella”da. Shakespeare uyarlamalarıyla ünlü saygın yönetmen Kenneth Branagh yönetmen koltuğunda, senarist deseniz “About a Boy”la tanınan Chris Weitz. Oyuncu kadrosunda genç nesilden parlak isimlerin yanı sıra Cate Blanchett, Derek Jacobi, Stellan Skarsgard ve Helena Bonham Carter göze çarpıyor. Kostümler üç Oscar’lı Sandy Powell’a emanet edilmiş. En ünlüsü 1950 yapımı Disney animasyonu olmak üzere defalarca sinemaya uyarlanmış masal ise bu kadronun elinde orijinaline sadık bir uyarlamayla yeni nesilleri bekliyor.
Hikayede son dönemin ezber bozma, prenseslere kılıç kuşatma gibi numaralarına başvurulmuyor. Sindirella mutlu çocukluğunun ardından kötü bir üvey anne ve iki üvey kardeşle baş başa kalıyor ve itilip kakılıyor. Sonra Branagh’ın romantik bir şekilde çektiği ormanda tanışılan prens, balo, camdan ayakkabılarla bildiğimiz Sindirella özetle.
Heyecan uyandırmıyor
Berlin Film Festivali’nde yarışma dışı gösterilen film, bildiğimiz eski tarz bir masal uyarlaması. Kostümler göz kamaştırıyor, “Downton Abbey”nin yıldızı Lily James “iyi ol”u destur edinmiş mütevazı Sindirella’da yeterince ilgi çekici. Prens rolünde “Taht Oyunları”nın Rob Stark’ı Richard Madden yeterince âşık. Tecrübeli oyuncu kadrosu her zamanki özeninde. Branagh’ın imzası detaylarda, araya sızan İngiliz mizahı kırıntılarında gizli.
Defalarca izlenmiş, ezberlenmiş bu masalı yeniden uyarlamanın gerekliliği sorusu yeniden çevrimler ve sürekli ısıtılıp sinema izleyicinin önüne konan projelerde olduğu gibi “Sindirella”da da baki. Yeni nesiller için olmalı. Sonuçta “Malefiz” ve “Pamuk Prenses ve Avcı” filmlerindeki gibi masalları ters yüz etme eğilimine yüz vermeyen, risksiz, düzgün, özel bir heyecan uyandırmayan bir uyarlama.
“CInderella / Sindirella”
Yön.: Kenneth Branagh Oyn: Lily James (Sindirella), Cate Blanchett (Üvey anne), Richard Madden (Prens), Helena Bonham Carter (İyilik perisi) Sen.: Chris Weitz
Gör.: Haris Zambarloukos Müz.: Patrick Doyle
Batı’nın geç keşfettiği ustaya selam
ISAO Takahata, 79 yaşında çektiği, 87’nci Akademi Ödülleri’nin animasyon dalındaki adaylarından “Prenses Kaguya Masalı/ The Tale of the Princess Kaguya” ile kendini tüm dünyaya tanıttı.
Teknoloji ekseninde gelişen dev animasyon endüstrisinin inadına elle yapılmış bu dört dörtlük büyüleyici film, bir bambu filizinin içinde bir oduncu tarafından bulunan bebek Kaguya’nın masalı. Oduncunun başkentte bir prenses gibi büyüttüğü, ülkenin dört bir yanından soyluların talip olduğu Kaguya, bir noktada dünyaya geliş nedeninden uzaklaştığını fark eder. Yetişkinler için her karesi ustalık ve güzellik içeren, Japon kültürüyle ilgili pek çok detay barındıran bir yapım. Çocuklar içinse zenginlik, kurallar, maddi değerlerin yerine bir kadın için doğayla, dünyayla bir yaşamayı ve mutluluğu kovalamayı öneriyor. Daha iyisini tasavvur etmek güç.
Kentsel dönüşümde arabesk rap
Geçen yılki Antalya Film Festivali’nin yarışma filmlerinden “Çekmeköy Underground”, Aysim Türkmen’in ilk filmi. Yapım, yapılan rezidanslarla soylulaştırılan Çekmeköy’ün eski sakinlerinin çocuklarının yeraltı kültürüyle ürettiği arabesk rap üzerinden birkaç gence odaklanıyor. Hem semtin yeni ve eski sahipleri arasındaki uçurumu gösteren hem karakterlerin müzikle hayatlarını değiştirme çabalarını yansıtan filmin en dikkat çekici özelliği müziklerin özgünlüğü. Ama aşk, aile meselelerine yer verirken sosyal adaletsizliğe işaret eden büyük resmi gösterme odağını kaybediyor. Başrollerinde Can Sipahi, Kerem Can ve Gözde Kocaoğlu var.
Diğerleri
l Matthew Vaughn’ın yönettiği, Colin Firth, Samuel L. Jackson ile Michael Caine’in oynadığı eğlenceli bir film “Kingsman: Gizli Servis / Kingsman: The Secret Service”. Film, özel ajan programına dahil edilip Bond’vari bir figüre dönüşen vasıfsız bir genç üzerine.
l Taner Gündöner’in yönettiği “Bana Adını Sor”un başrollerini Engin Hepileri ve Özge Borak paylaşıyor. Bir aşk üçgeni üzerine bir dram... Müfit Can Saçıntı’nın yönetip oynadığı “Mandıra Filozofu İstanbul”, Gökova’dan İstanbul’a gelip şehirle dalga geçen bir adam üzerine... Devam filmi “Selam 2: Bahara Yolculuk” Kırgızistan’a yolu düşen iki kişi üzerinden ilerliyor. Yönetmeni Hamdi Alkan. Gürol Güngör ve Aslıhan Güner oynuyor.
l Animasyon “Sevimli Ejderha: Kokonat” küçük bir ejderhayı ana karakter alan, çocuklar için bir Alman yapımı.
