Sinemanın çok önemli başyapıtlarının olduğu büyüme öykülerine Ira Sachs, “Küçük Adamlar”la sınıf farkını katıyor ve gözden kaçmaması gereken bir yapıt sunuyor
Meşhur “400 Darbe”den (1959) “Kes”e (1969), günümüze yaklaşırsak “The Breakfast Club”dan “Boyhood”a büyüme öyküleri sinemanın birçok başyapıt çıkardığı bir alan. Bu kadar kaliteli filmlerin olduğu bir alanda fark yaratmayı başarabilen ABD’li yönetmen Ira Sachs, “Küçük Adamlar / Little Men”de minimalist ve etkili anlatımıyla gözden kaçırılmaması gereken bir büyüme öyküsü sunuyor.
Sancılı bir süreç
Ailesiyle birlikte Brooklyn’de bir daireye taşınan Jake, burada terzilik yapan annesiyle yaşayan Tony ile arkadaş olur. Jake çizime meraklı, içine kapalı bir çocukken, Tony aktör olmak isteyen, dış dünyaya daha dönük bir karaktere sahiptir. Bu arkadaşlık iki çocuğun büyüme sancılarına da iyi gelir. Ancak aileleri arasındaki sorunlar bu arkadaşlığın doğal seyrini ister istemez etkileyecektir.
Ira Sachs’in filmini diğer büyüme öykülerinden ayıran iki çocuk arasındaki sınıf farkının kalp kıran detaylarını ince ince filmine katabilmedeki becerisi.
Film çok saf bir dostluğun aileler arasındaki sınıf farkından nasıl etkilenebileceğini gösterebiliyor. Bunu da hikayenin önüne geçirmeden ve kör gözüm parmağına bir üslupla yapmaması, “Küçük Adamlar”ı çok dengeli bir yönetmenlik ve senaryo başarısı haline getiriyor. Bu kadar gündelik anlardan oluşan bir filmin finalini unutulmaz yapan, büyümenin herkes için sancılı ama bazıları için daha sancılı olduğunu göstermesi denebilir.
Bir kahramanlık hikayesi
ClInt Eastwood yönettiği yeni filmi “Sully”de gerçek bir kahramanlık hikayesini sinemaya uyarlıyor. Tom Hanks’in canlandırdığı Sully lakaplı pilot Chesley Sullenberger, motorları bozulan bir uçağı Hudson Nehri’ne indirerek 155 yolcunun ve mürettebatın hayatını kurtarıyor. Bu hikayeyi ve sonrasında yaşananları konu alan filmde Hanks’in oyunculuk Eastwood’un ise yönetmenlik performansı övgü topladı. Film, Sullenberger’in “Highest Duty” adlı otobiyografisinden yola çıkılarak uyarlandı.
“Küçük Adamlar / LIttle Men”
Yön.: Ira Sachs
Oyn.: Greg Kinnear (Brian Jardine), Paulina Garcia (Leonor Calvelli), Jennifer Ehle (Kathy Jardine), Theo Taplitz (Jake Jardine), Michael Barbieri (Tony)
Sen.: Ira Sachs, Mauricio Zacharias
Gör.: Oscar Duran
Müz.: Dickon Hinchliffe
Haftanın diğerleri
- Gişede başarılı Hollywood filmleriyle tanınan Renny Harlin’in yönettiği Jackie Chan aksiyon komedisi “Toz Ol / Skiptrace”, Hong Kong ve ABD ortak yapımı. Film Hong Kong’dan bir dedektifin, ABD’den bir kumarbazla Çinli bir suçluya karşı güçlerini birleştirmesini konu alıyor.
- Klasikleşmiş sinema uyarlamaları arasında 1959 yapımı William Wyler filmi bulunan “Ben-Hur”; “Gece Nöbeti” ve “Gündüz Nöbeti” filmlerinden sonra Hollywood’a geçen Timur Bekmambetov yönetiminde bir kez daha çekildi. Oyuncu kadrosunda Jack Huston ve Morgan Freeman’ın yanı sıra Haluk Bilginer’in de bulunduğu film, erkek kardeşi tarafından vatan hainliğiyle suçlanan ve intikam almaya karar veren Prens Ben-Hur’un hikayesini konu alıyor.
- Simon Verhoeven’ın yönettiği Almanya yapımı korku filmi “Lanetli Mesaj / Friend Request”, sosyal medyadan tanışıp arkadaş olduğu Marina’yı arkadaş listesinden çıkarınca onun lanetine uğrayan Laura’nın hikayesini konu ediniyor. Filmin oyuncu kadrosunda Alycia Debnam-Carey ve William Moseley var.
- Haftanın iki yerli filminden biri Umut Kırca’nın yönettiği, başrollerinde Emre Karayel ve Ceren Moray’ın yer aldığı komedi “El Değmemiş Aşk”. Diğeri ise Volkan Akbaş’ın yönettiği korku filmi, 1930’larda İç Anadolu’da bir köyde geçen “Azem 4: Alacakaranlık”.