Altın Koza ödüllü film

İstanbul’dan Yozgat’a giden iki müzisyenin hikayesini konu alan “Yozgat Blues”, mizahtan güç alan bir film

Filmin başrollerini Ayça Damgacı ve Ercan Kesal paylaşıyor.

İlk filmi “Uzak İhtimal”le Türkiye sinemasının yeni neslinin parlak isimleri arasına giren Mahmut Fazıl Coşkun, “Yozgat Blues”la detaylara hakim yönetimini yine sergiliyor ve filmografisine başarılı bir ikinci film ekliyor.
İstanbul’da yaşayan müzisyen Yavuz, bir teklif üzerine şarkıcılık yapmak için Yozgat’a gider. Yol arkadaşı ders verdiği kurstan öğrencisi Neşe’dir. Taşraya aynı derecede uyum sağlayamayan Yavuz ve Neşe Yozgat’ta ilgi görmeyen bir programa başlarlar. Neşe burada adım adım yeni bir hayat inşa ederken, Yavuz için aynı şeyi söylenemez.

Hüzün ve mizah bir arada
Taşraya ne nostaljik ne romantik bir bakışla bakan Coşkun, söyleşilerinde ifade ettiği gibi taşranın varoşlaşması üzerine giderek farklı bir yerde duruyor. Taşra bakışındaki bu mesafeli duruş, Yavuz ve Neşe’de de devam ediyor. Coşkun iki karakteri hem filmin adındaki hüzünlü havayla hem de mizahla ele alıyor. Taşra entelektüeli Kamil akıldan kolay çıkmayan bir yan karakter. “Yozgat Blues” karakter filmi olarak da Türkiye’yle ilgili gözlemiyle de değerli. Filmin bu yıl Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Film Ödülü’nü “Gözümün Nuru” ile paylaştı.

“Yozgat Blues”
Yön.: Mahmut Fazıl Coşkun Oyn.: Ercan Kesal (Yavuz), Ayça Damgacı (Neşe), Tansu Biçer (Sabri), Nadir Sarıbacak (Kamil) Sen.: Tarık Tufan, Mahmut Fazıl Coşkun Gör.: Barış Özbiçer

Düğün Dernek

İmece usulü düğün

“İşler Güçler” ve “Çalgı Çengi” ile hatırlanabilecek ekibin yeni filmi “Düğün Dernek”te yönetmenliği Selçuk Aydemir üstlenirken, oyuncu kadrosunda Ahmet Kural, Murat Cemcir, Rasim Öztekin ve Devrim Yakut bulunuyor. Sivaslı Tarık, Letonyalı Negesha ile Sivas’ta evlenecektir. Ancak babasının istediği gibi âdetlere uygun bir düğün düzenleyecek parası yoktur. Bu yüzden Tarık’ın da aralarında olduğu dört arkadaş bir araya gelip imece usulü bir düğün yapmaya çalışırlar. Popüler bir kadronun yer aldığı film, geniş bir dağıtımla gösterime giren bir komedi.

William Saroyan’ın izinden gitti

Lusin Dink bu yıl İstanbul Film Festivali’nde ulusal yarışmada bulunan “Saroyan Ülkesi”nde, 1900’lerin başında sürgün bir Ermeni ailenin çocuğu olarak Amerika’da doğan Pulitzer ödüllü
yazar William Saroyan’ın Anadolu yolculuğunun izini sürüyor.
1964 yılında Türkiye’ye gelip karayoluyla ailesinin memleketi Bitlis’e giden Saroyan’ın yolculuğunu Dink, yazarın metinlerinin eşliğinde, yazarın çocukluğundan sahnelerin canlandırılmasıyla takip ediyor.

Yılın Savaşı

Üç boyutlu dans
Benson Lee’nin yönettiği 3D dans filmi “Yılın Savaşı/Battle of the Year”, Josh Holloway, Chris Brown, Laz Alonso, Caity Lotz ve Josh Peck’in rol aldığı bir yapım. Filmde hiphop yıldızı Dante Graham, break dans yarışması için ABD takımı kurup dünyadan isimlerin katıldığı büyük dans yarışmasında yer alıyor. Hedefi elbette Amerika’nın onuru olup kazanmak.

Ölümsüz Aşk

1970’lere selamlar olsun

Bu yılki Sundance Film Festivali’nde sükse yapan “Ölümsüz Aşk/Ain’t Them Bodies Saints”, 1970’lerin Yeni Hollywood döneminin “Bonnie ve Clyde”ını veya Terrence Malick’in başyapıtı “Kanlı Toprak/Badlands”in suçlu çiftini akla getiriyor.
Teksas’ta geçen hikayenin başlangıcında hamile Ruth Guthrie (Rooney Mara) bir banka soygunu sonrasındaki çatışmada Patrick Wheeler (Ben Foster) adlı kanun adamını vurur. Sevgilisi Bob Muldoon (Casey Affleck) suçu üstlenir. Dört yıl sonra hapisten kaçan Bob, söz verdiği gibi Ruth’u ve kızını almaya gelir.
1970’ler Hollywood’unun sembollerinden suçlu âşıklara günümüzden gönderilen bir selam olan “Ölümsüz Aşk”, uzun süre kurgucu olarak çalışan David Lowery’nin ilk filmi. Lowery’yi güçlü bir hikayeci olarak takip listesine dahil eden filmde, senaryonun açıklarını kapatacak akıcılıkta
bir anlatım hakim. Lowery kurgu kökenli olmasının etkisiyle pürüzsüz akışın yanı sıra güçlü görüntü yönetimi ve Mara’nın karizmasıyla büyüleyici bir filme imza atıyor.

Mc Dandik

Ragga Oktay komedisi
Ragga Oktay ile Cem Yaz’ın yönettiği, başrolünü de Ragga Oktay’ın oynadığı komedi “Mc Dandik”in oyuncu kadrosunda ayrıca Zerrin Arıkan ve Sümer Tilmaç var... Oktay bir yandan hapse düşüp kötü adamlarla mücadele ederken bir yandan da çocukluk aşkına kavuşmaya çalışır.

Kızım İçin

Bir babanın hikayesi
“Kolay Para”nın yönetmeni Hakan Haksun’un imzasını taşıyan “Kızım İçin”de 18 yaşına basmak üzere olan tanımadığı kızıyla bağ kurmaya çalışan bir babanın mücadelesi var. Filmin başrollerinde baba rolünde Yetkin Dikinciler’i ve kızı Tuba olarak ise Eda Ece’yi görüyoruz.

DVD

HAFTANIN YENİLERİ

“Benim Çocuğum”
Can Candan’ın yönettiği, LGBT bireylerin ailelerinin tanıklıklarının üzerinden giden film, dikkat çekici bir belgesel.

“GInger&Rosa/Bir Hayalimiz Vardı”
1960’larda iki arkadaşın yollarının ayrılmasını konu alan, Sally Potter imzalı bir büyüme öyküsü.

“SearchIng For Sugar Man/ Bir Şarkının Peşinde”
Oscar ödüllü belgesel, geçen sezonun en çok konuşulan yapımlarından biri olmuştu.
Vizyonda kaçıranlara duyurulur.

“Zerre”
Erdem Tepegöz’ün ödüllü ilk filmi Türkiye sinemasında sık rastlanmayan, güçlü bir kadın karakter sunuyor.