James Bond serisinin 24’üncü, Sam Mendes- Daniel Craig ikilisinin “Skyfall”dan sonra ikinci ortak çalışmaları “Spectre”, serinin takipçilerini bırakmaya niyeti olmadığını gösteriyor
Sinema izleyicisinin asla gözden düşürmediği ender serilerden James Bond’un aynı adlı karakteri, “Spectre”la 24’üncü kez kraliçenin hizmetinde, tehlikenin ortasına gözü kara şekilde atlıyor. Seriye daha entelektüel bir bakış ve Bond’un geçmişiyle ilgili ipuçları vermesiyle çok beğenilen “Skyfall”un yönetmeni Sam Mendes, bir kez daha yönetmen koltuğunda, Craig ise dördüncü kez 007’nin suretinde.
Kan uyuşmazlığı yok
Film, Meksika’da akılda kalıcı ve aksiyon dolu açılış planı ve Sam Smith’in yaptığı unutmak isteyeceğiniz bir Bond şarkısıyla başlıyor. Bond, “Skyfall”da hayatını kaybeden Judi Dench’in canlandırdığı M’in verdiği bir ipucunu takip ederek büyük bir terörist organizasyonun izini buluyor; serinin takipçisinin yabancısı olmadığı “Spectre”ın. Bu organizasyonun lideri, Christoph Waltz tarafından canlandırılan ana kötü adam Obenhauser’e ulaşmaya çalışan Bond, bir yandan 00’ların bağlı olduğu birimin kapatılması tehdidi nedeniyle yalnızlaşıyor.
Craig’in rol aldığı dört filmin hikaye örgüleri “Spectre”da birleşiyor. Film, “Skyfall”un başlattığı Bond’un gerçekten kim olduğunu, geçmişini keşfediyoruz meselesini devam ettiriyor ancak bu konuda öncülü kadar başarılı olamıyor. Daniel Craig’in Bond olmasıyla başlayan daha duygusal, kırılgan, âşık olan, çevresindekilere zarar vermekten korkan, geçmişinden kaçan Bond, serinin takipçileri tarafından garipsenmedi. “Spectre” ise bu eğilimin devamı niteliğinde ve son üç filmle
kan uyuşmazlığı yaşamıyor.
Arabalar, güzel kadınlar ve martini elbette ajanın vazgeçilmezleri olarak serideki yerini koruyor. Filmin kalbindeki “Gözetleyen devletlerden korkun, Soğuk Savaş kalıntısı süper ajanları yeğleriz” teması ise Edward Snowden’a hoş bir selam olarak görülebilir. Sonuçta “Spectre”da bildiğimiz Bond, bir kez daha karşımızda. Craig’li son Bond “Spectre” mı olacak henüz belli değil ama “Spectre”la birlikte Craig’in favori Bond’lar arasında yerini koruyacağı kesin.
“Spectre”
Yön.:Sam Mendes Oyn.:Daniel Craig (James Bond), Christoph Waltz (Oberhauser), Lea Seydoux (Madeleine Swann), Ralph Fiennes (M), Monica Bellucci (Lucia), Ben Whishaw (Q), Naomie Harris (Moneypenny), Andrew Scott (C) Sen.:John Logan, Neal Purvis, Robert Wade, Jez Butterworth Gör.:Hoyte Van Hoytema Müz.:Thomas Newman
Venedik’ten ödülle döndü
İlk filmi “Tepenin Ardı”nın olgunluğu ve sinema diliyle dikkat çeken Emin Alper, bu yıl Venedik’te ana yarışmada yer alan ve Jüri Özel Ödülü kazanan filmi “Abluka”yla yeni Türkiye sinemasının en sağlam kariyerlerinden birini inşa edeceğini gösteriyor. Film, polis ablukasında bir mahallede yaşayan birbirinden uzak iki kardeşin paranoya ve cinnete sürüklenmesini karanlık bir atmosferle ele alıyor.
Başrollerinde Berkay Ateş ve Mehmet Özgür’ün olduğu filmle Alper, “Tepenin Ardı”yla başladığı Türkiye’yi serinkanlı analiz eden ve bunu güçlü bir sinema diliyle gösteren politik sinemasına sağlam bir ikinci halka ekliyor. Alper filminde Türkiye’nin bugününü yakalıyor. Bunu yaparken kurduğu sinemasal evrenin gücü ise etkileyici.
TERZİNİN İNTİKAMI
-“Düşlerin Terzisi The Dressmaker”, başrolünde Kate Winslet’ın olduğu bir intikam hikayesi. Ama intikamın şekli alışılmışın dışında. Zamanında aşağılandığı kasabaya dönen bir kadın, terzilik becerileri ve stiliyle ona kötü davrananlardan intikam alıyor. Yönetmen koltuğunda Jocelyn Moorhouse var.
ÇOCUKLAR İÇİN
-Animasyon türündeki “Sevimli Köpek Lotte”, çocuklara hitap eden bir film.
İKİ YERLİ FİLM
-Suat Ay’ın yönettiği “Kariyer”komedi, Murat Toktamışoğlu’nun yönettiği “Cin Kuyusu”ise korku filmi.