Seferihisar, diğer adıyla İzmir’in Sakin Şehir’i...
8 yıl öncesine kadar kimsenin umursamadığı, taş üstüne taş konmayan bir kasabaydı.
Mülteci haberleriyle anılırdı.
Küçük bir balıkçı kasabasıyken bugün marka şehir haline geldi.
Peki bunu nasıl başardı Seferihisar?
***
CHP’li Belediye Başkanı Tunç Soyer, 8 yıllık iktidarı boyunca, göbeğini, banka hesaplarını değil, ilçede yaşayanların ekmeğini büyütmek için uğraş verdi.
Bunu önemli ölçüde başardı.
Yapılanların canlı şahidiyim.
Mesela, evlerinde hapis hayatı yaşayan yüzlerce kadına üretici kimlik kazandırdı.
Kadın Kooperatifi ile pekmez fabrikası kuruldu.
Geleneksel mutfakla hibe alındı.
Şimdi ilçenin kadınları, ürettiklerini satarak hem üretmenin tadını çıkarıyorlar hem de ev ekonomisine katkıda bulunuyorlar.
Sırf pazarını gezmek için yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri oldu Seferihisar.
“Sakin Şehir” unvanını aldığından bu yana, dış dünyaya daha çok açıldı.
***
Mandalina üreticisini bir çatı altında topladı, bir de fabrika kurdu Başkan Soyer...
İhraç edilmeye başlanan mandalina, aynı zamanda kurutularak cips şeklinde piyasaya sürülüyor.
Sığacık, şöyle geçerken uğranan bir yerken...
Bugün, hafta sonları binlerce misafiri ağırlıyor.
Yerli, yabancı...
Sığacık, tam bir turizm merkezi oldu.
Kale içinde tek pansiyon yokken, bugün 27 tane pansiyon, turizme hizmet veriyor.
***
Bilge ağaç projesi geliştirildi.
Yaşı 500’den büyük olan zeytinlerin yağları, özel olarak hazırlanıp satılıyor.
Doğa Okulu açıldı.
Üniversitede bile dersi verilmeyen tarımsal bilgiler verildi bu okulda...
***
Sırada neler var?
Mesela, jeotermalle ısınma hayali, gerçek oluyor.
1180 metre derinlikte 80 derece suya ulaşıldı.
Bakanlıktan gelecek 1 milyon liralık hibe kaynakla, jeotermal servisinin ikinci etabı gerçekleştirilecek.
Üç otele ulaştırılan jeotermal, diğer otellere ve konutlara da gidecek.
***
Güneş enerjisi kooperatifiyle ilçe halkı, kendi enerjisini üretecek.
Hem enerjisini ucuza getirecek hem de para kazanacak.
***
Başkan Soyer, göreve başladığında ilk icraatı, Tohum Takas Şenliği yapmak oldu.
Şöyle ki...
Başkan Soyer; 2006 yılında yerli tohumların satışının yasaklanmasıyla, “Madem tohumun satışı yasak, biz de takas yaparız” diye yola çıktı.
Can Yücel Tohum Merkezi kurdu.
İlk yıl toplanan 208 çeşit tohum serada yetiştirildi.
80 türü filizlendi. Aynı yıl, tohum takas dışında, 21 bin fide, üreticiye, kentliye, köylüye ücretsiz dağıtıldı.
Ertesi yıllarda tohumlar büyüdü, büyüdü, dağ gibi oldu.
Bugün binlerce fide yetiştiriliyor, her zamanki gibi ücretsiz dağıtılıyor.
Her yıl Tohum Şenliği, düğün dernek havasında, coşkuyla gerçekleştiriliyor.
***
Diyeceğim o ki...
Kemalpaşa Belediyesi, Tohum Takas Şenliği düzenledi.
Türkiye’de ilk olduğunu duyurdu.
First Lady ve Tarım Bakanı da katıldı.
Tohumun satış yasağını koyan AK Parti’nin, tohum takas şenliği düzenlemesini takdirle karşılıyorum.
Fakat “Türkiye’de bir ilk” yutturmacasını yadırgıyorum.
Evet; bir ilk olarak şöyle kabul edilebilir!
İlk defa AK Partili bir belediye, tohum takas şenliği düzenledi!
Darısı, diğer AK Partili belediyelerin başına!