Dokuz Eylül Üniversitesi’nde yaşananları biliyorsunuz.
3 Haziran tarihli köşe yazımda, Rektör Prof. Adnan Kasman’ın, iki rektör yardımcısını görevden aldığını...
Bunu yaparken, işe başladıklarında rektör yardımcılarından alıp çekmecesine koyduğu tarihsiz istifa dilekçelerini devreye soktuğunu...
Genel Sekreter Prof. Dr. Ahmet Cevdet Oral’ı da görevden almaya çalıştığını...
Ahmet Hoca’nın istifaya yanaşmaması üzerine onu yıpratma çabası içine girdiğini yazmıştım.
Vay efendim, sen misin bunu yazan!
Kıyameti koparmıştı Adnan Hoca.
Yasal bir nitelik taşımadığı halde, açıklama göndermiş, beni yalanlamış, hatta aba altından sopa göstermişti.
Meslek hayatımda ilk kez kınanmıştım üstelik.
Eleştirilerini de yayımlamıştık.
Sonra ne oldu?
Rektör Prof. Adnan Kasman, YÖK tarafından, açılan bir soruşturmanın selameti açısından (!) görevden alındı.
Ben selamet melamet bilmem arkadaş; bal gibi görevden alındı Adnan Hoca...
Yerine, vekaleten Prof. Erdal Çelik atandı.
***
Adnan Kasman hakkında suç duyurusunda bulunan, mahkemeye giden, haksız yere görevden alındığını haykıran Prof. Esra Aslanertik, görevine döndü.
Aslanertik, bugün de Rektör Yardımcısı...
Esra Hoca göreve mahkeme kararıyla değil, bizzat Erdal Hoca’nın isteğiyle döndü.
Yapıcı kişiliğiyle dikkat çeken yeni Rektör’ün ilk icraatı, Esra Hanım’a iade-i itibar göstermesiydi.
Ne güzel bir jest değil mi?
Görevden alınan diğer Rektör Yardımcısı Prof. Türkay Baran, Kasman’ın kendisini görevden almasına hiçbir tepki göstermemişti.
Kaderine razıydı.
Göreve iade edilmek gibi bir beklenti içinde de değildi.
Haliyle Türkay Hoca, o makama dönmedi.
Rektör de bu konuda bir şey yapmak istemedi.
***
Genel Sekreter Prof. Ahmet Cevdet Oral, Prof. Erdal Çelik tarafından Genel Sekreter Yardımcılığı ile görevlendirildi.
30-40 gün içerisinde davaların biteceğini umut ediyor Ahmet Hoca...
O zaman her şey daha farklı olacağı inancını taşıyor.
***
Şu günlerde Dokuz Eylül Üniversitesi’nde huzur var.
Prof. Erdal Çelik, herkese saygı duyuyor.
Rektörlük seçimlerinde kendisine oy vermeyenlerle bile barışık.
Hatırlatmak isterim; Prof. Esra Aslanertik gibi Prof. Ahmet Cevdet Oral da rektörlük seçimlerinde, adaylardan Erdal Çelik’e değil, Prof. Adnan Kasman’a oy vermişler, onu desteklemişlerdi.
Erdal Hoca’da kin yok, nefret yok, insanları ezmek, aşağılamak yok.
Herkesi sevgiyle kucaklamış durumda.
Umarım ve dilerim ki, bu huzur ortamı daha da büyür, tüm Dokuz Eylül ailesine zevkle, keyifle çalışma ortamı yaratır.
***
Bu arada...
Edindiğim bilgilere göre, Prof. Adnan Kasman’la ilgili şikayetler, AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın sabrını taşırmış.
Ve gereği yapılmış.
Demek ki, hiç kimse sonsuza dek “kral” kalamıyor.
Çok beğendiğim, kalpten benimsediğim bir Çin atasözü vardır:
Sular yükselince, balıklar karıncaları yer...
Sular çekilince de karıncalar balıkları yer...
Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir...
Çünkü kimin kimi yiyeceğine...
Suyun akışı karar verir.
***
Anlayana...
