Havaların bir ısınıp bir soğuduğu bu günlerde mikroplara karşı daha savunmasız hale geliyoruz. Hastalanmamak için ise vücut direncimizi arttırmamız gerekiyor.
Öyle günlerden geçiyoruz ki güneşli ve sıcak günler “Biz buradayız” diye göz kırpıyor ve ilkbahara “Hoş geldin” diyoruz. Hemen ardından, soğuk hava öyle bir içimizi titretiyor ki “Kış bitti” de diyemiyoruz. Ani ısı değişimlerinin olduğu bu günler, vücudumuzun ısı düzenleme mekanizmalarını da zorluyor ve vücut direncimiz düşüyor. Bu da daha çok hastalanmamıza yol açıyor. Siz de “şifayı kapan” insanlar kervanına katılmak istemeyenlerdenseniz, bu önerileri dikkate alın.
Vücut direncinizi artırmaya iyi bir mutfak reformu yaparak başlayın. Taze mevsim meyve ve sebzelerini daha çok tüketerek, bağışıklık sisteminizi destekleyecek vitamin ve mineralden zengin beslenmiş olursunuz. Yumurta ve balık gibi zengin besin içeriğine sahip protein kaynaklarını da özellikle bu günlerde daha çok tercih edebilirsiniz. Bol su içerek ve mikroplarla savaşta kalkanlarınız olacak bitki çaylarından yararlanarak, bu dönemde sağlıklı kalma yolunda önemli bir adım atabilirsiniz. Özellikle adaçayı, ıhlamur ve yeşil çay bu günlerde size yardımcı olabilir. 2 gram adaçayı yaprağını kapaklı fincanda 5-10 dakika, 2 gram kurutulmuş ıhlamur çiçeğini 15 dakika veya 2-2.5 gram yeşil çay yaprağını 3-5 dakika demleme yöntemiyle hazırlayabilirsiniz.
Açık havada yürüyüş
Vücut direncimizi artırmanın en iyi yollarından biri de düzenli egzersiz yapmak. Daha çok egzersiz yapabilmek için motivasyon arayışındaysanız, yeni mevsime uygun olan açık hava egzersizlerinin cezbediciliğinden yararlanabilirsiniz. Açık havada yürümek, koşmak gibi egzersizler sadece modunuzu ve motivasyonunuzu değil direncinizi de artırıyor. Ancak abartılı egzersizlerin vücudunuza ekstra yük bindirdiği, bunun da kalp sağlığımız açısından ciddi şekilde tehlikeli oluşturduğunu unutmayın. Haftada 3-4 gün yürüyüş yapmak birçok kişi için en iyi egzersiz.
Kaliteli uyku
Nasıl ki şarjı biten bir cihazı çalıştırmak mümkün değilse vücudumuzun da şarjı azaldığında, savunma sistemimiz zayıflıyor. Vücudumuz kendisini şarj edebilmek için günde ortalama 7-8 saatlik kaliteli bir uykuya ihtiyaç duyuyor. Bağışıklık sistemimizi güçlendirerek mevsim geçişinde destekçimiz olacak kaliteli bir uyku için ne gerekiyorsa yapın. Stres seviyemizi düşürecek aktivitelere yönelmek ve meditasyon yaparak bedeni ve zihni rahatlatmak da savunma sistemimizin güçlenmesine yardım ediyor.
Yapılacaklar listeniz:
- Tahmin edilemeyen ısı değişimlerine karşı kıyafet konusunda hazırlıklı olmak.
- Bulunduğunuz kapalı ortamları çok iyi bir şekilde havalandırmak.
- Hasta olduğunu bildiğiniz kişilerle yakın temastan kaçınmak.
- Sigara ve alkolden uzak durmak D ve C vitamini açısından zengin gıdaları bu dönemde daha çok tüketmek.
- Doktorunuza ve eczacınıza danışarak ihtiyacınıza uygun besin desteklerinden yararlanarak vücut direncinizi artırmak.
Çocuklar ve yaşlılar
Çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişiler, riskli grupta yer aldıklarından, mevsim geçişlerinde çok daha dikkatli olmalı. Enfeksiyon belirtileri bulunanların, özellikle de riskli gruptaki kişiler arasındaysa, zaman kaybetmeden doktorlarına başvurması, ikincil enfeksiyonlardan korunmak adına büyük önem taşıyor.