Dr. Mads Krogsgaard Thomsen: “Diyabet hastalığı tek bir kök hücre uygulamasıyla tamamen ortadan kaldırılabilecek. Bunun yaklaşık on yıl içerisinde gerçekleşebileceğini düşünüyorum”
İki hafta önce Amerikan Diyabet Birliği’nin (ADA) düzenlediği 77. Bilimsel Kongre’yi takip etmek üzere San Diego’daydım. Orada Dr. Mads Krogsgaard Thomsen ile röportaj yapma fırsatını yakaladım. Novo Nordisk ilaç firmasının bilimsel çalışmalarının başında olan Thomsen; sağlıkta dijitalleşmenin diyabete etkilerini, kişiye özel tedavinin nasıl mümkün hale geleceğini ve hastalığı tamamen ortadan kaldıracak tedaviye oldukça yakın olduğumuzu anlattı.
- Şu anda diyabet tedavisiyle ilgili hangi yenilikler konuşuluyor?
Şu anda en yenilikçi tedavi seçeneği yeni nesil GLP-1’leri, hastaların her gün kendilerine enjekte etmeleri yerine haftada sadece bir kere enjekte ederek tedavi olmalarını sağlamak. Bu ürünler altı-dokuz ay içerisinde Avrupa ve Amerika’daki sağlık otoriteleri tarafından onaylanmış olacak. Sonrasında ise asıl amacımız bu ürünleri ağızdan günlük alınabilecek bir hapa dönüştürebilmek.
“Diyabette kişiye özel tedavi başlayacak”
- Ağızdan alınan hapa ne zaman dönüştürebileceksiniz?
GLP-1 gibi büyük bir biyolojik molekülün enjeksiyon yerine ağızdan alınan formlarını nasıl geliştirebileceğimizle ilgili ADA’nın kongresinde en az 10 tane oturum düzenlendi. Ağızdan verildiğinde bu biyolojik moleküller mide asidiyle etkisiz hale gelebiliyor veya yeterince emilemeyebiliyor. Bu iki sorunu çözdüğümüz anda ağızdan alınan formları hastalara sunabileceğiz.
- Diyabeti tamamen iyileştirip yok edebilecek bir tedavi üzerinde de çalışıyor musunuz?
20 yıldır diyabeti kök hücreler ile nasıl tedavi edebileceğimiz üzerine de çalışıyoruz. Kök hücreler her türlü hücreye dönüştürülebiliyor. Biz de kök hücrelerin bu özelliğini onları insülin salgılayan beta hücrelerine dönüştürebilmek adına araştırıyoruz. Bu hücrelerin vücudun insülin ihtiyacına göre gereken miktarda insülini vermesini sağlayabilirsek bu diyabette çığır açan bir tedavi olacak çünkü diyabet hastalığı tek bir kök hücre enjeksiyonuyla tamamen ortadan kaldırılabilecek. Bunun yaklaşık on yıl içerisinde gerçekleşebileceğini düşünüyorum.
- Sağlığın giderek dijitalleşmesi diyabet hastasını nasıl etkiliyor?
Örneğin insülin kullanan bir diyabet hastasıysanız parmağınızı delip her gün birden fazla defa kan şekerinizi ölçmeniz ve takibini yapmanız gerekiyor. Bizim yeni geliştirdiğimiz bir insülin kalemimiz var. Bu kalemimiz bluetooth aracılığıyla doktorun ofisine ve sizin telefonunuzdaki bir uygulamaya bağlanıyor. İsveç’te IBM ile bu kalemin kullanımı için bir pilot uygulama başlattık. Bu uygulamayla doktoru anlık takiple doğrudan kişinin ihtiyaçlarına uygun bir doz ayarlaması yapılabileceğinden diyabette kişiye özel tedavi döneminin de başlayacağını söyleyebiliriz. Ayrıca hasta da durumuyla ilgili daha çok bilgilendiği için tedaviye uyumu artacak ve olası sorunlara karşı önlem alma şansına sahip olacak.
“7 bin 637 hastanın sonuçları açıklandı”
Dr. Mads Krogsgaard Thomsen: “Diyabetle mücadeledeki en önemli kozumuz olan ilaçlar her geçen gün daha gelişmiş bir hal alıyor. Örneğin ADA’da yeni nesil insülini anlatan DEVOTE çalışması sonuçlarına göre yeni jenerasyon ürünlerin mevcutlara kıyasla şiddetli hipoglisemiyi yüzde 40 oranında azalttığı ortaya koyuldu. 20 ülkede 7 bin 637 hastayla yapılan bu çalışmanın sonucu çok önemli bir veri çünkü şiddetli hipogliseminin ölüme varan ciddi sonuçları olabiliyor.”
“Yaşam süresi oldukça uzadı”
- Diyabetin bugününü nasıl değerlendirirsiniz?
Eskiden diyabette çok daha çaresizdik. Şimdi ise diyabeti ve eşlik eden sorunları tedavi eden yeni jenerasyon ürünler var. Yeni GLP-1’ler diyabetin beraberinde getirdiği; kalp-damar hastalıkları, böbrek sorunları, karaciğer yağlanması ve obeziteye karşı önleyici etkileriyle bizi oldukça heyecanlandırıyor. Bu sorunlar hem hastalar için ciddi bir hayati tehlike hem de sağlık sistemi için yüklü maliyet teşkil ettiği için bu önleyici etki dünyada da heyecan uyandırıyor. Ayrıca tüm bu gelişmelerin sonucu olarak diyabetle yaşam süresi oldukça uzadı ve uzuyor. Örneğin Danimarka’da diyabetli bir hasta için ortalama yaşam süresi 70 yıla çıktı.