Dünyaca ünlü Time dergisinin son sayısında kapak konusunun botoks olduğunu görünce, dergide altı sayfada işlenen haberi detaylıca okudum. Kapakta botoks çok fonksiyonlu İsviçre çakısına benzetilmişti. Alexandra Sifferlin’in haberinde, 1970’lerde şaşılık tedavisinde kullanılarak başlayan serüveninde botoksun, bugün 2.45 milyar dolarlık bir endüstriye nasıl dönüştüğüne dair ipuçları da bulmak mümkün.
Konuyla yeni tanışanlar için botoksun ne olduğunu anlatarak başlayalım: “Botoks yenilmesi halinde ciddi gıda zehirlenmelerine yol açabilecek Clostridium botulinum adlı bakteriden elde edilen bir nörotoksindir. İlaç gerekli bölgeye enjekte edildiğinde, sinirler ve kaslar arasındaki iletişimi engelleyen küçük bir doz toksin yani zehir verilmiş olur. Kırışıklıkları bu şekilde yumuşatır. Aşırı aktif mesaneyi önleme mekanizması da benzer şekilde mesane bölgesindeki istemsiz kasların kasılmasını önleyerek olur.”
“Daha birkaç yıl önce, konukların kokteyller için gelip botoks enjeksiyonlarıyla dolu bir alınla ayrıldığı Hollywood kokteyl partileriyle ilişkilendirilen” botoksun kırışıklıklara karşı etkisi en bilindik özelliği. “2000’den 2015’e kadar, kırışıklıklar için toksin kullanımı yüzde 759 arttı.”
“Simpson şakalarına, tebrik kartlarına konu olarak kültürel bir fenomen olan botoks hakkında ‘Sex and the City’ karakteri Samantha’nın ‘Evliliğe inanmıyorum fakat botoks her seferinde işe yarar’ demesi” botoksun popüler kültürün bir parçası halini aldığını gösteriyordu.
“Bir Beverly Hills plastik cerrahı, kırışıklıkları için botoks yaptıran kişilerin daha az baş ağrısı bildirdiğini gözlemledi ve bu migren hakkında çalışmaların yolunu açtı.” Sonrasında botoksun kronik migreni önleme amacıyla kullanımı da Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylandı. Botoks şiddetli koltuk altı terlemesi, göz kapağı spazmları ve şiddetli boyun spazmları gibi başka sorunlar için de zamanla FDA onayı aldı.
Depresyondan erken boşalmaya
“FDA ciddi yan etkilere neden olduğuna dair kanıt bulunduğuna dikkat çekerek, botoksa siyah kutu uyarısı (herhangi bir ilaca verilen en güçlü uyarı) iliştirilmesini gerekli kılmıştır. Botoksta bu yan etkiler; kas güçsüzlüğü, çift görme ve sarkmış göz kapaklarına neden olan, enjeksiyon bölgesinden vücudun diğer bölgelerine yayılan etkileri içerir.” Ama FDA’nın bu uyarısı bile botoksa olan talebi azaltmadı.
Günümüzde botoks uzmanlarca depresyondan Parkinson hastalığı semptomlarına, erken boşalmadan ağrılı cinsel ilişkiye kadar pek çok sorun için önerilen bir tedavi halini aldı. Time’daki haberde botoksun enjekte edildiği bölgeden sinir sistemine ve beyne erişebileceğine yani hedef dışı etkileri olabileceğine yönelik araştırmalara da yer verilmiş.
Harvard araştırmacısı Min Dong botoksu “Büyüleyici” olarak tanımlayıp “Bunlar bilinen en zehirli maddeler ve aynı zamanda şu anda tıpta kullanılan en faydalı toksinler” diye anlatıyor. Haberi okurken eczacılık fakültesinde öğrendiğim Paracelsus’un “İlaç zehirdir. Zehirle ilacı ayıran dozdur” sözü gözümün önüne geldi. Siz siz olun botoksun avantajlarından yararlanırken dozuna, uygulanış şekline ve güncel araştırmalara önem veren hekimlere kendinizi emanet edin.