Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Her yılbaşı öncesi yaşanan klasik “muhabbeti” bu yıl da yaşıyoruz.

“Müslüman yılbaşı kutlamaz! Müslüman sabahlara kadar alkol içmez. Hıristiyanları kendine örnek almaz.”

İyi de kimse kimseyi içki içmeye ya da Hıristiyan olmaya zorlamıyor ki...

İkincisi... Yılbaşı dini bayram değil, takvimdeki yeniliğin kutlanmasıdır.

Üçüncüsü, yeryüzünde yaşayan insanların yaklaşık dörtte biri Hıristiyan olarak kabul edilir. Bu durumda her dört kişiden biri hiç bir konuda örnek alınamayacak kadar kötü insan mıdır? Eğer durum böyleyse insanlık çoktan ölmüş, en azından bugünkü düzeyinden çok geri olmalıydı.

Haberin Devamı

Bugün genel manzaraya baktığımızda bilimde, teknolojide, sanatta, kültürde, refahta, sosyal adalette Hıristiyan dünyasının Müslüman dünyanın çok ilerisinde olduğu açıkça görülür. Müslümanların kullandığı telefon, bilgisayar, uçak gibi teknolojik ürünlerin neredeyse tamamı Hıristiyanların buluşudur. Hastanelerdeki MR, röntgen gibi cihazlar ve en hayati ilaçlar da öyledir. Müslümanlar, “Hıristiyanların yılbaşısı” gibi buluşlarını ve teknolojisini de reddetmeye kalksaydı halleri nice olurdu?

Kafamızı yılbaşına değil, Müslüman dünyasının bugün neden Hıristiyan dünyasının gerisinde kaldığına ve bu ülke halklarının ölümleri göze alarak Hıristiyan ülkelere kapağı atmaya çalıştıklarına yorsak galiba daha iyi olacak...

2020

Hoş geldin yeni yıl.

Seni pek büyük umutlarla karşılayamıyoruz amma... Yine de umut umuttur. Bakarsın talihimiz biraz olsun değişir. Toplum hayatımızda adalet, eşitlik, insanlık, mutluluk, akıl, duygu, sevgi, saygı kavramları biraz daha fazla hissedilir. Umut umuttur... Rahmetli Hasan Pulur’un umut üzerine severek anlattığı bir öykü vardı.

Sinop kalesinde bir idam mahkûmu varmış. Sabahtan akşama kadar “Bu da gelir, bu da geçer” diye etrafta dolaşır, başka söz etmezmiş. Hikâye bu ya... Sonunda kale komutanı:

- Yahu bu adam en umutsuz zamanda bu kadar umutlu olduğuna göre yaşamayı hak ediyor demektir. Salıverin gitsin, demiş.

Ne diyelim... Bu da gelir bu da geçer. Biz de geldik gidiyoruz ki...

Haberin Devamı

ÜSLERİMİZ...

Libya’ya asker gönderme hazırlıkları sürerken...

Şu anda yurt dışında zaten 7 askeri üssümüzün bulunduğunu biliyor muydunuz?

Birkaç gün önce vahşi bir patlamaya sahne olan Somali’de 4 km karelik alanda 50 milyon dolar sarfıyla kurduğumuz üste 300 askerimiz bulunuyor. Sudan’da Sevakin adasında üssümüz var.

Suriye’de çeşitli noktalarda 5 bin askerimiz görev yapıyor.

Irak’ta 10 farklı bölgede 2.500 asker.

Katar’daki üssümüzde 300 asker bulunduruyoruz.

Azerbaycan’da 70 askerlik bir üssümüz var. KKTC’de 30.000 asker her an savaşa hazır bekliyor.

MALTA

Gazetelerde haber: 78 Türk daha Malta vatandaşlığı aldı...

Kolay değil Malta vatandaşlığı. Bizimki gibi 250 bin dolara pasaport cebe indirilmiyor. Bayağı fedakârlıkta bulunmak gerekiyor. Örneğin, Malta Ulusal Kalkınma ve Sosyal Fonu’na geri almamak koşuluyla 650 bin euro (4.5 milyon TL) tutarında katkı yapılması şartı var. Diğer şartları saymaya gerek yok. Bu tür haberleri okurken Fransız atasözü aklımıza geliyor:

“Sauve qui peut”

Türkçesi: Kendini kurtarabilen kurtarsın!

Haberin Devamı

MESUT

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Twitter hesabı, sanatçı Cem Yılmaz’ı geride bırakarak Türkiye’nin en çok takip edilen hesabı oldu.

Erdoğan’ın 14 milyon 427 bin takipçisi bulunuyor. Fakat, en çok takipçisi olan Türk kimdir, diye sorarsanız...

Ne Cem Yılmaz ne Tayyip Erdoğan.

Futbolcu Mesut Özil açık ara ileride...

Türk asıllı Alman futbolcu Mesut’un 24 milyon 600 bin takipçisi var. Bunun bir sebebi kuşkusuz Mesut’un dünya çapında, özellikle çocuklar için sosyal sorumluluk projeleri yürütüyor olması.

GS

Yerli otomobilin prototipinin İtalya’da yapılması, parçalarının yarısının ithal olmasına yönelik tartışmalar arasında konu Sanayici Alper Kanca’ya soruluyor. Cevabı:

“Böyle gereksiz milliyetçi hezeyanlara gerek yok. Bu araçta her şeyin yüzde 100 Türk olmasına gerek yok. Galatasaray’da yabancı futbolcu oynamıyor mu? Yerli otomobili de böyle düşünmeliyiz.”