Fethi Naci, Cumhuriyet Kitap Eki'nde Aslı Erdoğan'ın "Kırmızı Pelerinli Kent" adlı kitabını irdeliyor.... Radikal Gazetesinde köşe yazıları da yazan Aslı Erdoğan 31 yaşında... Sıradışı, acılı, serüvenli, fırtınalı yollardan geçip yaşadığı süreye bir o kadar daha yaşam eklemiş. Fethi Naci Adam Yayınları'ndan çıkan kitabı yer yer eleştirirken:
- Çok severek okuduğum, şiir tadı aldığım cümleleri var Aslı Erdoğan'ın, diyor ve o cümlelerden örnekler veriyor. Okuyalım:
...Romanını muska gibi hep yanında taşır, iç dünyasına kapanmak istediği her an, nerede olduğuna aldırmadan yazardı.
...horlayarak uyuyordu. Üzerine üstünkörü bir deri kılıf geçirilmiş kafatasına benzer, etsiz yüzü...
...Yaşamın karşısında kepenklerini çoktan indirmişti Portekizli...
...Oliveira'nın gözleri kendi içinde batan bir güneş gibi parıldadı ansızın...
...Külrengi, berbat bir yalnızlık çöktü üzerine.
...Çoktan unutulmuş bir ilk gençlik aşkının, on yıl sonra bile hafifçe can yakan acısı... Ama sanki o acının ortasında bile bir mutluluk vardı. Bir zamanlar, yeryüzünde bir kişi tarafından sevilmiş olmanın mutluluğu...
...Üzerine bütün düşlerin çizilebildiği boş bir tuval olan Güney Amerika...
...Ismarlama gülümsemelerle dolu, kötü ışıkta çekilmiş fotoğraflar...
...Afyon çekmişcesine durgundu kadının yüzü, ama çakıl taşındaki dalga izleri gibi yol yol çizgiler, hayatla fazlasıyla kapışmış, fazlasıyla hırpalanmış olduğunu ele veriyordu...
Bunlar yaşamın acı suyu ile beslenmiş cümleler, diyor Fethi Naci noktayı koyarken. Şiir de başka türlü yazılmaz zaten. Acıları ıskalanırsa geriye ne kalır hayattan? Aslı Erdoğan'ın yaşamını, daha da çok kitaplarla, ortak duygulara taşıması dileğiyle...
*Kendini yönetenleri tartışmayan ve sorgulamayan bir halkın kendini idare ettiği söylenemez.
W.Wilson
Kahramanlara selam
Akşam gazetesinin haberi:
"GAP uçağı İran hava sahasından geçerken Hava Kuvvetlerinden acilen geçilen mesajda uçağın füze tehdidi altında olduğu bildirildi. Pilot bunun üzerine 2 bin feet alçaldı ve rotayı Erzurum'a çevirdi. Demirel uçağın Erzurum'a inmesini önledi."
Bir başka haber şöyle:
Diyarbakır'a gidecek olan Bülent Ecevit'e suikast endişesiyle bu seyahati iptal etmesi önerildi. Ecevit:
- Yurdumun her köşesine her koşulda giderim, dedi...
Gazetelerde iki haberi okuyan sade vatandaşın duygusu:
- Kahramanlar tarafından yönetilmek ne güzel...
*Cihan Demirci’den LAFORİZMA
Durgunluk enflasyonu düşürmüş...
Eee, Canavarın yiyeceği birşey de kalmadı ki!..
Yeni vergiler...
- Maliye'nin yazar ve çizerlere getirdiği defter tutma ve beyanda bulunma zorunluluğu bu yazar çizer takımını yola getirmemiş olsa gerek ki, yazarlar kendi bildiklerini okumaya devam ediyorlar. Anlaşılan yazar ve çizerleri baskı altında tutmak için önlemleri biraz daha sertleştirmek gerekiyor. İşte defter tutma zorunluluğuna ek olarak uygulanması düşünülen vergiler:
a) Her yazar, yazacağı yazıda yer alan sesli ve sessiz harfleri bir gün önceden vergi dairesine bildirir. Aynı hafler aynı cümlede iki defa kullanılamaz. Yazarlar yazılarında kullanacakları nokta ve virgül gibi işaretleri de ayrı bir nüsha halinde bildireceklerdir.
b) Yazarların düşünceleri de vergi kapsamında olduğundan, yazarlar kafalarında şekillenen taslakları da aynı gün içinde mesai bitimine kadar vergi dairelerine bildireceklerdir. Bu kapsamda çöpe atılan yazılardan da Çöp Vergisi alınacaktır.
c) Yazarlarımızın zaman zaman yazılarında Amerika başta olmak üzere değişik ülkelere kaçmış, oralarda yaşamakta olan vurguncu, soyguncu vatandaşlarımıza gönderme yaptıkları kamuoyunun malumudur. Yazarlar bu göndermelerinden dolayı da "Gönderme Vergisi" ödeyeceklerdir.
d) Yazarlarımızın çoğunun yazdıkları bazı gerçeklerden dolayı çok sayıda tehdit aldıkları bilinmektedir. Yazarlar aldıkları bu tehditleri de beyan edecekler ve Tehdit Vergisi ödeyeceklerdir.
e) Bazı yazarların yazarlıklarının yanında gazetecilik yaptıkları da bilinmektedir. Bu gazeteci yazarlar bazen değişik ülkelerden haber bildirmektedirler. Ancak bunu vergi dairelerine bildirmemektedirler. Yeni uygulama bu yazarlara da Bildirme Vergisi tahakkuk ettirilecektir.
Buyurulur.. pardon duyurulur...
*Günün sözü
"Düşünüyorum o halde deftere tabiyim"
Mevlana'dan rubai
"Cansın. Bıkmam bu sevgiden, hiç, hiç, hiç.
Bulmam bir başka dost ben, hiç, hiç, hiç.
Güllerle dolup taşar ya vuslat bahçen.
Olmaz olsun diken miken, hiç, hiç, hiç."
*Nevşehir'de cezaevine silah sokan cezaevi müdürü yakalandı.
Silah alacak hükümlülerin müdüriyete müracaatları rica olunur.
*Borsa kazandırıyor, döviz kazandırıyor, tahvil kazandırıyor, faiz kazandırıyor.
Abi şu memlekette bir tek çalışmak kazandırmıyor insana be...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr
