Üsler, limanlar, havaalanları görücüye çıktı. Amerikalı tosunlar limanlardan liman, alanlardan alan beğeniyor. Yakında silahlarını, cephanelerini, uçaklarını, gemilerini getirip üslerimize, limanlarımıza, alanlarımıza yerleşecekler. İstanbul’un Kadıköy yakasındaki Kurtköy Havaalanı bile askeri üs oluyor. Dolayısıyla İstanbul bile saldırı hedefi...
***
Bizim Irak’la aramızda kavga yok. Ama Kuzey Irak’ta Kürt Devleti oluşumundan dolayı ABD ile aramızda her an gerginlik artabilir. ABD’nin Ortadoğu politikası yarın sınırlarımızı zorlayablir.
Düşünebiliyor musunuz?
Diyarbakır’da binlerce asker konuşlanmış. Üslerde yüzlerce Amerikan uçağı her an kalkışa hazır. Limanlarda topları kentlerimize çevrilmiş Amerikan zırhlıları.
Ve Türk ordusu bu ahval ve şerait içinde ABD’nin itiraz ettiği bir konuda kendi çıkarını korumak üzere harekete geçebilecek. Mümkün mü? Olacak iş mi?
Manzarayı artık görelim; Irak’tan önce Türkiye işgale uğruyor...
İnternet kanalı Times Online "Türkiye’nin ikna edilmesiyle savaşın birinci bölümü sonuçlanmış olacak" diye yazıyor. Doğruyu söylüyor.
Görünen o ki, bu yıl Kurban Bayramı’nı George Bush ve Blair de idrak edecek...
Haldun Ertem
Gazetelerde iki günde bir "Sahte Şeyh" haberi. Okurumuz Mutlu Kılınç soruyor:
"Bu şeyhlerin sahicisi var mı? Şeyhin sahtesiyle sahicisi nasıl ayırt ediliyor?"
Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, ağabeyi Abdullah Şener’in Erdemir Yönetim Kurulu’na hakkıyla atandığını iddia ediyor...
Zülfikar Doğan sütununda anımsatıyor:
"...Erdemir halka açık, hisseleri İMKB’de işlem görüyor, özelleştirme kapsamında ve yarın - öbür gün kamu hisselerinin satışı aşamasında "içeriden bilgi ticareti" iddiası gündeme gelirse, hiç şaşmayalım..."
Bir siyasetçi kardeşine yönetim kurulu koltuğu sağlamak uğruna daha ilk adımda böylesine falso verir mi?
TÜSİAD ve TOBB üyeleri "programın geleceği" hakkında kaygılanıyormuş...
Dr. Atilla Öner:
- Keşke bir de işçi güvencesi konusunda kaygı duysalar, diyor...
İyi olurdu... Banka hortumlamaları, kayıt dışı ekonomi, kara para falan gibi konularda kaygı duysalardı... Daha da iyi olurdu...
Beyinlerinde dönüp duran "Rabbena hep bana" ilkesinin doğruluğundan kaygı duysalardı... Çok daha iyi olur... Memleket kurtulurdu...
TÜSİAD’ın savaş yanlısı bir tutum takınması bütün işadamlarının aynı aymazlığı paylaştığı anlamına gelmiyor... Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün kendi görüşlerini aktarıyor:
"... Bu bizim savaşımız değildir. Türkiye, ABD’nin tetikçisi olmamalıdır. Irak, Türkiye’ye ne yaptı? Bir vatandaşımızı mı öldürdü? Türkiye’nin topraklarına mı saldırdı? Bize roket mi attı, füze mi attı? Gemilerimizi mi bombaladı?
Türkiye, bu operasyonda ABD’nin yanında yer alırsa yine kaybedecektir ve bu ABD’nin umurunda bile değildir.
Irak’a bir operasyonun vereceği tedirginlik nedeniyle iç borçlanma faizlerinde yaşanacak 5 puanlık bir artış 2003 yılında Türkiye’ye 1.3 milyar dolar, 10 puanlık bir artış 2.6 milyar dolar yük getirir. Petrolün varil fiyatlarında yaşanacak 5 dolarlık bir artış Türkiye’ye 1 milyar dolarlık ek yük getirir.
Bunlara ek olarak, Türkiye’nin ihracatta 6 milyar dolar, ham petrol ithalatında 2.5 milyar dolar, turizmde 6 milyar dolar, üretimde azalma nedeniyle 2.7 milyar dolar, askeri harcamalardaki artış nedeniyle 1 milyar dolar, petrol boru hattında 400 milyon dolar, müteahhitlik hizmetlerinde 400 milyon dolar, taşımacılıkta 800 milyon dolar, sınır ticaretinde 600 milyon dolar kayıpla karşı karşıya kalacağını tahmin ediyoruz. Mülteciler için harcanacak tutar ise 250 milyon dolara yakın bir bedel tutacaktır.
Dolayısıyla operasyonun Türkiye’ye maliyeti ilk yıl için 20 milyar doları aşar. Gelecek yıllarda da savaşın etkileri sürecektir.
Muhabir: Nefise, Somali ‘nin başkenti neresidir?
Nefise Karatay : Bu konuda yorum yapmak istemiyorum.