Çok değil, daha 10 gün önce... Hakkâri ve Şırnak’ın ilçeye dönüştürülmesini öngören maddeler üç muhalefet partisinin itirazının iktidar tarafından kabulü üzerine son dakikada Torba Yasa’dan çıkarılmış... İktidarın bu tavrı siyasi uzlaşma adına takdirle karşılanmıştı. Ancak çıkan haberlere bakılırsa iktidar bu düzenlemeyi şimdi Meclis’i, dolayısıyla muhalefeti devre dışı bırakıp KHK ile hayata geçirmeyi planlıyor.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’e böyle bir plana ne dediğini sorduk.
- İki ihtimal söz konusu; ya Saray bastırdı, Başbakan direnemedi ya da Saray ve Başbakan daha baştan birlikte böyle bir tezgâhın içindeydiler. Hangi ihtimal söz konusu olursa olsun, bunun tek bir izahı var; Ahmet Kaya’nın şarkısında dediği gibi; nereden baksan tutarsızlık nereden baksan ahlâksızlık.
- Siz bu konuda iktidar temsilcileriyle konuşup söz almamış mıydınız?
- Biz üç muhalefet partisi AKP’li başkanvekilleriyle konuşup söz almıştık. Zaten o sözü verdikleri için geriye kalan maddeleri kısa sürede oy birliğiyle kabul edip Meclis’ten geçirmiştik.
***
AKP bu oyunu daha önce de oynamıştı. Bir yasa görüşülürken muhalefetin engellediği maddeler çıkarılıyor, o zaman yasa çabuk ve kolay şekilde geçiriliyor, çıkarılan maddeler daha sonra ayrı bir yasa şeklinde Meclis’e geliyor. Veya şimdi olduğu gibi KHK ile yürürlüğe sokuluyor. Umarız bu yoldan da geri dönülür.
Tiyatronun vatanı
Devlet Tiyatroları’nda bu yıl yabancı yazarların eserleri sahnelenmeyecek.
Tiyatronun anavatanı Anadolu’dur. Yüzlerce antik tiyatro hala ayakta.
Böyle bir ülkede yabancı eserleri yasaklamak tiyatrodan ve sanatın evrenselliğinden haberi olmamak demektir.
Tiyatro ve operanın Osmanlı tarihinde de yeri vardır.
Örneğin... Osmanlı Sultanı Abdülaziz, 23 Eylül 1872’de Nürnberg’de konakladığı sırada, Bayreuth’da inşa edilen Richard Wagner Operası’na katkı olması için tanesine 300 Thaler (altın para) ödeyerek 329, 330 ve 331 numaralı koltukları satın almış. Olayı bir süre önce Nürnberg Başkonsolosu M. Selim Kartal ortaya çıkarmıştı.
Bayreuth Belediye Başkanı Michael Hohl, talebimiz üzerine arşivde araştırma yaptırmış, Sultan Abdülaziz’in opera seyretmek için ayırttığı koltukların belgesini törenle diplomatımıza vermişti. Abdülaziz ayrıca Dolmabahçe’de caminin karşısında bir tiyatro binası da yaptırmıştı.
***
Yıldız Sarayı’nda da küçük bir tiyatro salonu vardır. O yıllarda İstanbul’a gelen ünlü opera ve tiyatro kumpanyaları Yıldız’a gelerek bu salonda Abdülhamit ve devlet ricaline oyunlarını sahnelerdi. Bu salon yakın yıllarda onarıldı. Pırıl pırıl yapıldı. Ancak bir kez olsun bu sahnede bir gösteri sergilenmedi.
En azından yabancı devlet yetkililerine burada tiyatro veya opera izlettirilir, bir şıklık yaratılırdı. Ancak böyle şeyler pek akla gelmiyor. Rant ile sanat yanyana gelemiyor.
DAVET
Bu da yeni âdet... CHP ve Barolar Birliği adli yıl açılışının Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılmasının sakıncalarını açıklayarak törene katılmayacaklarını bildiriyorlar.
Adalet Bakanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı sırayla açıklamalar yaparak tören davetini tekrarlıyor. Satır arasında şunu ima ediyorlar:
- Milli birlik ve beraberliğe aykırı hareket ediyorsunuz...
Neden bu ısrar? Bu cesaret?
Çünkü Saray, muhalefet ve meslek kuruluşları üzerinde bir emir komuta zinciri oluşturmak istiyor. Muhalefet ‘birlik beraberlik’ diye uyumlu davrandıkça bunu kural haline dönüştürmeye çalışıyor. Muhalefet nerede durması gerektiğini umarız artık anlamıştır.
Bir günlük Zafer Bayramı’nı şehitleri bahane ederek kutlamayanlara nedense 4 günlük Kurban Bayramı yetmiyor, tatili 9 güne çıkarıyorlar...
Akif Kökçe
KİRA
AKP İzmir İl Başkanlığı, 15 Temmuz darbesinden üç hafta sonra alelacele İzmir İl binasından başka binaya taşındı. Sebebi... İl başkanlığının işgal ettiği daire Orkide Yağları’nın sahibi Ahmet Küçükbay’a ait olup Küçükbay’ın da FETÖ’den gözaltına alınmasıydı.
AKP İl örgütü oturduğu yerin kirasını ödüyor muydu? Eğer ödüyor olsa neden çıksındı.?
Bugün FETÖ’den soruşturmaya uğrayanlara miladın 17 /25 Aralık 2013 olduğu söyleniyor. O tarihten sonra FETÖ ile ilişkili olanlar gözaltına alınıyor, tutuklanıyor...
AKP İl Başkanlığı ise düne kadar Küçükbay’ın binasındaydı. Kirayı ödüyorlarsa mesele yok. Bunu ispat etmenin tek yolu da kira kontratını basına açıklamak. Bize gönderirlerse biz de yazarız.
- Küba Meclis Başkanı Esteban Hernandez:
“Atatürk gibi büyük bir devrimciyi anlayamamış birinin, Che’yi anlaması beklenemez” demiş.
TBMM Başkanı bu tür sözlere muhatap olmamalıydı.