İslam dünyasının son yüzyılda bilim ve teknoloji alanında dişe dokunur (hatta dokunmaz) bir keşfi yok ama maşallah din alanında her gün yeni bir keşfe! imza atıyor. Bir hoca kalkıyor, cehennem ateşinden koruyan kefen üretiyor, diğeri eve hırsız girmesini önleyen dua keşfediyor.
Kuran’dan hareketle! son keşiflerden biri, bir kadının yanında mahremi olmadan 90 kilometreden fazla araba kullanamayacağı... Tam bu “keşif!” tartışılırken bir başka hoca saç ektirmenin günah olduğunu söylemesin mi? Dediğine göre, Hz. Muhammed döneminde saçı dökülen bir kadın için kendisine başvurulmuş. Hz. Muhammed, asla olmaz demiş. Demek ki biz yanlış biliyormuşuz, demek ki saç ektirme teknolojisi yeni değil, 1300 yıllıkmış! Kafasına bir sarık sarıp iki karış sakal uzatan kişi hoca, âlim, şeyh gibi sıfatlar takınıp ekrana fırlıyor, kafasına estiği gibi fetvalar veriyor. İşin acıklı yanı birçok kişi de bu saçmalara inanıyor, dinin gereği gibi günlük hayatta uygulamaya kalkışıyor.
İlginçtir Diyanet İşleri Başkanlığı bu hoca kılıklı kişilere ilişkin hemen hiç yorumda bulunmuyor. Bu muhteremler ekranda sadece elleri öpülürken gösteriliyor, saygı görüyor, halkı yanıltmaları adeta dolaylı olarak destekleniyor. Sonra da gençler neden din dışı inançlara kayıyor diye acıklı sorular soruluyor...
Hâkim olmak zor!
Ünlü oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ, sahte fatura iddiasıyla yargılanırken internete çarpıcı bir fotoğraf düştü. Fotoğrafta Tatlıtuğ mahkemede kürsü önünde bir hanım yargıçla yan yana görünüyordu. Duruşma yargıcının sanıkla fotoğraf çektirmesi elbet olay oldu. Ancak açıklama yapan Tatlıtuğ, resimdeki hâkimin kendisini yargılayan hâkim olmadığını açıkladı. Komşu salondaki hanım yargıç gelerek anı resmi çektirmişti. Twitter’da şu mesaj gözümüze ilişti:
“Demek hâkim hanım onu görünce kendine hâkim olamadı.”
Bir başka esprili mesaj şöyleydi:
“Hâkim olmak önemli değil, kendine hâkim olmak önemli.”
HSK konuyu etik açıdan inceleyecekmiş. Avukat Efsun Ünal’a bu konuda ne diyeceğini sorduk. Heyette yer almayan bir hanım yargıcın Tatlıtuğ ile resim çektirmesini olağan buldu ve ekledi:
“Yargının çok daha önemli etik ve tarafsızlık sorunları var.”
KALDIR
Kadıköy’de geçen dönemlerde yollar ve kaldırımlar yeniden düzenlendi. Masa ve sandalyeleri kaldırımlara taşan iş yerleri için sınır çizgileri çekildi. Lokanta, meyhane, birahane ve kafelerin bu çizgileri aşmaması gerekiyordu. Ne var ki 31 Mart seçimlerinden sonra yukarıda saydığımız iş yerleri çizgileri aşmaya, yayalara ayırılan kısımlara doğru genişlemeye başladı.
Kadıköy Belediyesi kendi çizdiği sınırları koruyamadı.
Kadıköy-Moda ekseninde yürüyecek kaldırım kalmadı...
Şişli’den aynı yönde şikâyetler geliyor.
Pazar günü Kadıköy Bağdat Caddesi’nde, “Arabadan in, pedal çevir” yürüyüşüne katılan Ekrem İmamoğlu güzel konuşmuş:
“Bir şehir ne kadar çok yürünebiliyor, bisikletle dolaşılabiliyorsa o kadar kaliteli yaşam sağlık var demektir.”
Sözler güzel ama sorunu çözmüyor...
“Her başarılı insanın arkasında birçok başarısız yıl vardır.” Bob Brown
BASKET
Basketbol Süper Ligi’nden çekilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü faaliyetlerini altyapı düzeyinde sürdürecekmiş. Tam isabet. Belediyeler spor yatırımlarını mutlaka altyapıya yöneltmelidir.
Geçelerde Bursa’da TOFAŞ Kulübü Bursa Belediyesi’yle birlikte 50 pota kampanyası başlattı. Kampanya süresince 50 basketbol sahası yapılacak. İBB böyle bir organizasyona girişebilir. Büyük kulüpleri bu yönde harekete geçirebilir.
Amatör spor deyince... İBB’nin bir satranç kulübü neden olmasın? Satranç turnuvaları düzenleyebilir. Okullarda satrancın gelişmesine destek olabilirler. Çok iş var yapacak...