Genelgelere yansıyan kararların ne kadar gerçekçi olduğuna bir örnek daha verelim.
Semt pazarlarını yasaklayıp, marketleri pazar günleri kapatıp, lokantaları da sınırlayınca ülke genelinde sebze meyve tüketimi düştü. Şehirlerdeki toptancı hallerine giriş çıkışlar da kısıtlanınca Akdeniz ve Ege bölgelerinde tarımsal ürün elde kaldı. Domatesler, biberler, patlıcanlar kasalarla çöpe dökülüyor. Çiftçi yangınlarda.
Derken, çözüm için yeni bir genelge çıkarıldı: 8 ve 15 Mayıs cumartesi günleri semt pazarlarının açılacağı ilan edildi.
Kararı alanlar belli ki bir pazarcıyla olsun konuşup fikir almamış.
Neden derseniz... Birincisi, cumartesi günleri pazar kurulacak ama oraya gidecek insanların arabalarını kullanmaları ve semt dışından alışveriş yasak. Böyle olunca pazara sadece o semtte oturanlar gidebilir.
Arabayla gidişe izin verirlerse, bu defa sakıncalı bir kalabalık oluşur.
Daha önemlisi... İstanbul’da 39 ilçede haftanın 7 günü 640 pazar kurulur. 600 bin kişi bu işten ekmek yer. Pazarcı esnafı haftanın her günü başka bir semtte tezgâh açar. Adam bir pazarda bitiremediği malı ertesi gün başka bir pazarda satar. Sadece cumartesi günü açılacak pazar esnafın karnını doyurmaz. Satamadığı mallar çöpe gider. Ya da aşırı pahalı satmaya kalkar, alıcı bulamaz.
Bir hatanın başka bir hatayla telafisi mümkün değil ne yazık ki...
BIDEN’A MEKTUP
Amerikan uyruklu Ermeni Gürgen Yanıkyan tarafından 1973 yılında Kaliforniya’da Başkonsolos Mehmet Baydar ile birlikte tuzağa düşürülerek öldürülen diplomat Bahadır Demir’in eşi Sina Baydur, ABD Başkanı Joe Biden’a bir açık mektup yazdı.
Kendisi de emekli büyükelçi olan Sina Baydur (Demir), Biden’a hitaben:
“Lütfen yargıda Türk ve Ermeni olmak üzere her iki topluma da adaletli davranın. Bu, dostça yakınlaşmanın temelidir. Bahadır, Yanıkyan’ın kurşunlarıyla susturulmamış olsaydı savunacağı bir şey varsa, o hakikat arayışı olurdu” dedi.
Bu ülke adına yüz ağartıcı mesaj, ne T.C. Washington Büyükelçiliği’nin ne de cinayetin işlendiği yerdeki Los Angeles Başkonsolosluğu’nun internet sayfasında yer buldu.
Mektupta şu görüşler de kaydedildi:
“Soykırım suçunun işlendiğini ilan ederek, tarihin karmaşıklığını ve aynı çatışmalarda kaybedilen Osmanlı Müslümanlarının hayatını tamamen görmezden gelerek, hoşnut ettiğinizi düşündüğünüzden çok daha fazla insanın kalbini kırdınız.”
“...Ofisinizin hakikate dayalı bir uzlaşmayı savunması için asla çok geç değildir. Lütfen Amerika Birleşik Devletleri ve Erivan’daki Ermeni Devrimci Federasyonu Arşivlerine halkın tam erişimini teşvik edin. Lütfen yargıda Türk ve Ermeni olmak üzere her iki topluma da adaletli davranın.”
DENİZLİ
Altay kulübüne 14 yaşında gelen ve tam 17 yıl bu kulüpte futbol oynayan Mustafa Denizli, şimdi de takımın teknik direktörü oldu. Futbol sahalarında adı Büyük Mustafa idi. Eşsiz bir sol ayağı vardı. O sol ayağıyla attığı goller ve centilmenliği hâlâ akıllardadır. Sonraki yıllarda Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş takımlarında antrenör olarak görev yaptı. Her biriyle şampiyonluk yaşadı. Türkiye’ye zaferler yaşattı. 70’li yaşlara da yine futbol sahalarında giren Büyük Mustafa alacağı maaş sorulunca:
- Bilmiyorum, dedi, kulüp takdir etsin, tamamını her ay Mehmetçik Vakfı’na yatırsınlar.
Sanatçı dostumuz Güvenç Dağüstün, Altay stadyumuna “Mustafa Denizli” adının verilmesini öneriyor. Hem Altay kulübüne hem İzmir’e yakışır. Futbola gönül vermiş herkesi böyle bir karar mutlu eder. Büyük Mustafa bunu hak etmiştir.
EFELER
Efes basketbol takımı, öyle laf olarak değil, gerçekten destan yazdı ama futboldan başka sporla ilgilenmeyen kamuoyu bunun da sanırız pek farkına varmadı.
Euroleague’de Avrupa’nın en güçlü takımlarını geride bırakarak ilk 4’e giren Efes bu ayın sonunda Köln’de dörtlü finalde boy gösterecek. Real Madrid, Bayern Münih, Olympiakos gibi dev bütçeli takımların saf dışı kaldığı şampiyonada bu noktaya gelmek çok uzun ve çetin bir koşu gerektirdi. Efes, fedakâr kadrosu ve Avrupa’nın en iyilerinden biri olan koçu Ergin Ataman’ın başarısıyla final şansını yakalayarak Türkiye’nin adını Avrupa’nın zirvesine yazdırdı. Kutluyoruz tüm takımı ve yöneticilerini.
BETON
Maltepe Belediyesi’ne Bağlı Küçükyalı Çınar Mahallesi’ndeki toprak zeminli Atatürk Parkı yenilenirken tabana beton atılmıştı. Toprağın betonla örtülmesini eleştirmiştik. Maltepe Belediyesi’nden aşağıdaki mesaj geldi:
“Merhaba, vatandaşlarımızın talebi doğrultusunda muhtarımız ve halkımızla görüşerek Atatürk Parkı’nda revizyona gittik. Yeşil alanı 906 metrekareden 1080 metrekareye çıkartıyor, fazla görülen beton alanı kırarak, parktaki ağaçları yeşil alana dâhil ediyoruz.”
Betonların sökülüyor olması iyi haber.