Davetin sahibi Strateji Dergisi Yayın Kurulu Başkanı Orgeneral Çevik Bir ve CNR Fuarcılık Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem... Davetin konuşmacısı NATO Avrupa Kuvvetleri Komutanı Joseph W. Ralston... Konuklar; üst düzey komutanlar, büyükelçiler, işadamları ve gazetecilerden oluşan yaklaşık 200 kişilik seçkin bir topluluk... Davetin yeri Gökkafes’teki Ritz Carlton oteli... Orgeneral W. Ralston duru bir konuşmadan sonra sorulan soruları yanıtlıyor. AB - NATO ilişkilerinin iyi gitmediğini söz arasında söylüyor. Irak’la ilgili soruları yanıtlamıyor. Bir yazar arkadaşımız önce soru sormaya niyetleniyor. Sonra vazgeçiyor. Sormak istediği soru şu:
- Yarım yüzyıl boyunca NATO üyesi olarak Batı’nın yanında yer aldık. Milli gelirimizin büyük bir bölümünü savunma harcamalarına ayırdık. 40 yıldır AB üyesiyiz... Ancak bugün eski demirperde ülkeleri bile AB’ye ve NATO’ya alınırken Türkiye AB dışında bırakılıyor. Eğer yıllar önce Batı ittifakı yerine sosyalist blokta yer alsaymışız bugün Romanya veya Bulgaristan gibi AB üyeliğine adım atmış olacaktık... Acaba yanlış cephede yer aldığımız söylenebilir mi?
Soru sorulmuyor... Yanıtı öğrenilemiyor... Ancak General W. Ralston konuşurken tavanda başlayan gürültü patırtının sebebi öğreniliyor.. Meğer üst katta İspanyol Balesi’nin gösterisi varmış...
Büyük adım atmaya korkmayın, uçurumu küçük sıçramalarla geçemezsiniz.
Komünist Partisi üyeleri bütün yurtta serbestçe dağıttıkları seçim bildirgesini Tarsus’ta da dağıtıyorlar. Fakat Tarsus İlçe Seçim Kurulu duruma müdahale ediyor... Sebebi sorulduğunda Tarsus İlçe Seçim Kurulu Başkanı Ruhsar Yazar imzasıyla şu karar tebliğ ediliyor kendilerine:
"Tarsus’ta dağıtmak istediğiniz partinize ait seçim bildirgeniz başkanlığımızca incelenmiş olup sadece partinizin tanıtımına yönelik olmayıp bunun dışında diğer parti ve kişilere yönelik sataşma ve eleştiri içerdiğinden başkanlığımızca dağıtımı uygun görülmemiştir."
Çiftlik sahibinin komşularla hemen hemen aynı sayıda ineği varmış. Fakat onların aldığı sütün iki katını alıyormuş. Komşular kıskançlıktan çatlıyor ama işin sırrını bir türlü çözemiyorlarmış. Bir gün dayanamayıp sormuşlar:
- Nasıl oluyor da bizim ineklerin iki katı süt alıyorsun?
- Basit, demiş adam, sabahları onlara soruyorum... Bugün bana ne vereceksiniz? Süt mü, bonfile mi?
Seçimlere üç hafta kaldı. Liderler çat orada çat burada, il il, ilçe ilçe dolaşıp mitingler yapıyorlar, seçmenden oy istiyorlar. İçlerinde en faal olanları Recep Tayyip Erdoğan’la Cem Uzan. Hemen her gün ve günde ortalama üç yerde konuşuyorlar... Bu ikiliyi 70’lik Recai Kutan - Necmettin Erbakan ikilisi izliyorlar.
Ya diğerleri? Özellikle de gazetelerde, takım elbiseli fotoğraflarından çok eşofmanlı fotoğraflarıyla boy gösteren... Koşucu, yüzücü, atlamacı "Sportmen Dede" Deniz Baykal? O nerede? Yanıtı CHP yöneticisi bir dostumuzdan alıyoruz.
- Bizim Başkan geçtiğimiz hafta sonu Çorlu’daydı, bu hafta sonu da Kayseri, Trabzon, Denizli ve Samsun’da olacak.
- Ya aradaki günler neredeydi?
- Ankara’da, partide!
Tabii zaman zaman da işadamlarının masasında...
***
30 Nisan 1999 tarihinde... CHP geçen seçimde baraja takıldıktan hemen sonra Baykal’a şöyle seslenmişiz:
"Başbakan’ı masaya oturtup seçim kararı aldırabiliyorsunuz. Ama seçim kararı alınmasından seçime kadar geçen 9 ay içinde başka hiçbir şey yapmıyorsunuz. Halka dönük politikalar üretmiyor, mesajlar vermiyorsunuz. Atatürkçü, laik kesimlerin sözcülüğünü layıkıyla yapamıyorsunuz. Partiyi, gençlere, kadınlara, aydınlara açmıyorsunuz. Ne enflasyonla ilginiz var, ne ekmeği 1 lira olsun ucuzlatmak gibi bir derdiniz..."
Baykal cephesinde durum geçen seçin öncesinde de böyleymiş. Bir seçim tembelliği geçen defa da varmış..
Bu defa da var...
Su sesi, para sesi, kadın sesi insan hayatının vazgeçilmez unsurlarıdır.
