Melih AŞIK
TBMM'den umut kesenler Beyoğlu'nu mesken tutmaya başladı.
Bir gün önce sinema sanatçıları Ata'nın huzurundaydılar.
Dün Cumartesi Anneleri her hafta olduğu gibi yine Galatasaray'da sessiz gösterilerini sürdürdü.
Aynı saatlerde Memur - Sen, memur zammındaki tutumundan dolayı CHP binasına siyah çelenk koydu.
İnsan Hakları Derneği üyeleri Diyarbakır Şubesi'nin kapatılmasını protesto için küçük bir gösteri yaptı.
Tutuklu Yakınları Derneği ise ANAP İl Merkezi'nin önünde bir protesto toplantısı düzenledi.
Aynı saatlerde kimi vatandaşlar ekmek kuyrukları önünde, kimileri ekmek parasının derin düşünceleri içindeydi.
Ve yine aynı saatlerde kimi vatandaşlar da Beyoğlu'nda dükkan dükkan gezerek yılbaşı alışverişini sürdürüyordu...
Kimi yeni yıla
"hak" arayarak.. Kimi hediyelik eşya arayarak giriyor...
Ankara'daki muhteremlerin ve hepimizin, bu ülkede çoluk çocuk mutlu bir yılbaşı geçiremeyecek insanların çokluğunu düşünmemiz gerekiyor.
Mutluların mutsuzları unuttuğu bir ülkede birgün herkes mutsuz olur çünkü...
Türkiye'nin yetiştirdiği dünya çapında birkaç beyinden biri olan
Cahit Arf öldü.
"Arf teoremi" yle dünya matematik literatürüne geçmiş olan
Cahit Hoca, iliklerine kadar toplumsal sorumluluk sahibi bir aydındı aynı zamanda. 12 Eylül sonrasında Orta Doğu Teknik Üniversitesindeki odasının kapısı kırılmış, aranmış, eşyası kapının önüne koyulmuştu. Devlet televizyonu TRT dün haberi:
- Cahit Arf ölmedi, hep yaşıyor,
diye verdi.
Varlık Özmenek dostumuz bu sözleri duyunca
Nazım Hikmet'e rapor vermesi için kapısı çalınan 40'lı yılların ünlü hekimi
İlhan Rıfat'ın sözlerini anımsamış. İstenen raporu vermemiş
İlhan Rıfat. Fakat sözlerinin sonunda demiş ki:
-
Nazım'ı asar, sonra da altına oturup ağlarım!..
Cahit Arf dahil yığınla aydına bu gözle baktı Türkiye...
Varlık Özmenek bu bakışa
"Derin dolondırıcılık" adını yakıştırdı.
Yılbaşı hazırlıkları bütün yurtta olanca hızıyla sürüyor. Bu yılki yılbaşı şenliklerinin de partiler arasında tatlı bir rekabete neden olacağı tahmin edilirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Recep Tayyip Erdoğan, dün İstiklal Caddesi'nde Noel Baba kıyafeti ile dolaşarak vatandaşları RP'nin düzenleyeceği eğlencelere katılmaya çağırdı.
Necmettin Erbakan' ın Konya'da,
Şevki Yılmaz' ın Rize'de, diğer RP milletvekillerinin de kendi seçim bölgelerinde Noel Baba kıyafetleriyle evleri dolaşarak çocuklara hediyeler dağıtacağını bildiren
Erdoğan, yılbaşı gecesi aşırı derecede alkol alan sürücüler için de RP İl Merkezleri'nde ücretsiz hizmet verecek şoförler bulundurulacağını açıkladı.
***
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, 1998 yılında bir kez yurtdışı, iki kez de yurtiçi seyahat yapacağını açıkladı.
Demirel, dün Çankaya Köşkü'nde düzenlediği, 1997 yılının genel bir muhasebesini yaptığı yıllık basın toplantısında, 1998'deki tek yurtdışı gezisinin Amerika Birleşik Devletleri'ne olacağını belirterek şunları söyledi:
"
Biliyorsunuz, ABD Başkanı Sayın Clinton, sadece 1997 yılı içinde, ülkemizi tam 6 kez ziyaret etmesine karşın, ben bugüne kadar kendisine bir kez bile iade - i ziyarette bulunamadım. Clinton'un israrlı davetleri bir yana, Amerikan halkından internet'ime gelen ve danışmanlarımın ifadesine göre sayısı 45 milyonu bulan daveti kıramazdım."Demirel, bir gazetecinin, bazı geri kalmış ülkelerin dış seyahat meraklısı Cumhurbaşkanları, kendilerini zorla davet ettirip, dış gezi üstüne dış gezi yaparken, sizin bu taraklarda bezinizin olmaması ne anlama geliyor, şeklindeki sorusuna şu karşılığı verdi:
"
Sualinizin yanıtı zaten sualinizin içinde mevcut; Onlar geri kalmış ülkelerin Cumhurbaşkanları...Benim ve ülkemin onlarla ortak bir noktası var mı ki, benden benzer bir davranış bekliyorsunuz?"Cumhurbaşkanı
Demirel, bir başka gazetecinin, "
Vatandaş, sizin yüzünüzü yılda bir kez, bu basın toplantılarında görebiliyor. Niçin öteki ülkelerin Cumhurbaşkanları gibi hergün bir bahaneyle ekranlarda boy göstermiyor, uzun uzun konuşmuyor, fikir beyan etmiyorsunuz?" sorusuna da, "Bundan önceki arkadaşınızın sorusuna verdiğim yanıt, sizin sorunuz için de geçerlidir" karşılığını verdi.
Yazara EmailM.Asik@milliyet.com.tr