Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Melih AŞIK

Uludağ'da yer ararsınız yok... Kartalkaya'daki otellere sorarsınız; yok... Erzurum Palandöken'i ararsınız: Yok... Varlıklı kesim dağ otellerini haftalar öncesinden kapatıyor. Çoluk çocuk binlercesi kış aylarında ha babam kayıyor...
Ama gördünüz işte... Nagano'daki Kış Olimpiyat Oyunları'na ancak bir tek sporcu gönderebildik... Onun da orada yarışıp yarışmadığını, yarıştıysa sondan kaçıncı olduğunu öğrenmek kısmet olmadı... Jamaika gibi yüzyıllardır kar yüzü görmeyen ülkeler bile Kış Oyunları'na bizden fazla sporcu göndermişti. Bu hüzünlü manzara karşısında iç çekip, "Yoksa bizim millet kayak merkezlerine spor yapmaya değil de hava atmaya mı gidiyor?.." diye düşünmeye başladık... Kış Olimpiyatları'nda hava atma, tavla atma, kumar maratonu, kız tavlama, konyak yuvarlama gibi dallar olsaydı... böyle mi olurdu?.. Ne biçim kafile kurar, madalyaları silip süpürürdük!..
Şaka bir yana... Bakın... Milli atletlerimizin geçen hafta sonu Balkan Şampiyonası'nda tarihin en büyük başarını elde ettiler: 4 altın, 3 gümüş, 5 bronz madalya... Sırıkla yüksek atlamada Ruhan Işım, Balkan rekorunu da kırdı. Basında bir tek gazetemiz, "Radikal" adına yaraşır şekilde bu büyük başarıyı manşete çıkarırken, diğerleri tek sütunluk bir haber ya koydular, ya koymadılar... Lig maçlarından detaylar, ince puan hesapları, fikstür üzerinde "matematik" etüdler ve bir de Toshack'ın İspanyol dilberle Kumkapı kaçamağı!.. derken... sayfalar doldu.. atletizme yine yer kalmadı...
Spora bakışımız "futbol"a endeksli, desek... O da değil... Oradaki ufkumuz da bağnaz kulüpçülüğün, "En büyük" hezeyanlarının bir milim ötesine geçmiyor... İspatı... Son iki maçta Arnavutluk ve İsrail'den yediğimiz 8 gol... 62 milyonun "spor" hayatı da maalesef işte bu:
Üstüste iki sıfır...

Hızlı yiyim devi McDonald, daha büyük ve daha hızlı kazanmak için yeni atılım programını belirledi:
"Daha sıcak gıda, daha hızlı servis..."
Yeni program, kapıdan giren müşterinin kuyruk olsun - olmasın en geç 3.5 dakika içinde siparişine kavuşmasını öngörüyor. Bilgisayar ile günün hangi saatlerinde hangi çeşitlerin daha fazla tüketildiği saptanacak. Ve o çeşitlerden o saatlerde daha fazla üretilecek... Benzer önlemlerle servis hızlandırılacak...
Yeni slogan da hazır:
"Made for you!.."
Yani: "Sizin için hazırlandı!.."
Mütemmim bilgiyi ekonomi sayfalarına bırakalım. Ve bir hızlı düşünürün "Fast Food" tarifiyle olayı noktalayalım:
"Yavaş düşünenlerin vakit kaybını önlemek için icat edilmiş karın doyurma modeli!.."

Sigara tiryakilerinin günahsız vücutlarını daha az zehirlemeleri için önlemler geliştiriliyor. Son zamanlarda nikotinsiz sigaralara rağbet bu yüzden artıyor...
Nikotinsiz sigara daha mı sağlıklı?..
- Tam tersine zararlı, diyor bir hekim dostumuz ve izah ediyor:
- Nikotin elbette zararlıdır. Ancak kanser tehlikesine yol açan nikotin değil, tütünün yanarken çıkardığı kanserojen maddelerdir. Diyelim ki, günde 20 normal sigara içerken nikotini azaltmak için 25 - 30 light sigara içmeye başladınız. İçinize çektiğiniz duman artacağı için, kanserojen etki çoğalacaktır.
Nikotinden kaçayım derken kansere yaklaşıyor tiryaki, açıkça görüldüğü gibi... Özetle:
Günde 10 sigaranın altına inemiyorsanız, sigarayı tamamen bırakmaktan başka çareniz yok...

Başkanlık Divanı toplantısı mı?.. Cuma'dan sonra efendim!.."
"Grup toplantımız Cuma'dan önce yapılacaktır arkadaşlar!.. Bilgilerinize..."
Nedir mi bu?.. "Cuma'dan önce", "Cuma'dan sonra" lafları?..
Efendim bu, geçen pazar "ebediyete" intikal eden Refah Partisi yönetici ve personelinin en sık kullandığı söylemlerden biriydi... Partinin Meclis'te veya Meclis dışında yaptığı bir toplantı eğer cuma gününe rastlıyorsa toplantının saatini soranlara verilen yanıt bu oluyordu... "Cuma'dan önce" denmişse, RP'liler toplantının Cuma namazından önce, "Cuma'dan sonra" denmişse, Cuma namazından sonra yapılacağını anlıyorlardı.
Refah'la ilgili kapatılma davasının açılmasıyla birlikte RP'yi izleyen muhabir arkadaşlarımız, bu söylemde ani bir değişiklik gözlemeye başladılar.
Nasıl mı?..
Geçtiğimiz Cuma günü Meclis'teki RP Grup Başkanvekillerinden birinin sekreteri, telefonda Başkanlık Divanı'nın ne zaman toplanacağını soran bir milletvekiline;
- Cuma'dan sonra!.. yanıtını verince odada bulunan Grup Başkanvekili Lütfü Esengün kendisini hemen uyardı:
- Yok! Yok!.. "Cuma'dan önce", "Cuma'dan sonra" söylemleri yok artık!..
Sekreter şaşkın bir halde nedenini sorunca Esengün yanıtladı:
- Bu tür söylemleri kaldırdık, bilmiyor musun?.. Artık saat söylenecek... Saat 10.00 ise 10.00 diyeceksiniz, 14.00 ise 14.00... Tamam mı kardeşim?..
Eski Refah Partililerde hayli gelişme var, gördüğünüz gibi!..




Yazara EmailM.Asik@milliyet.com.tr