Parlak bir diplomatlık geçmişi... İlkeli, ödünsüz bir siyaset hayatı... 1980 öncesi AP'dendi, 1980 sonrası ANAP'tan milletvekili... Kamran İnan... Liderleri bir görev verirse, en iyisini yapmaya çalışır ve yapar da... Vermezse?.. Boş oturmaz... Ya uzmanlık alanında yazılar - makaleler yazar ya da Meclis'in aklı başında milletvekillerini biraraya toplayıp kurduğu "Diyalog Grubu"nda küçük parti hesaplarından bağımsız, ülke sorunlarının nasıl çözümleneceği konusunda kafa yorar. Bunlarla da yetinmez. Pek çok kişinin küçük (!) gördüğü sorunların üzerine gider, sonuç alıncaya kadar peşini bırakmaz. Mesela...
Gününün büyük bir bölümünü geçirdiği Meclis kütüphanesinde sigara içilmesinin yasaklanması, yüksek sesle konuşmanın önlenmesi, cep telefonlarının kapalı tutulması için tutar Meclis Başkanına yazı yazar... Artık kütüphanede sigara içilemiyor, yüksek sesle geyik muhabbetleri yapılamıyor, cep telefonlarıyla konuşulamıyorsa, onun sayesindedir...
Kulislerdeki telefon kabinlerini dolaşır her fırsatta... Açık unutulmuş bir lamba mı gördü? Önce söndürür, ardından görevlileri uyarır... Tuvaletleri de boş bırakmaz. Tuvaletlere nöbetçi çizelgesi onun inatçı takibi sonunda konmuştur. Eğer bir tuvalet pisse, nöbet çizelgesinden sorumlusu hemen bulunur ve uyarılır.
Ezcümle... Çoğu kişinin üstüne vazife saymadığı küçük ayrıntıları görüp önemseyen önemli bir şahsiyet Kamran İnan...
Kaldırım mühendisi
Kaset
Abi Bunu Sen mi Söyledin Kasetçilik / Vay Anasını Yahu Kasetçilik / Sen de mi Brütüs Kasetçilik / Dinlemedeyim Abi Kaset A.Ş. / Fethullah Gülen Nostalji Üretim A.Ş. / Beni de mi Dinlediniz Hainler Kasetçilik / Yerin Kulağı Var Kasetçilik / Kulaklarıma İnanamıyorum Kasetçilik / Yeter Abi Baydı Bu Kasetler Kaşetçilik / Memleket Kimlere Kaldı Kasetçilik
*Fettullah Hoca, "İrticalen konuştuğum için yanlış anlamalar olmuş olabilir" demiş... Doğru... Adam resmen "irtica - ilen" konuşuyor!..
Cihan Demirci
Eğitici fotoğraf!
Okulun işletmecisi 35 yıllık eğitimci Neva Şellaki'den öğrendiğimize göre... Sahipleri, yıllardır "okul" olarak kullanılan bu mülkü "daha çok kar getirecek" bir başka yatırıma dönüştürme amacındalarmış... Öğretim yılının ortasında "okulun boşaltılmasını" istemişler... İstek yerine gelmeyince... Okulun bir bölümü "bu hale" gelmiş...
Neva Şellaki gibilerin açmazı... "Eğitim"in para etmediği yerde başka bir iş tutmanın daha doğru olacağını anlayamamaları... Anlayamayacak kadar "eğitimli" olmaları...
Günaydın uyanışınıza!
Yedi düvelde okullar kurmuş, buralara geziler düzenlemiş, sizler de gidip görmüştünüz. Bunlar, sanki altına kriko konmuş gibi Türkiye'yi yukarıya kaldıran kurumlardı gözünüzde... Hatta İstiklal Marşı bile okunuyordu bu okullarda!.. Öyle diyordunuz...
Okullardan her dem vuruşta "21'inci yüzyıl Türk asrı olacak!" diye gaza getirip sizi... Adliyenin, mülkiyenin ve bilumum kurumların altını oyuyormuş meğer!.. Vay anasını!..
İster istemez sarsıldınız... Fakat yıkılmadınız... Ve çabuk toparlandınız... "Asayiş berkemal!" diyorsunuz şimdi... Peki, tek takiyeci Fethullah Hoca mı?.. Gencecik dimağları türlü yollarla etkileyip amacı malum bir mücadelenin tarafı haline getirenler sadece Fethullahçılar mı?..
Çeşitli adlar altında kurulmuş öğrenci yurtları var dört yanda... Büyük şehre okumaya gelip de mali gücü buna elvermeyen gençlere yurt, yemek, ders gibi olanaklar sunuyorlar. İşi öyle ilerletmişler ki, bünyelerindeki gençlere kalburüstü okulların yeterlilik sınavları kazandıracak ciddi etüd çalışmaları bile yapıyorlar. Çok ilginç bazı kuralları var: Mesela bu yurtlarda kalan öğrenci bir seneden fazla orada barınamıyor. Ertesi yıl özel evlere aktarılıyor. Okula yakın yerlerde tutulan bu evlerde şeriat eğitimi alıyorlar.
Sonra... "İslamcı" yayınların kurdukları kütüphaneler var. Bu kütüphanelerde gençlerle derslerinde yardımcı olmak bahanesiyle iletişim kurulup tarikat ilişkisi geliştiriliyor.
Bu beyin yıkama yıllardır sürüyor... Neden sesiniz çıkmıyor?..
Şimdi takke düştü, kel göründü, diye seviniyorsunuz...
Okullarda eğitim güvencesi yok... Kıt kanaat memur maaşıyla kim kimi üniversitede okutacak?. Tüm bu tarikatlar devletin asli görevini yerine getiremediği, sorumluluğu unutup el çektiği yerlerde ortaya çıkıyor. Eğitim idealinin boşlandığı, cehalete terkedilen yerlerde...
Siz çağdaşlıktan uzaklaştıkça meydan onlara kalıyor... Bunu hala anlamadınız...
Ama sözde uyandınız... Günaydın...
Emekli eleman...
“MALTEPE civarında oturan köpek gezdirecek emekli bay aranıyor...ö
Çalışanına değer veren ülkelerin emeklileri “turistö olarak dünyayı geziyor halbuki...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr
