Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Melih AŞIK

AB'nin Kıbrıs Rum Yönetimi ile üyelik görüşmelerini başlatması üzerine Türkiye de Kuzey Kıbrıs'la bütünleşme sürecini başlatırken... Ve bu haberler gazete manşetlerine tırmanırken... Bu konuları çok yakından izleyen Profesör Erol Manisalı telefonda:
- Esas manşet haber Milliyet'in iç sayfalarında kalmış, diyor...
Profesör Manisalı'nın sözünü ettiği, Ahmet Sever arkadaşımızın Brüksel'den verdiği haberde şu cümle dikkati çekiyor:
"İngiliz Dışişleri Bakanı Robin Cook, Türkiye'nin Kıbrıs ile müzakerelerin açılmasını 1995'te kabullendiğini, Gümrük Birliği'nin bu çerçevede gerçekleştiğini öne sürdü..."
Hatırlanacaktır... 1995 yılında Tansu Çiller - Murat Karayalçın ikilisinin özellikle Yunan vetosuna karşı ödün verdikleri ve AB - Kıbrıs görüşmelerinin başlamasını kabullendikleri yazılmış... Çiller ve Karayalçın bunu inkar etmişlerdi.
Erol Manisalı telefonda:
- Çiller - Karayalçın ikilisi bu ödünü verdiler... Halkı, hatta kabinedeki bakanları uyuttular. Gümrük Birliği görüşmeleri sürecinde kimi anlaşmalarda Türkiye dolaylı olarak AB - Kıbrıs görüşmelerinin başlamasını kabul etmiştir. O kadar ki.. 6 Mart anlaşmasının imzalandığı gün iki saat arayla AB - Kıbrıs görüşmelerinin de takvimi açıklanmıştır. Bugün gösterilen tepkinin o gün gösterilmesi gerekirdi, diyor...
Evet.. Bu konularda şimdi Tansu Çiller ve Murat Karayalçın'ın konuşması, "Biz böyle bir söz vermedik" şeklinde açıklama yapması gerekiyor. Söz sırası onlarda...

Nazik Gemiler" başlıklı dünkü yazımıza okurumuz Sayın Ali Emeç bir ekleme yapıyor. Diyor ki..
...Deniz emekli Albay Raşit Metel'in "Türk Denizaltıcılık Tarihi" adlı kitabında Atatürk'ün kendi eliyle yazdığı şu yazının fotokopisi yer alıyor:
"17.01.1938
Başbakan Celal Bayar'a:
Yeni dört denizaltımız için bulduğumuz isimler şunlardır:
1) Saldıray, 2) Batıray, 3) Atılay, 4) Yıldıray.
Bunların manalarını izaha bile hacet olmadığı kanaatındayım. Som Türkçe olan bu kelimelerin manaları kendi içindedir; yani saldıran, batıran, atılan, yıldıran.
Kemal Atatürk"
***
Anlaşılıyor ki.. İngilizlerin bugünlerde tartıştıkları konuyu Büyük Atatürk 60 yıl önce çözümlemiş... Savaş gemilerine işlevlerine yakışan adlar koymuş... Sayın Ali Emeç'e teşekkürle...

Geçen hafta ABD Bakanı Bill Clinton'la görüşmeler yapan Güney Afrika Cumhurbaşkanı Nelson Mandela'dan iki çarpıcı cümle:
- Güney Afrika dostlarını kendi seçer, ABD'nin Küba, Libya ve İran'la ilgili düşünceleri bizi bağlamaz...
- Güney Afrika ABD'yle kendi koşullarında ortaklık kurar... Amerika'nın kendi çıkarları doğrultusunda dikte ettirdiği koşullarda değil...
***
Atatürk Türkiye'si Turgut Özal gibi liderler yerine bugün O'nun ilkelerini seslendiren Mandela gibi liderler çıkartabilseydi.. Bu duruma düşer miydik...

Gazeteciler Cemiyeti eski Başkanı Nezih Demirkent, Dünya Gazetesi'ndeki Salı Yazıları'nın bu haftaki bölümünde şöyle diyor:
"...Aylardır Şişli Belediyesi'ndeki suistimalleri takip eden Yalçın Bayer sonunda başarıya ulaştı ve Gülay Hanım hakkındaki belgelerin açığa çıkmasını sağladı, ardından tevkif kararı geldi. Gazetecilerin ne işe yaradığını soranlara verilecek güzel bir cevap oluştu. Gazeteci haber verirken topluma hizmet eder. Bu cümleden vatandaşın parasını çarçur edenler, kendilerine pay çıkaranlar medya sayesinde teşhir edilmiş oldular. Bayer'i kutlayan olacak mı, bilmiyorum. Ama bana göre güzel bir gazetecilik örneği verdi..."
Yalçın Bayer arkadaşımız yalnız Şişli'yi değil, Kartal Belediyesi'ni de yakından izlemişti. Kartal Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'in görevden alınmasına yol açan yolsuzluk ve usulsüzlükleri yılmadan dile getiren İşçi Partisi Kartal İlçesi'nin açıklamaları Aydınlık Gazetesi yanında en çok Yalçın'ın sütununda yer almıştı...
İstanbul'da yayınlanan büyük gazeteler ne yazık ki burunlarının dibindeki İstanbul'un sorunlarına uzaktır. Köşe yazarları da genellikle Türkiye'yi kurtarmaya yönelik "böyyyük" ve soyut konularla meşguldürler. Kent yaşamına ilişkin haberleri köşe yazısı yapmak zahmetine girmez çoğu meslektaş. Kentin gözler önünde elden gidişi biraz da bu yüzdendir. Yalçın, küçük gibi görünen ama önemli ve somut konuları titizlikle ve cesaretle ele alan birkaç gazeteciden biridir. Kendisini candan kutluyoruz biz de...


Yazara EmailM.Asik@milliyet.com.tr