Türkiye, ıspanak üretiminde dünyada Çin, ABD ve Japonya’nın ardından dördüncü ülke. Sağlık için yararlı olan bu ürünü sebze olarak tükettiğimiz gibi, dondurulmuş ya da toz olarak da kullanıyor, bir bölümünü ihraç ediyoruz.
Ne var ki zehirli ıspanak haberleri sonrasında tüketim ve ihracat bir anda durma noktasına geldi.
Tarım Bakanlığı zehirli ot karışması sonucu sadece Beypazarı’nda üretilen ürünün zehirlenmelere yol açtığını bildirdi. Ancak, açıklama kuşkuları gidermedi. Vatandaş ıspanak yemez oldu.
Ne yapmalı? Belediyeler konuya el atmalı, laboratuvarlarda ürünü incelettirmeli, sağlıklı olduğu anlaşılan ürünü bir çeşit tanzim satışıyla halka iletmeli. Bu işi İzmir’e bağlı Menemen Belediyesi başlattı. Ispanak üretiminin yaygın olduğu Menemen’de Belediye ile Ziraat Odası bir komisyon oluşturarak uzmanlara tarladaki ıspanağı incelettirdi, ürünün sağlıklı olduğunu açıkladı. Menemen’de dün 200 kilo ıspanak Cumhuriyet meydanında pişirilerek halka dağıtıldı. Ispanak tüketilmesi için çağrı yapıldı.
İzmir, İstanbul, Ankara büyükşehir belediyeleri de laboratuvar analizleriyle ürünü denetleyebilir, sağlıklı ürünün satışına aracılık edebilir, hem üreticiyi hem tüketiciyi ferahlatabilir. Belediyeler bu imkânlara sahip.
Off The Record
Gazetecilikte 50 yılı deviren, meslek hayatı boyunca özellikle sağ siyasetçilere yakın hatta içli dışlı olan Sabah yazarı Yavuz Donat, anılarını yayımladı. “Off The Record” başlığını taşıyan kitapta Süleyman Demirel, Turgut Özal, İhsan Sabri Çağlayangil, Hüsamettin Cindoruk gibi isimlerle ilgili ilginç anılar ve anekdotlar yer alıyor. Mesela... Çağlayangil Cumhurbaşkanlığı’na vekâlet ettiği dönemde her cuma öğleden sonra genel sekreterine telefon açar, bir hafta boyunca yediği yemeğin, içtiği çayın faturasını ister, parayı cebinden ödermiş. Bir gün mevzu açılınca şöyle demiş:
- Yavuz’cuğum, ben Osmanlı’yı gördüm. Darbeleri yaşadım. Yassıada’da yargılandım. Burası Türkiye. Yarın kimin ne yapacağı belli olmaz.”
Çağlayangil kendisine ‘cumhurbaşkanı’ yerine kısaca ‘başkan’ diye hitap edilmesini de önerirmiş.
BAŞKAN
Almanya’da Hannover büyükşehir belediye başkanlığını Türkiye kökenli bir Alman, Belit Onay kazandı. Böylece Almanya’da ilk kez Türk kökenli bir isim büyükşehir belediye başkanı oldu.
Bir yurttaşımız tvitırdan:
- Bu başarı bizi gururlandırdı, şeklinde tebrik mesajı atmış.
Bir diğer yurttaşımız şu karşılığı veriyor:
- Niye gururlanıyoruz? Bizim eğitim sistemimizden mi geçti? Ne yatırımımız oldu bu insana? Gururlanması gereken Almanya ve Belit Onay’dır.
Belit Onay’ı kutluyoruz... Ve hemen öneride bulunuyoruz:
- Medyatik gösterilerle vakit öldürme, derhal icraata giriş.
- Şov yapma iş yap. Seni seçenleri mahcup etme.
GSF
Bodrum Ortakent’te Muğla Üniversitesi’ne bağlı bir Güzel Sanatlar Fakültesi açıldı. Ancak öğrencilerin ulaşım, barınma, güvenlik sorunları çözülmedi. Okula devamda zorluk çekiyorlar. Durumu gören Bodrumlu aydınlar bir çalışma gurubu oluşturdu: Ümmühan Yurt (Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı) Prof. Erol Turgut (Fakülte Dekanı), Ayhan Ongun (Gazeteci) Erhan Yürüt (Kent Konseyi üyesi), Ayla Gürpınar (Mimar), Gülder Değirmenci (Kent Konseyi üyesi), Sedef Öz (Cumhuriyet Halkevi) Aytül Doğu (Avukat), Buse Tekgül Gümüş (Yanındayım Derneği). Bu isimlerden oluşan çalışma gurubu öğrenciler için kolları sıvadı. Sorunları çözmek için çalışmaya başladı. Yardımcı olalım...
KK
Bir dostumuz dedi ki... “Kemal Kılıçdaroğlu’nu ben futbol yorumcusuna benzetiyorum...
Keskin yorumlar ve eleştiriler yapıyor.
Fakat birileri:
- Hadi o zaman sahaya çık, sen oyna, deyince, hiç böyle bir görevi yokmuş gibi davranıyor.”
