Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türk halkı seçim sonrasında sorunların nasıl çözüleceğini merak eder, Altılı Masa’dan da yeni çözümler ve projeler beklerken…

Geçen hafta aniden Masa üyesi Ahmet Davutoğlu’nun başlattığı tartışmalar gündeme girdi.

Davutoğlu, üstü kapalı veya açık, Altılı Masa’daki genel başkanların imza yetkisine sahip birer cumhurbaşkanı yardımcısı olacaklarını, Başkan’ın onların rızasıyla hareket edeceğini söyledi. Altı partiye yeni hükümette en az birer bakanlık verilecek, diğer bakanlıklar da seçimde alınacak oylar oranında dağıtılacaktı. Davutoğlu bu arada CHP’den milletvekilliği için 20 kontenjanı istiyordu.

Haberin Devamı

İyi Parti bu taleplere olumsuz yaklaşırken, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu destekliyor. 

Peki, bütün bunlar Anayasa’ya nasıl uydurulacak? 

Cumhurbaşkanı yardımcıları malum; Cumhurbaşkanı tarafından, onun imzasıyla göreve atanıyorlar. 

Yardımcılar Başkan’ın memuru statüsünde. Anayasa bir yetki paylaşımını öngörmüyor.

Cumhurbaşkanı nasıl olup da icraatı altı “siyasi lider” ile paylaşacak? Üzerine yemin ettiği tarafsızlık ne olacak? Liderler parti başkanlığından ayrılacak mı?

Bakanların partilerinden istifaları şart koşulurken, nasıl olacak da partilerin etkisinden kurtulabilecekler? Bakanlar kimin sözüne bakacak, cumhurbaşkanının mı,
kendi liderlerinin mi?

Muhalefetten beklenen eğer seçimi kazanırsa ülkeyi ahenk içinde yönetmesi ve düzlüğe çıkarmasıyken başlatılan zamansız tartışmalar umut kırıcı oluyor.

SÜPER EMEKLİ

Maddi açıdan en zor durumda olanlar kimlerdir: Emekliler.

Peki, en iyi durumda olanlar kim: Yine emekliler.

En iyi durumda olanlardan söz ederken milletvekili emeklilerinden söz ediyoruz.

Başka ülkelerde milletvekili emekliliği yoktur.

Vekil, esas işinden ödediği primle
emekli olur. 

İki yıl milletvekilliği yaptığı için ayrıcalıklı bir hak elde etmez.

Bizim milletvekili emeklisi geçen yıl bu vakitler 18.800 lira maaş alırken…

Bu maaş yüzde 176 artışla 51 bin 900 lira oldu.

Yakınlarıyla birlikte sağlık masrafları da Meclis’ten ödeniyor.

Bendenizin emekli maaşı son zamla 8 bin lira oluyor.

Haberin Devamı

Herhalde en az 30 yıl SSK primi ödemişimdir.

Benim emekli maaşım asgari ücretin altına düşerken…

Emekli milletvekilinin maaşı benim maaşımın beş katı oldu.

Neyin ödülü bu? Benim maaşımı asgari ücretin altına düşürmenin mi?

MÜJDAT

Ülkenin medarı iftiharı sanatçılardan Müjdat Gezen 70’inci sanat yılını kutladı. Müjdat için bu kutlama aynı zamanda jübile idi. “Artık yoruldum biraz dinleneceğim” dedi. Müjdat’ın hayatının nasıl bir koşturma içinde geçtiğini az kişi bilir. Kazandığı paralarla MSM’yi, yani Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kurmuştu. Her gece bir yerde sahneye çıkıyordu. Bir yandan da TV programları için koşturuyordu. Para için mi? Hayır. Kazandığı bütün parayı MSM’ye harcıyordu. O sanat merkezinde gençler ücretsiz sanat öğreniyordu. Sahnemizin veya televizyonların pek çok ünlü sanatçısı Müjdat’ın okulundan yetişti, hâlâ yetişiyor.

Bu arada her muhalif aydın gibi mahkemelerle de başı beladaydı. Bir gün polisler evini aramıştı. Telefon açıp geçmiş olsun dedik. Uğradığı muameleden yakınırken de mizahı elden bırakmadı:

Haberin Devamı

- Bu kadar da olmaz ki birader, buzdolabının buzluğunu bile açıp içinde kitap aradılar.

- Yok canım, peki kitap buldular mı?

- Buldular, Kuzey Kutbunun Keşfi.

Müjdat şiir de yazar. Bazen telefon açar, bana da okurdu. En sevdiğim şiiri şudur: “Kendi kendimle yarıştım, birinci oldum”

On parmağında on marifet vardır. Türk musikisinin kimi şarkılarını olağanüstü güzel söyler. Youtube’a girip dinleyebilirsiniz.

Sen bir tanesin Müjdat. Çok yaşa. Şu jübileyi falan da boş ver.

THIERS

Fransız devlet adamı Adolphe Thiers (1797-1877) cumhurbaşkanlığı sırasında bir ara yarı şaka yarı ciddi demiş ki:“Laik öğretmenler yerine okullarda yine rahipler ders verse ve insanlar acı çekmek için dünyaya geldiklerine inansalar, zenginliği ve yoksulluğu Tanrı’dan bilseler.”

Her siyasetçinin aklından geçer böyle düşünceler.

PARİS

Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo, kentte referandum düzenleyerek halka “scooter”ları isteyip istemediğini soracak. Halk oylaması 2 Nisan’da yapılacak. 

Paris en az üç dört metrelik kaldırımların ve geniş yolların bulunduğu bir kent. Scooter bu kentte bile rahatsızlık veriyor demek ki.

Bir de kaldırımın olmadığı İstanbul’u düşünün. Scooter daracık kaldırımlardan üstelik kimi zaman da ters yönden geliyor. Gelişigüzel park ettikleri için yayalara yolları tıkıyorlar. Bir kepazeliktir yaşanıyor.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu umre dönüşü (eğer vakit bulursa) bu konuyu mutlaka ele almalı. 16 milyonluk kent bu kepazeliği hak etmiyor.