Cumhurbaşkanı Sezer pek de bilinmeyen bir şey söylemiyor:
- Anayasa’da kişiye özgü düzenleme olmaz, diyor..
Tayyip Erdoğan cevap veriyor:
- Bu milli iradeye saygısızlık...
Peki acaba "milli irade" Recep Tayyip Erdoğan ve partisine dilediğini yapma izni veriyor mu?
Anayasa Profesörü Zafer Üskül soruyu yanıtlıyor:
- Egemenlik millete aittir ama milletin egemenliği sadece milletin seçtiği temsilciler tarafından kullanılmaz.
Çünkü anayasa egemenliğin yetkili organlar eliyle kullanılacağını öngörüyor Yetkili organların da "yasama", "yürütme" ve "yargı" olduğu yazılı... Bu organlar egemenliği kullanırken anayasaya ve hukuka uymak zorundadır.
Yasama organı sınırsız bir yetkiye sahip değildir...
Özetle, ben milli iradeyi temsil ediyorum herşeyi yaparım, mantığı geçerli değildir...
Ayrıca malum.. AKP kayıtlı seçmenlerin sadece yüzde 25’nin oyunu aldı... Seçmenin yüzde 75’i onu desteklemiyor. AKP’nin TBMM’deki çoğunluğu tamamen çarpık seçim sisteminin hediyesi... Milli iradeye saygılı bir insan bunları düşünmez mi?
Ayrıca "Jet Fadıl" sözkonusu olunca hukuk milli iradenin önüne geçiyor da neden Tayyip Erdoğan söz konusu olunca irade hukukun önüne geçiyor?
Öyle büyük boş laflar vardır ki, içinde bütün bir ulus tutsak edilebilir
Jerzy Lec
Amerika Atatürk Derneği Başkanı Hüdai Yuvalar 1994 yılında İmpex Bank’a 70 bin dolar yatırmıştı. Banka birkaç ay sonra battı. Bir süre sonra 70 bin doların yarısı yani 35 bin dolar Hüdai Bey’e ödendi. Geri kalan 35 bin dolar ne mi oldu? Efendim 35 bin dolara 8 bin dolar faiz yürütülmüş... Bir hayli hakkaniyetli davranılmış! Fakat mudiye de küçük bir fedakarlık yüklenmiş. 35 bin dolar, 1994 yılındaki Türk lirası üzerinden hesaplanmış. 43 bin dolara karşılık 4 milyon 193 milyon TL ödeniyor
Hüdai Bey’e... Pesss...
TÜSES’in düzenlediği panelde konuşan Altan Öymen kimi saptamalarda bulundu... Seçim öncesinde Beşiktaş’da "Ben işçiyim, aş istiyorum; CHP’yi seçiyorum, Ben işsizim, iş istiyorum; CHP’yi seçiyorum" şeklinde afişler gördüğünü ve çok beğendiğini söyleyen Altan Öymen sonradan bunların sadece Beşiktaş’a asıldığını öğrendiğini söyledi. Ve şöyle devam etti:
- Her yerde, Sayın Deniz Baykal’ın resmi ve altında da şu yazı vardı: "Sen hep haklı çıktın"... O halde kim haksız? Halk haksız; Çünkü Sayın Baykal’ı seçmedi. Halkı eleştiren seçim çalışması yapmak yanlıştı.
Dünya Diyabet Haftası yarın başlıyor. Hafta boyunca ülkemizdeki 2,6 milyon diyabet hastası ile 2,4 milyon diyabet adayı bilgilendirilecek.
Yarın saat 10:30’da Cemal Reşit Rey konser salonunda diyabetle göz sağlığı ilişkisini konu alan kısa bir konferans, peşinden "Türkiye’de Diyabetli Hasta Hakları" konulu bir panel düzenleniyor. Panelin katılımcıları: Prof. Temel Yılmaz, Prof. İlhan Satman, Derya Baykal, Yalçın Menteş, Canan Talu, Abdülkadir Yücelman, Sebir Balat ve Tülay Demirege... Panel öncesinde Güneydoğu Anadolu Diyabet Projesi GAPDİAP’la ilgili bir film gösterisi de var..
Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Temel Yılmaz diyor ki:
- Gündemimizde iki önemli madde var... Birincisi, diyabetli hastaların sosyal olanaklarının Batı standartlarına yükseltilmesidir... Halen ülkemizde insülin bulamayan çocuk ve genç diyabetlilerin bulunması; kan şekeri ölçüm gereçlerinin sağlanamaması; devlet tarafından organize edilen sigorta kurumlarının yetersiz kalması ve özel sigortaların diyabetlileri sigortalamaktan kaçınmaları sorun olmaya devam ediyor.
İkincisi diyabet hastalığı ya da riski taşıdığı halde hastalığından haberi olmayan 3.5 milyon kişinin haberdar edilmesi için "diyabetli mücadelede bilinçli bir toplum oluşturulması" dır.
Diyabet haftasında ağırlıklı olarak bu iki konu işlenecek, hasta hakları konusunda toplantılar yapılacak, Türkiye Diyabet Vakfı bünyesinde açılan "Hasta Hakları Hukuk Bürosu" tanıtılacaktır.
CHP seçim komisyonu, Yaşar Nuri Öztürk’ün partiye oy kaybettirdiği kararına varmış.
Durdurun bu komisyonu.
Ya CHP’ye asıl oy kaybettireni bulursa!