Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çeşitli illerde görülmekte olan 15 Temmuz davaları peyderpey sonuçlanıyor. Son olarak İstanbul’da meydana gelen olaylara ilişkin yargılanan 122 Harp okulu öğrencisinden 119’u ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Bir başka davada ise 15 Temmuz’da henüz 5 günlük asker olan bir gencimiz 15 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi.

Yaş ortalaması 20 civarında olan Hava Harp Okulu öğrencileri, verilen emre uyup nereye götürüldüklerini dahi bilmeden okullarını terk etmişler. Tek bir silah bile atmamışlar. Buna rağmen hayatları karartıldı.

Haberin Devamı

Geliyoruz 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963 tarihlerinde Albay Talat Aydemir’in başı olduğu iki darbe girişimine... Kara Harp okulu öğrencileri komutanları Talat Aydemir’in emriyle ve darbe olduğunu bile bile sokağa çıkmışlar, Ankara Radyosu başta olmak üzere kimi önemli kamu kuruluşlarını ele geçirmişler, ancak Başbakan İsmet İnönü’nün yerinde müdahaleleri sonucu amaçlarına ulaşamayıp teslim olmak zorunda kalmışlardı.

Peki, sonra ne mi oldu? Tabii ki okullarıyla ilişkileri kesildi. Ama hayatları karartılmadı. Çıkarılan af ile çoğu üniversite eğitimine başladı, tamamına yakını birer saygın yurttaş oldular. İnsanları ezip yok etmek kolaydır... Zor olan affedici olmak, onları kazanmak, yararlı birer yurttaş yapmaktır...

Çılgın mantık...

Kanal İstanbul yine gündemde... Bizim de “Panama gibi, Süveyş gibi” dünya çapında bir markamız olsun deniyor...

Okurumuz Alp Acar bu noktada küçük bir parantez açıyor...

“Kanal İstanbul’un deniz ticaretine hiçbir yararı olmayacak iken Süveyş Kanalı HintOkyanusu’ndan Akdeniz’e gelen bir ticari geminin yolunu 12.200 deniz mili (22.600 km) kısaltır. Bu gemi hiç durmadan saatte ortalama 15 deniz mili hız yapsa seyir süresi 34 gün kısalmış olacaktır. Panama Kanalı ise yolu 9600 deniz mili, seyir süresini ise 27 gün kısaltmaktadır. Kanal İstanbul ise hem yolu hem süreyi uzatacaktır.

Hal böyleyken, gemiler neden uzun ve ücretli yolu tercih etsin!

İMGE

Fuat Bozkurt’un birbirinden değerli tespitlerle dolu “Türk İmgesi” adlı kitabından bir küçük alıntı:

Haberin Devamı

“Türkiye’de yazarlar, düşünürler, üniversite profesörleri ve işadamları dünyadaki benzerleri düzeyinde yetenekli, iyi eğitimli, deneyim sahibi kişiler olmalarına rağmen siyasal sistem bu insanları son derece etkin bir biçimde iktidardan uzak tutacak şekilde tasarlanmıştır.”

Bu küçücük tespit bizim demokrasinin seviye fakirliğinin bir büyük sebebini de ortaya koyuyor...

ASKER

Dost acı söylermiş... Suay Karaman, İlkkurşun’da yazıyor:

“Listelere alınmayan bazı CHP milletvekillerinin ‘Bizler Mustafa Kemal’in askerleriyiz. BOP planına karşı çıkmaya devam edeceğiz’ söylemleri de bir kandırmacadır. Çünkü 15 Kasım 2017 tarihinde Tunceli CHP İl örgütü Seyit Rıza denen haini anarken, CHP milletvekillerinden hiçbiri bu olaya tepki vermedi.”

Evet, asker olmak kolay değil...

KİM

Vatan Partisi cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek, HDP’nin kapatılmasını talep etmiş, HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş şu karşılığı vermişti:

“Ben seçilirsem Vatan Partisi’ni kapattırmayacağım. Ayrıca siz kazanırsanız söz veriyorum, HDP’yi biz kendimiz kapatacağız.”

Haberin Devamı

Söz düellosu sürüyor... Doğu Perinçek şu yanıtı yollamış:

-HDP’yi siz kurmadınız ki siz kapatasınız. HDP’yi ABD, İsrail ve PKK kurdu.