Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       Deneme ABD'de yapılmış. Yazılı sınav sırasında her öğrencinin önüne birer ayna konmuş. Öğrenci, soruları yanıtlarken, başını her kaldırdığında ister istemez kendi yüzünü görüyormuş. Sonuç ne mi olmuş? Kopya çekme işi büyük ölçüde azalmış. Çünkü kopya çekerken kendi yüzünü gören öğrenci büyük bir utanca kapılıyormuş.
       Peki, diyelim ki böyle bir uygulama bizim Meclis'te de yapıldı. Acaba yararı olur mu? ANAP Kocaeli milletvekili Hayrettin Uzun'a göre, hayır, hiçbir yararı olmaz, hatta tam tersi sonuçlar doğurur. Sebebini kendisinden dinliyoruz.
       "Onlar öğrenci...Onlarda vicdan var. Bizde böyle birşey yapılsa, milletvekili her aynaya baktığında, tüh senin suratına..! Elin oğlu malı götürüyor, sense uyuyorsun, utan! utan! diye kendisine fırça atar. Arasıra olan sahtekarlık bir yaşam tarzı haline gelir. Üç - beş dürüst insandan da oluruz. Onun için ben böyle birşeye kesinlikle karşıyım."

       Okurumuz İş Bankası'nın bankamatiğine kartını sokmuş. Hesabındaki 4.5 milyon liranın 2.5 milyonunu çekmeyi düşünüyormuş. Ekranda şu yazıyla karşılaşmış:
       "Sayın müşterimiz, çekmek istediğiniz miktar 5 milyon lira ve katlarından olmadığı için isteğinizi yerine getiremiyoruz. Özür dileriz..."
       Okurumuz dedi ki:
       - 5 milyonun altındaki miktarı İş Bankası yetkilileri küsurattan sayabilir. Ama birkaç milyon, benim gibi 60 - 70 milyonla bir ay geçinmek zorunda olan milyonlar için büyük para... Bankamatiklerden verilecek en düşük para miktarını ayarlarlarken lütfen kendi ölçülerini değil, bizim ölçülerimizi kullansınlar...

       Gazi Üniversitesi öğretim üyelerinden Profesör Turhan Uslu, geçenlerde Kültür Bakanlığı Tabiat ve Kültür Varlıkları Genel Müdürlüğü'nün telefonunu çevirdi. Karşısına çıkan görevliye kendisini tanıttıktan sonra arayış nedenini açıkladı:
       -Ben kıyı korunmasıyla ilgili bir yayın hazırladım. Türkiye'deki Tabiat ve Kültür Varlıkları Koruma Kurulu başkan ve üyelerine bu yayınımdan birer tane göndermek istiyorum. Bu üyelerin isim listesini alabilir miyim acaba?
       Turhan Hoca, "Hay hay, derhal verelim" gibi bir yanıt beklerken hiç ummadığı bir karşılık aldı:
     Â- Mümkün deÄŸil!
       - Neden?
     Â- Ä°simler gizli de ondan!..
       Ve telefon kapandı. Aradan birkaç gün geçmişti. Turhan Hoca, bu kez Petrol Mühendisleri Odası'nı aradı. Oda'nın Yönetim Kurulu üyelerine yayınından göndermek istediğini söyleyip isimlerini istedi. Aldığı yanıt tamamen aynıydı. Yani, "İsimler verilemez, çünkü gizli"ydi.
     ÂTurhan Uslu, dün telefonda yaÅŸadığı bu iki inanılmaz olayı şöyle yorumluyordu:
       -Devletimin resmi kuruluşlarında görev yapan üyelerin isimlerini öğrenemiyorum. Ama aynı devletimin içinde ve dışında yuvalanmış çetelerin kimlerden oluştuğunu gazetelere şöyle bir göz attığımda rahatlıkla öğrenebiliyorum. Bu nasıl iş, anlayamadım gitti!..


Yazara E-Posta: masik@milliyet.com.tr