30 Eylül’de İstanbul’a gelecek olan Karanlıklar Prensi Ozzy Baba aradı, “Orada
beni tanıyorlar mı?” diye sordu, “Tanıyorlar” dedim. Mesajın var mı diye sordum: “Onlara söyle konsere gelsinler ve bağırsınlar, gerisini ben hallederim” dedi
Telefon melefon ama olsun. İnsan gene de bir acayip oluyor. Karanlıklar Prensi sizi cepten arıyor ne de olsa. “Bark at the Moon” zamanlarını, Diary turnesi videolarını, çılgın Los Angeles partilerini, dünyanın en manyak sahne şovlarını bir bir hatırlamaya çalışıyorum. İzlediğim belgeseller, okuduklarım, dinlediklerim, bir ton şehir efsanesi. 2005’te izlediğim Black Sabbath konseri, gözümün önünden film şeridi gibi geçiyor. Ve tam telefon çaldığında “The Osbournes” gösterilirken, MTV’nin Amerikalılar anlayamayabilir diye, Ozzy’nin konuştuğu bölümlerini altyazıyla verdiğini hatırlıyorum.
Ben Türküm. Konuşmayı öyle hayal edin.
Merhaba nasılsınız?
İyi.
Hazırsanız başlayalım mı?
Tabii sor.
İstanbul’da çalacağınızı duyduğunuzda ilk tepkiniz neydi?
Daha önce hiç gitmediğim bir yer. İlk kez gittiğim yerlerde heyecanlanıyorum. Bırak şimdi bunları da beni tanıyorlar mı orada?
Burada bayağı ünlüsünüz. Ayrıca heavy metal dinleyen bayağı kalabalık bir kitle de var. Metallica geldiğinde stat dolmuştu. Sizi de yalnız bırakmazlar herhalde.
Söyle onlara konserde olsunlar ve bağırsınlar. Gerisini ben hallederim.
Nasıl olacak buradaki konser? Klasikleri de söyleyecek misiniz?
Bunu söylemeyeyim. Önemli olan iyi zaman geçirmek ve rock’n roll.
“Hayatın tadını çıkarın ama aşırıya kaçmayın”
Şovlarınız her zaman çok konuşuluyor. Sahnede yaptığınız en “çılgın” şey neydi acaba?
Ne yapmışım ki ben konserde? Sahnede sakin biriyim, seyirci delirdiğinde ben de onlara ayak uyduruyorum. Siz ne kadar delirirseniz ben de o kadar...
Bir dakika buraya bir parantez lazım: Ozzy 80’lerde “Diary of a Madman” albümünün turnesinde sahneye çiğ et atıyordu. Hatta “rider” denen sanatçı isteklerinin yazıldığı ve şimdi meyve, portakal suyu falan olan istek listelerinde Ozzy için tavuk ciğeri, domuz bağırsağı gibi maddeler bulunuyordu. Seyircilere atmak için şovun bir parçası olarak. Ne bileyim mesela sahneye çıkan bir cücenin (teknik olarak Star Wars’da R2D2’yu oynayan) itilip kakılıp sonunda sahnede asıldığı (mizansen tabii ki) bir şov hakkında yazılar okudum. Bu kadar hayal gücü çoğumuza fazla ama Ozzy’nin ve ekibinin kafası böyle çalışıyor. Boşuna Karanlıklar Prensi değil adam.
Hakkında o kadar çok şehir efsanesi var ki. Güvercinlerin kafasını koparmak, civciv ezmek, canlı bir yarasanın kafasını ısırarak koparmak....
80’lerde Ozzy çocuğunuza örnek teşkil edecek biri değildi yani. Ama ben de çocuktum ve Ozzy’ye bayılırdım.
Kariyerinizdeki en önemli başarı nedir?
Hayatta kalmak. İlginç bir hayatım oldu. Saçma ve aptalca şeyler yaptım, çok da eğlendim. Ve elbette ne yaparsan sonuçlarına da katlanıyorsun.
Hayattan ne öğrendiniz?
Hayatın tadını çıkarmaya bak. Ve bunu yaparken dikkatli ol, aşırıya kaçma. Ne demek istediğimi anlıyor musun? Öğrendiğim şey bu. Sonra kendini çılgın bir dünyada buluyorsun ve bu geldiğin nokta tamamen “delilik” oluyor.
Yine parantez: Ozzy hayatı boyunca defalarca rehabilitasyona girdi. İçki, uyuşturucular, karısı Sharon’ı boğmaya teşebbüs etmek dahil aklınıza gelecek ve gelmeyecek her türlü aşırılığı yaşadı.
O “Aşırıya kaçmayın” diyorsa bir bildiği vardır. Bu arada en büyük hayalim “Ozzy baba hiç civciv ezdin mi?” diye sormak.
“Hayvanlara zarar vermem”
Basında hakkınızda çok acayip şeyler çıkıyor. En komiği hangisiydi?
Sahnede hayvanlara zarar verdiğimi yazıp çiziyorlar sürekli. Ben hayvanlara zarar vermem, bu doğru değil.
Bunu biraz daha açabilir miyiz?
Müzikle ilgili değil miydi bu röportaj?
Konserde eskilerden de çalacak mısınız?
Yeni bir yere gidince her zaman özel bir şeyler çalarım. Önemli olan eğlenmek, iyi zaman geçirmek ve rock’n roll. Ortalık sallanacak.
Yeni şeyler dinliyor musunuz?
Hayır. Lanet olası hiçbir yeni şeyi dinlemiyorum. Ben 40 yıldır Beatles hayranıyım. Onları dinliyorum. Orada beni tanıdıklarından emin misin?
Alem buysa kral Ozzy
Ozzy Osbourne şov dünyasının en ilginç kişiliklerinden biri. O heavy metal müzik tarihinde en önemli simge. Kimilerine göre heavy metal’i yaratan adam.
O kadarını bilemem ama eğer ilk grubu Black Sabbath olmasaydı bugün heavy
metal tarzını icra eden
bir sürü grup da olmazdı.
Onu bilirim. Çoğunun esin kaynağı Ozzy çünkü.
2000’lerde MTV’deki reality şov “The Osbournes” ile bambaşka bir imaj kazandı. Artık temizlenmiş, akıllanmış, sağlıklı olmaya çalışan bir aile babası rolündeydi. Ve bu onun bir bakıma kurtuluşu oldu. Kariyeri hâlâ devam ediyor. Adına düzenlenen ve her yıl yüzbinlerce müzikseverin katıldığı Ozzfest isimli biri gezici festival var. Bu yıl Mötley Crue ile birlikte iki ana isimden biri de bizzat Ozzy. Yeni albümü “Scream” 15 Haziran’da yayımlanacak.
Ve turnenin bir ayağı da
BKM organizasyonuyla
Turkcell Kuruçeşme Arena’da olacak. Tarih 30 Eylül.
Yazın bir yere...
www.ozzy.com