Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları


Bence bu yazın hiti...

Alta sabit ritmi döşüyorsun. Üstüne içinde aşk ve türevleri olan kafiyeli sözler. Basın da gazladı mı yaz hitimiz hazır.
Evet biraz abartıyorum, biraz büyütüyorum ama durum teknik olarak bu. Sektör böyle çalışıyor.
Sonra bir bakıyorsunuz bu şarkılar aynı anda her yerde. Her kanalda, her radyoda... Şarkıları söyleyenler de bütün magazin eklerinde boy boy. Nereye baksanız aynı dıptıs. Bikinili fotoğraflar, jet ski kareleri, yalandan “ay çekmeyin”ler. Yaz hitiniz hayırlı olsun. Sanki memlekette yazın başka şey dinlenmiyor...
Siz gene “pop müziğe düşmansın zaten” diye azara başlamadan bir şey söylemek istiyorum (Bu arada popa düşman değilim, aksine severim.) Youtube’a girdim ve araştırmaya başladım.
Demet Akalın’ın “Aşk”isimli albümünden aynı adlı şarkı. 324 bin 677 kez izlenmiş. Serdar Ortaç’ın bu yılın devvvv hit’i olmaya aday şarkılarını barındıran 2011 albümü “Gold”daki şarkılara baktım. 21 bin bandından 1 milyon bandına uzanan sayılarda dinlenmiş bu şarkılar. Hadise’nin televizyondaki ve radyolardaki bütün programlara çıkarak söylediği “Süperman”i 1 milyon 150 binde... Rakamlar diğer bazı isimlerde de çok değişmiyor.

Bence bu yazın hiti...

Hadise’nin “Süperman”i Model’in “Değmesin
Ellerimiz” şarkısından daha az dinlenmiş Youtube’da.



Buna karşılık Model grubunun “Değmesin Ellerimiz”i 1 milyon 700 bine dayanmış. Ne reklamları yapıldı, ne bikinili fotoğrafları çıktı, ne önüne gelen programa çıktılar ne de her yerde gazlandılar. Formül şarkısı yapmıyorlar. Alternatif rock grubu görünümündeler ve iyi besteleri var.
Demek halkımız formüle uymayan şarkılar da dinlenebiliyormuş.
Benim an itibarıyla “yaz hiti” oyum Model’e gidiyor izin verirseniz...
Not: Büyük Türk bestecisi Sinan Akçıl’ın kendi bestesi olmayan hit şarkısı “Atma” 2 milyon 400 bin kez izlenmiş. Es geçmeyelim. Tebrik ediyorum.
Not2: Yazın sonuna doğru bu araştırmayı genişletip gene yaparız. Söz...


Elton John’un kulisi

Kuliste palmiye ağacı istedi diye haberler çıktı ya. Siz dua edin mayolu erkek model istemedi. Daha önce istediği olmuş çünkü.
Elton John’un kulise enteresan şeyler istemesiyle meşhur. Bununla ilgili olarak John şöyle diyor: “Konser öncesinde eğlenmek için özel bir alana ihtiyacım var. Dolapların olduğu bir duvara bakarak konsere hazırlanamam. Dört saat öncesinden alana gider havaya girerim. Önce benim eğlenmem lazım. O yüzden kulislerin eğlenceli olmasını isterim. Bir ara Gladyatör temasını kullanıyorduk aslında...” Gladyatör temasını gerçekten hayal edemiyorum.
Elton John büyük bir sanatçı.
Şu ana kadar sattığı albüm
250 milyonu geçti. 63 yaşında hâlâ yılda 100’den fazla konser veriyor. AIDS Vakfı yararına çalışıyor ve bu vakıf için 1992’den bu yana
220 milyon dolar topladı. iPod’u, iPad’i, iPhone’u, dizüstü ya da masaüstü bilgisayarı yok. Bunları kullanmayı da bilmiyor. Hiçbiriyle ilgilenmiyor.
New York Central Park, Kiev, Roma’da Kolezyum, Atina ve Türkiye’deki Efes Antik
Tiyatro’da verdiği konserleri
hiç unutamadığını söylüyor.
5 Temmuz’da İstanbul,
6 Temmuz Ankara’da olacak.
Vaktiniz uyarsa izleyin. Elbette 70’li yıllardaki çılgın adam değil artık. Ama müziğini takdir etmişimdir. Bakın pop müzik seviyorum işte...

Duyduk duymadık demeyin!

Benim pek sevdiğim gruplardan İzlandalı Mûm İKSV Salon’un programına girmiş bulunuyor. Tarih 18-19 Ekim. Şimdiden bu tarihleri not edin. Muhteşem olacak. Mum nedir derseniz
2007 tarihli “Go Go Smear the Poison Ivy” diye bir albümleri var. Mutlaka dinlemelisiniz...
Salon’un programında Mum’dan başka John Scofield Group, Lamb, John Abercrombie Quartet, Swallow Quintet (with Carla Bley), Fourplay, John Grant, Stacey Kent, Ane Brün, Portico Quartet de var. Müzik dinlemeyi sevenler, iyi müziği takdir edenler için güzel bir sezon olacak...


PAZAR ALBÜMÜ

“40th Day” - Ozan Musluoğlu


Kontrbasçı Ozan Musluoğlu’nun albümünün çıkışı tam da İstanbul Caz Festivali’nin başladığı döneme denk geldi. 7 parçalık albümdeki besteler ve düzenlemeler kendisine ait. Jeremy Pelt trompette, JD Allen tenor saksofonda, Danny Grisset piyanoda, Darrelle Green davulda eşlik etmiş.
Albümde üstat kontrbasçı Ron Carter’ın yazdığı ve şarkıları yorumlayan bir yazı var. O varken bize laf etmek düşmez. Carter’ın son şarkı “Panic” için yazdıkları yeter: “Bu parça kanıtlıyor ki cazın geleceği emin ellerde.” Cazın geleceğini bilmem ama ben “40th Day” isimli şarkıyı tekrara aldım, kahvaltıda bile dinliyorum...

“Kaybedenler Kulübü”nün kitapları...

“Kaybedenler Kulübü”nün iki üyesinden Kaan Çaydamlı sadece radyo programı yapmıyor, filmi izleyenlerin de gayet iyi bildiği gibi Altıkırkbeş Yayınları’nın sahibi ve yayıncılık yapmaya devam ediyor. Altı adet kitaplarını yeniden bastılar.
Birini yeni kuşaklara ulaşması dileğiyle duyurayım. David Laing imzalı “Tek Akorlu Mucizeler, Punk
Rock’ın Anlamı ve Gücü”.
“Kaybedenler Kulübü”ne ne oldu diye merak edenlere söyleyeyim. Bineviradyo.com adresinden yayına devam. Salı geceleri ve pazar sabahları 1 TL karşılığında programı dinleyebiliyorsunuz. Yayın, Mete’nin (Avunduk) Moda’daki plakçısı Vintage’ın üst katındaki stüdyodan canlı yapılıyor. Kulağıma gelenlere göre pek yakında bineviradyo.com bir bağımsız radyo kanalı olarak yayına geçecek. Takipte kalın...

Muhtelif yorumlara toplu yanıt

* Hiçbir şeyi beğenmiyorsun: Bir sürü şeyi de beğeniyorum.
* Popa düşmansın: Değilim. Yutturmacaya kılım. Hangi türde olursa olsun, kim yaparsa yapsan, kaç satarsa satsın...
* Hep kendi beğendiğin şeyleri yazıyorsun: Kral TV VJ’i gibi her çıkana şahane bir çalışma, harika bir albüm mü deseydim? Hem sonra kendi dinlemeyeceğim şeyi neden başkasına önereyim ki?
* Her konsere beleşe giriyorsun, hayat sana güzel: Arkadaşlar bu benim işim.
* Sponsor firmaları destekliyorsun: Gerektiğinde elbette. Onların müziğe yaptığı yatırımı desteklemeyeyim de köstek mi olayım? Sponsor olmasa ortada ne sanatçı kalır, ne konser. Siz beleşe müzik dinleyeceksiniz diye sanatçılar battı, zararı sponsorlar karşılıyor. Bence siz de destekleyin...
* Çok ukalasın: Okur ne diyorsa doğrudur.
* Çok “Beyaz Türk”sün, bilgine: Tamam not ettim...
* Herkesle dalga geçiyorsun: Size de tavsiye ederim, özellikle eğlence dünyasıysa konu, hiçbir şeyi o kadar ciddiye almaya gerek yok.