Türkiye’de ilk futbol maçı James La Fountaine’in çabalarıyla İzmir’de İngiliz denizcilerle Bornova’da yaşayan İngiliz gençleri arasında 1890’da oynandı. Buna rağmen İzmir olarak futbol geçmişimizde en başarısız günleri yaşıyoruz. Birçok kulübümüz sportif anlamda dibe vurmuş, ekonomisi bitmiş. Gelir gider dengesi çökmüş durumda.
Uzun yıllar adeta bir film izliyoruz.
Zaman zaman inişli çıkışlı.
Zaman zaman renkli, çoğunlukla siyah beyaz.
Ne şehir eski şehir.
Ne futbol eski futbol.
Son 5 yılda, tarih yazma çabasındaydık. Önce Göztepe’yi 14, ardından 18 yıl aradan sonra Altay’ı Süper Lig’e yolladık. Sevincimiz büyüktü. Tıpkı geçmişte olduğu gibi İzmir’i ‘Süper’ denen ligde 5 veya 6 İzmir kulübüyle temsil etme, Avrupa hayalleri kurmaya başladık.
Günümüzü gün ettik.
Ama geldiğimiz noktada paraşütsüz çakıldık....
Türkiye’ye futbolu öğreten kent olan İzmir, maalesef bu sezon küme düştü.
Bu taraftar çok şey yaptı şehirlerinin takımları için...
‘Direniş’ dedi.
Direndiler ama olmadı.
Slogan değişti..
‘Diriliş’ denildi.
O da tutmadı.
‘Son direniş!’ sözü de yeterli olmadı.
Bağıra bağıra ligden düştük...
Bugün gelinen nokta asla sürpriz değil.
Süper Lig’de İzmirimizi temsil eden bir kulübümüz ne yazık ki kalmamaya yakın. En acısı ise statlarına kavuşan, taraftarıyla lige renk katan Göztepe ve Altay’ın sessiz çığlığını duyuramadıysak, en başta tesisleşme konusunda bir adım attıramadıysak bundan sonra halimiz duman!
Bizler Süper Lig’de İzmirimizi 5 veya 6 takımla temsil etmenin hayallerini kurarken, bugün TFF 3. Lig’de Karşıyaka lige demir attı, oradan kendini kurtaramadı. İzmir’in Cumhuriyet’le yaşıt kulübü İzmirspor BAL’dan Süper Amatör’e düştü. Spor Toto 1. Lig’de Altınordu ve Menemenspor düşmemek için mücadele ediyor.
İçimiz acıyorken bu sezon yüzümüzü güldürmesini beklediğimiz Bucaspor 1928, TFF 2. Lig’de Play Off için var gücüyle adeta savaşıyor.
Geçtiğimiz sezon Play Off’tan şampiyon olan sarı lacivertlilerde geri sayım başladı. Bitime sadece 2 haftaları, yani 180 dakikaları kaldı. İkisi de kendisi gibi Play Off mücadelesi veren Anagol 24Erzincanspor ve Tarsus İdman Yurdu karşılaşmaları.
Bu zorlu yolculukta başta Cihan Erdil Hoca’ya, genç oyunculara, sarı lacivertli renklere gönül vermiş taraftarlara ve de en önemlisi İzmir’e büyük iş düşüyor.
Başta Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ı sadece final niteliğindeki son maçlarda değil semtin tek takımı olan Bucaspor’un tüm sezon boyunca olan maçlarında tribünde görmek isteriz. Aynı zamanda hali içler acısı olan Buca Arena Stadı’nın bakımında da elini taşın altına koymasını umut ediyorum...
Bu sezon gördük ki İzmirli’nin İzmirli’den başka dostu yok! Artık silkelenme ve kendimize gelme zamanı.
Hangi ligde olduğumuzun önemi yok... Taraftar küsmediği, takımı terk etmediği sürece varız.
Kırmadan, dökmeden yanlış giden şeyleri düzeltmek zorundayız. Bu şehri, şehrin dinamiklerini kulüplerimizle barıştırmalı ve İzmir’de birlik ve beraberliği sağlamalıyız...
Buca ile grupta yer alan Amedspor, kritik Ispartaspor maçında 90 dakika tek ses ve yürek olmayı başarıyor. Stadyuma 30.000’den fazla seyirci çekebiliyor.
Taraftar grupları, sivil toplum kuruluşları ve iş insanları camiaya sahip çıkıyor. Bizde de neden olmasın?
Olmayınca sonunu Süper Lig temsilcilerimizde hep birlikte gördük.
Bu sezon İzmirimize büyük ders olsun.
Unutmayın...
Bugün yapılması gereken de bu.
Bu sevgiyi ve saygıyı artırmak. Tüm kenti, siyaset çamurundan uzak tutarak takımın çevresinde toplamayı başarmak.
Emin olun, takımına sahip çıkan bir şehir olarak tarih yazabiliriz...
Ve önümüzdeki sezon Süper Lig’de olmadı ama 1. Lig’de Göztepe, Altay, Altınordu, Menemenspor, Bucaspor 1928 ile İzmir’imizi 5 takımla temsil etmenin buruk gururunu yaşayabiliriz...
Biz renklere sevdalıyız, takımın adına, mazisine, geleceğine ve bu şehre.
‘Sokakta oynasalar izleriz!’