Direklerdeki bazı kaldırın
Okurumuz Ersin Aksu GSM şirketlerinin halkın sağlığını hiçe sayarak ‘Baz istasyonu’ kurulmasıyla ilgili bir öneride bulunuyor:
“ TEDAŞ elektrik direklerini belediye sınırları içindeki herhangi bir yaya kaldırımına koyabilmekte ve koyduğu bu direklere de bir süre sonra GSM şirketleri oldukça yüklü paralar karşılığı baz istasyonlarını kondurmaktadır. Bu yaptırım ‘halkın sağlığı yok saymaktadır. Şu anda elektrik direği görünümündeki istasyonlar adeta evinin içinde. Bunları kaldırtmanın yolu da ancak mahkeme yolu ve belediyelerce gerçekleşmektedir. Hiçbir Avrupa ülkesinde halk ile bu kadar iç içe olan baz istasyonları bulunmamaktadır.”
GSM şirketlerinin TEDAŞ ile çıkar ilişkisi içinde olduğunu belirten okurumuz, “Şirketlerin ve Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu’nun iddia ettiği gibi, ölçümlerdeki değerlerin insan sağlığını etkileyecek sınırlarda olmadığı savunuluyor. Bu açıklama kocaman bir yalandan ibarettir. Nitekim baz istasyonlarının insan sağlığı üzerindeki etkileri ancak on yıl sonra sonuca ulaşabilecek ki; o zaman da iş işten geçmiş olacak ve halkımız ciddi hastalıklarla karşı karşıya kalacaktır. Benim gibi birçok kişi evlerinin baz istasyonuna yakın odalarında oturmaktan korkuyor, arka odalarda oturuyor. Bu da özgürlüklerin kısıtlanmasının yanında psikolojimizin bozulmasına neden oluyor” diyor.
Yüreklilik gösterin, alkışlayalım
Bu konuyu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile meclis üyelerinin tamamına aktarıyorum. Çünkü, belediyelerin bir görevi de halk sağlığını tehdit eden durumlara müdahale etmek ve derhal el koymaktır. İzmirliler olarak bu konunun Büyükşehir Belediye Meclisi’nde görüşülmesini ve halkın yanında yer almanızı öneriyorum.
Yüreklilik gösterip, elektrik direklerindeki baz istasyonlarını kaldırtın da sizleri alkışlayalım.
İZMİR’E YAKIŞMIYOR!
Makina Yüksek Mühendisi Şefik Eruyguntaş, Üçkuyular Mehmet Köstepen Vapur İskelesi’ndeki tarihi ve turistik yerleri gösteren seramik panonun içler acısı durumunu aktardı. Özuyguntaş “Üçkuyular Mehmet Köstepen Vapur İskelesi’nde İzmir’in tarihi ve turistik yerlerini gösteren seramik panonun görüntüsü daha da vahim bir durumda. Haritada Çeşme, Karaburun, Karşıyaka tamamen silinmiş. Urla’nın da yarısı yok. Pirinç harfler yerinden sökülmüş. Yani İngilizce olarak da sergilenen İzmir haritası perişan bir durumda. Beni daha da üzen; önünden geçen binlerce İzmirlinin ve kentimizi yönetenlerin farkında olmayışı, adamsendeciliği. Bizlere ne oldu da böyle olduk? Bu ölü toprağını üstümüzden atmamız ve silkinmemiz lazım artık. Tabi yapılacaksa da adam gibi yapılmalı. ‘Bu panoyu yapan Ayperi bulamıyoruz’ gibi mazeretlerin arkasına sığınılmamalı” diyor.
Kocaoğlu’nun dikkatine
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun dikkatine sunuyorum. Sayın Başkan, çalışkan ve dürüst bir kişisiniz. Ayrıca İzmir’in 30 -40 yıl sonrasını taşıyacak büyük projeler üretmekle meşgulsünüz. Ancak, ‘küçük bir ayrıntı’ gibi görünen benzer ihbarları zaman zaman size iletiyoruz. Demek ki ihbarlarımız ciddi ve kalıcı bir şekilde ele alınmıyor ki, aynı konular tekrar tekrar aktarılıyor.
Esnaf böyle mi desteklenecek
Selçuk ilçesinde bir okurumuz, Esnaf ve sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatif Birlikleri Merkez Birliği’nden aldığı 870 TL kredi borcunu ödeyemediği için kendisinden icra yoluyla 1.870 TL istendiğini bildirdi. “Esnaf böyle mi desteklenecek ve korunacak? ‘Esnafa destek olacağız’ diyen siyasetçiler böyle mi destek olacaklar?” diyor.
Bu kuleleri gören yok mu?
Aslı Sokol “İzmir Tevfik Fikret Lisesi Fransız Kültür Derneği’nin yanında. Baz anteni ise karşı binanın 3. ve 4. kat seviyesinde. Bu yetmiyormuş gibi bu apartmanın tam yanındaki apartmanda da gizli baz istasyonu bulunuyor. Bunları kentimizi yönetenler görmüyor mu?” diyor.
LPG satan işyerleri denetlensin
İsmail Çakar, havaların ısınmasıyla birilikte ruhsatsız LPG tüp satışı yapan yerlerin denetlenmesini istedi ve şunları dile getirdi: “LPG (Likid Petrol Gazı) yanıcı, parlayıcı bir gazdır. Tüpler patlak olmamalı, kapalı iken gaz kaçırmamalı. Tüp kullanılacağı cihaza tüp takmasını bilen, ehil insanlar tarafından takılmalı. Dedantörde, hortumda, cihazda gaz kaçağı olup olmadığını sabun köpüğü ile kontrol etmeli. İzmir’de bine yakın işyerinde tüp satılmakta. Bunlardan sadece 154’ü ruhsatlı işyeri. Ne zaman bir gencimiz tüplü gaz kaçağından boğulsa veya bir evimiz yanıp kül olsa, yetkililer, suçu birilerine yüklerler.”
Seyyarlara göz yumuluyor
Konak Çankaya’da işyeri bulunan bir okurumuz, “Konak Belediyesi Zabıta ekipleri akşam 18.00’den sonra görev yapmıyorlar mı? Gazi Osman Paşa Bulvarı’nın Mimar Kemalettin Moda Merkezi, 1369 Sokak ve 1315 Sokak girişleri ile Fevzipaşa Bulvarı üzerindeki kaldırımlar seyyarlar tarafından işgal ediliyor” diyor.
Otobüs cepleri işgal ediliyor
Bu kez ESHOT şoförleri aradı ve şunları söyledi: “İzmir trafiğinin ne durumda olduğunu bilmeyen yok. Herkes şikayetçi ve en çok da ‘Trafiği ESHOT otobüs şoförleri sıkıştırıyor’ diyorlar. Halbuki yolun bir şeridinin taksiler tarafından işgal edildiğini kimse söylemiyor. Taksi şoförleri otobüs duraklarını işgal ediyor.”
SORUNUNA SAHİP ÇIK!
Sokağınızdaki, mahallenizdeki, kentinizdeki aksaklıkları ve yaşamınızda karşılaştığınız sorunları sorumlulara
duyurmak, şikayetlerinizi onlara iletmek ve çözüm bulmalarını sağlamak istiyorsanız, 0555 253 52 52 numaralı telefonumu 24 saat arayabilir; ayrıca kemal.onderoglu@hotmail.com elektronik posta adresime iletebilirsiniz.
