Kemal Önderoğlu

Yaz aylarında su sıkıntısı çeken İzmir’in iki ilçesinde daha önce 7 adet su kuyusu açan İZSU, yeni ilave sondajlarla toplam kuyu sayısını 20’ye çıkaracağını açıkladı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi özellikle su sıkıntısı çeken metropollerine yatırımlarını aralıksız sürdürdüğünü açıkladı. İZSU Genel Müdürlüğü; İzmir’in kuzey bölgesindeki ilçeleri Bergama ve Kınık ilçelerine bağlı mahallellerinde su kuyusu açma çalışmalarına ara vermeden devam edeceğini ve 2018 yılı içinde bu ilçelerin susuzluk çekmeyeceğini bildirdi. Yaz aylarında kuyulardaki yeraltı su seviyeleri düşen mahallelerde yaşanan sıkıntıya çözüm bulmak için aralıksız çalışacaklarını ifade eden İZSU yetkilileri, şu bilgileri verdi:

Bu yıl tamamlanacak

“İZSU olarak Bergama’da 8 kuyu daha açacağız. 238 bin liralık bir yatırımla Eğrigöl, Yortanlı ve Dereköy’de açılan yeni sondaj kuyularımızı önümüzdeki günlerde devreye alacağız. Ayrıca, Bergama merkezinin içme suyu ihtiyacını karşılamak amacıyla da 5 adet su kuyusu daha açmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Daha önce ilçenin Karalar, Kırcalar ve Hacılar mahallelerinde sondaj kuyusu açmıştık. Bergama’daki kuyu sayısını 12’ye çıkaracağız. Yaz aylarında su sıkıntısı yaşayan diğer

Mithatpaşa Caddesi’nde, araçların sağlı ve sollu çift sıra park edilmesi yüzünden tek şeride düşen trafikte yaşanan sıkıntı, bu yolu kullanan sürücüleri ve vatandaşları kahrediyor

Bu konuyu yıllardır dile getiriyor ve kent yöneticilerinin dikkatine sunuyoruz. Özellikle de konuyu kent trafiğini yöneten İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne aktarıyor ve onlardan Güzelyalı ile Göztepe arasındaki trafik rezaletine çözüm getirmelerini istiyoruz. Ekipler, geçici de olsa yaptırımlar uyguluyorlar, sonra gidiyorlar. Tabii gidiş o gidiş, kalıcı çözümler üretilmediği için Mithatpaşa Caddesi’ndeki bu iki semt arasında yaşanan eziyet, çile ve karmaşa, ne yazık ki aynen devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi de, bu yolda yaşanan bu şikayet için ne yazık ki yıllardır bir proje üretmiyor. İzmirliler ve özellikle bölge sakinleri olarak sürekli dert yanan okurlarımız bakın ne diyorlar:

Yıllardır böyle

“Fotoğraftaki bu görüntüyü öğle saatlerinden itibaren gece geç saatlere kadar görebilirsiniz. Çift yön trafiğe açık olan bölgede sağlı ve sollu çift sıra, bazen de bir yöne 3 sıra araç park edilmesine göz yumuluyor. Aslında Vali Konağı’ndan Üçkuyular’a kadar uzanan

14 yıl eşiyle birlikte yaşadığı yaşlılar bakımevinde, 4 ay önce hayat arkadaşını kaybeden 82 yaşındaki Günay Pekel’i, bakımevinin yöneticileri kaldığı odadan çıkarmak istiyor...

Akın Pekel, 33 yıl boyunca Buca ve İzmir Büyükşehir belediyelerinde inşaat mühendisi olarak görev yaptı. Buca Belediyesi’nde Fen İşleri Müdürüydü. Emekli olduktan sonra, 2004 yılında eşi Günay Pekel ile birlikte, o tarihlerde adı “Emekli Sandığı Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi Tesisleri”nde yaşamlarını sürdürmeye başladılar. Bu tesisin adı daha sonra değiştirildi ve “SGK Narlıdere Yaşlı Bakımevi” oldu. Akın Pekel 82 yaşındayken, 12 Ocak 2018’de vefat etti. 4 ay önce yalnız kalan Günay Hanım, eşini kaybetmiş olmanın üzüntüsünü yaşarken, bakımevi yönetimi odadan çıkmasını istedi. Yöneticinin verdiği bu karar üzerine, “Ben de bu odada ölmek istiyorum” diyen 82 yaşındaki Günay Pekel tepkisini ve isteğini şöyle dile getirdi:

Beni üzüyorlar

“Bu odada eşimin anıları var, ömrümüzün son yılları olan 14 yılımızı burada geçirdik. Yaptığım tüm görüşmelere rağmen bakımevi yönetimi geri adım atmak istemiyor. Ne yapıp edip beni bu odadan çıkarmaya çalışıyorlar. Psikolojim bozuldu. Tekrar ediyorum; ben eşimin anılarıyla

“Benimle gezer misin?” adını verdikleri proje için 10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası’nda bir günlerini engellilere ayırabilecek katılımcı gönüllüler aranıyor.

Bu çağrıyı Datça Belediyesi, Datça Kent Konseyi Engelli Çalışma Grubu ve Datça Engelim Olmayın Derneği birlikte yaptı. 10-16 Mayıs tarihleri arasında engellilere destek olmak isteyenlerin bir günlerini onlara ayırarak, evlerinde ve sosyal hayatlarında yaşadıkları zorlukları birlikte aşmaları sağlanacak. Bu çağrıyı Nisan 2018 ayı içinde sürekli yaptıklarını hatırlatan Datça Engelim Olmayın Derneği Başkanı Dilek Dündar, bu haftaya özel tasarladıkları projeyle ilgili şu bilgileri verdi:

Sürekli yapılacak

“Bu projemize Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar’ın da destek olması bize güç verdi. Biz de Datça Engelim Olmayın Derneği ve Datça Kent Konseyi Engelli çalışma grubu ile birlikte ilçemizdeki engelli vatandaşlarımızla, gönüllüleri bir araya getirip bir günlerini birlikte geçirmelerini istiyoruz. Bu projemizi engellilerin gönüllü arkadaşların deneyimlerinden yararlanarak bir farkındalık yaratmaları amacıyla hazırladık. Gönüllüler etkinliğe engellinin evinde sabah kahvaltısıyla başlayacaklar, öğleden sonraya kadar onların hayatını

İzmir Ulukent’te son haftalarda başıboş köpek sayısının arttığı, insanların ısırıldığı ve ‘kuduz’ vakalarının görülmesinden endişe edildiği bildirildi

Bu şikayet Menemen’in her geçen gün gelişen Ulukent bölgesinde yaşayan vatandaşlardan geldi. Vatandaşlar başıboş ve sahipsiz köpeklerden oldukça dertli olduklarını bildirdiler. Özellikle sabah erken saatlerde ve akşamları sokaklarında sürü halinde gezen bu köpeklerin saldırısına uğradıklarını söyleyen okurlarımız kent yöneticilerinin bölgelerini kontrol altına almalarını istediler. Her gün birkaç kişinin köpeklerin saldırısına uğradığını ve ısırma olaylarının yaşandığını ifade eden bölge sakinleri yetkililere şöyle seslendiler:

Zarar görmesinler

“Biz Menemen Uluktent 30 Ağustos Mahallesi 7207 Sokak sakinleriyiz. Öncelikle belirtelim, biz sokak hayvanlarını seviyor, yıllardır da onları besliyoruz. Hatta kışın soğuktan koruyor ve yaz aylarında da sıcaklarda onları susuz bırakmıyoruz. Ancak son haftalarda mahallemizdeki çocuk parkı ile yollarda ve sokağımızda 20-25 tane sahipsiz köpek yerleşti. Üstelik sokağımızın hemen karşısında bir de anaokulu var ve onlarca minik çocuk bu okulda eğitim görüyor. Şu anda sokak sakinleri olarak biz,

İzmirli şair, yazar, gazeteci ve sanatçılar, 1958 yılından bu yana birçok sanatçı yetiştiren Dr. Sökmen’in adının, Konak’ta hizmet sunduğu sokağa verilmesini istedi

Bu isteği, 9 Ocak 2014 Perşembe günkü köşemizde dönemin Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’a, “Onlarca sanatçı, gazeteci ve şair, Başkan Tartan’a sesleniyor: 1457 Sokak Dr. Ayhan Sökmen Sokağı olsun” başlığıyla ikinci kez aktarmıştık. “İzmir’de Ege Üniversitesi Konservatuvarı ile İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’nun kurulmasında emeği olan Dr. Ayhan Sökmen, İzmir’de yüzlerce sanatçı yetiştirdi. Onlarca sanatçı, gazeteci ve yazar, Sökmen’in adının Konak’taki 1457 Sokak’a verilmesini istiyor” vurgusunu da yapmıştık. Başkan Tartan, köşemizden ilettiğimiz bu isteği dikkate almamıştı.

Yanıt verilmedi

Bir kez de, 11 Eylül 2014 Perşembe günkü köşemizde Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş’a, “Onlarca sanatçı, gazeteci ve şair, Başkan Sema Pekdaş’a sesleniyor: 1457 Sokak, Dr. Ayhan Sökmen Sokağı olsun” başlığıyla aktardık. Başkan Pekdaş da bu isteğe yanıt vermedi. Ancak, sanatçılar, gazeteciler ve şairler, Başkan Pekdaş’a konuyu bir kez daha iletmemizi istedi. Emekli Devlet Klasik Türk Müziği Korosu sanatçısı ve Dr. Ayhan

Bornova’da, yerleşim yerleri içinde bulunan, bakımsız ve serseri yatağı haline gelen viyadük altlarının, İzmirlilere hizmet eden pırıl pırıl mekânlar haline getirildiği bildirildi.

İzmir’de binlerce konut arasında kalan ve yıllarca serserilerin, balicilerin, bimekânların mesken edindiği, gece yarılarından sonra araçlar içinde fuhuş yapılan, viyadük altları girişimci bir işadamının sayesinde yaşanılacak yerler haline getirildi..

Bölge sakinlerinin yaka silktiği, İzmir-Aydın, İzmir-Çeşme ve İzmir-Çiğli arasındaki otoyolları birbirine bağlayan yolların viyadük altlarının ışıklandırılarak kamera sistemleriyle güvenli yerler haline getirilmesi, İzmirliler tarafından takdirle karşılandı.

‘Korku mekânlarıydı’

Köşemize gelen teşekkür mesajlarını iletmek üzere, viyadük altlarını hem ekonomiye, hem halkın huzurlu bir ortamda yaşaması için ele alan, hem de 25-30 kişiye ekmek kapısı yapan İzmirli işadamı Hakan Beşyıldız’a ulaştık ve sorduk, işte bize konu ile ilgili verdiği bilgiler:

“Yıllardır ailece petrol, yediemin ve taşımacılık işletmeciliği yapıyoruz. Bornova’daki viyadük altlarının uzun süredir bakımsız halde olduğunu ve uygunsuz kişilerce korku mekânları haline getirildiğini görünce, Karayo

İzmir’in cazibe merkezinin gece yarısından sonra da denetlenmesi istendi. Gündüz Kordon’un keyfini çıkaranları örnek gösteren bölge sakinleri, gece yarısından sonra gelen bazı kendini bilmezlerin huzursuzluğa neden olduğunu içki şişelerini kırıp birbirlerine saldırdığını ve çevreyi rahatsız ettiğini bildirdi

İzmirli bir okurumuz, önceki gün köşemizi aradı; alt başlıkta verdiğimiz ihbarda bulunduktan sonra, “İzmir’e bahar geldi mi, 1. Kordon çoğunlukla gençler tarafından işgal edilir. Çimlere oturulur, deniz esintisi altında sohpetler edilir. Gruplar halinde şarkılar söylenirdi. Geç saatlere kadar kızlarımızı kimse rahatsız etmezdi. Ayrıca son bir yıldır çiğdem kabukları göremezdiniz. Geçen yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi 1. Kordon’u güzelleştirmek için tüm birimleriyle birlikte ele aldılar. Genel Sekreter Buğra Gökçe ile ilgili daire başkanları Kordon’da temizlik ve mekan düzenleme çalışmaları yaptılar” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Şimdi Allah’a emanet’

“Çimler ve tartan pist yenilendi, Kordon çiçeklerle donatıldı. Kordonboyu İzmir’e yakışır hale getirildi. Ayrıca İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı asayiş ekipleri de sık sık denetim yaparak 1. Kordon’da vatandaşların huzur içinde