Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları

VİCDANIM ÇOK RAHAT


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yakın çalışma arkadaşı, Büyükşehir eski belediye Meclis Üyesi ve İmar Komisyonu Başkanı...
Bitmedi...
Kırk bir yıllık CHP üyesi, ama siyaseten Taylandzede (!)
Ve son görevi Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanlığı...
Kim bu kişi?
Mustafa Bilgin Erünal...
Erünal, geçen hafta İzmir gündemine, Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nce kabul edilen, ancak Karabağlar Belediye Meclisi tarafından reddedilen, kendisinin de yüzde 10 hissedarı olduğu Bozyaka’da 3.5 dönümlük bir arazinin mevzi imar plan değişikliği ile oturdu.
Siyasi çevrelere göre, kendisinin de ortağı olduğu bir arazinin, üyesi olduğu Büyükşehir Belediye Meclisi İmar Komisyonu tarafından, konut alanından, metropoliten aktivite alanına dönüştürülmesi, “etik” değildi.
Suçlamalar peş peşe geldi...
Şaban Dişli’ye benzetenler oldu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun danışmanı Bilgin Erünal’a bu konuyu sordum.
İşte Erünal’ın, konuya bakış açısı ve söylemek istedikleri:

Arsayı TMSF’ den üç ortak aldık
“Geçmişte Konak, bugün ise Karabağlar Belediyesi sınırları içindeki 3518 metrekare arsayı, 2006 yılının haziran ayında TMSF’den ihale ile aldık. Üç ortak girdik. Altın Tohumculuk’un sahibi Fahrettin Macit ve İbrahim Gök bu arsada ortaklarımdır.
Arsa tapuda DYO Boya Fabrikaları San. ve Tic.A.Ş. adına kayıtlıydı. O günün parasıyla 2 trilyon 200 milyon lira bedel verdik, ihaleyi kazandık ve satın aldık. Tapuya bakarsanız, satış bedeli burada da 2.2 trilyon liradır. Ne ödediysek, onu gösterdik ve vergilerini ödedik.
TMSF’den satın aldığımız 3.5 dönümlük arazi, 7 kat konut izni olan imara açık bir arsadır. Buraya, imar planına uygun olarak 160 -170 dairelik bir site yapılabilirdi. Bu yatırımı yapacak maddi olanaklarımız yok. Bunun için kooperatiflerle görüşmelere başladık. Ama hiç biri sonuçlanmadı. Sonra da satılığa çıkardığımız arsaya konut yapmak isteyen yatırımcılardan talep gelmedi.

Hastane, kolej ve mağaza
Üç ortak olarak sahibi olduğumuz arsaya, bir yatırımcı özel hastane yapmak için, bir diğer yatırımcı, özel okul yapmak için talip oldu. Son olarak da bir büyük mağaza sözlü olarak bizden buraya AVM yani alışveriş merkezi yapılıp yapılamayacağını sordu.
Üç ortak oturup bir değerlendirme yaptık. Arsamız konut alanıydı. Yatırımcıların talepleri bu imar planı ile yapılamazdı. Bunun üzerine plan değişikliği için, Büyükşehir Belediyesi’ne başvurduk. Talebimiz şuydu: konut alanının, hastane, özel okul ya da alışveriş merkezi yapılabilmesi için ‘Metropoliten Aktivite Alanı’na dönüştürülmesini istedik.
Doğrudur, bu kararı verecek olan İmar Komisyonu’nda üyeyim. Rahmetli Ahmet Piriştina döneminden buyana Büyükşehir’de bu komisyonun başkanlığını yapıyorum. Bu göreve beni rahmetli Piriştina getirmişti. Komisyon, Büyükşehir bürokrasisinin görüşleri doğrultusunda karar alır. Bu talebimiz komisyondan oy birliği ile geçti ve Büyükşehir Meclisi de onayladı. Uygulama planı için ilçe belediyesinin bu kararı onaması gerekiyordu.
Karabağlar Belediye Meclisi uygun görmedi, dosyayı reddetti.
Olay budur...”
“- Peki, hakkınızda iddia edilen suçlamalardan biri de; sizin bu plan değişikliği karşılığında bu arsaya yüzde 10 hissedar yapıldığınız yolunda. Bu doğru mu?” diye soruyorum...
Gülümsüyor... Ama bu gülümseme normal bir gülümseme değil, acı dolu, kin dolu, hırs dolu bir gülümseme...

Yanıtlıyor:
“Böyle bir iddiayı kim öne sürüyor ya da söylüyorsa, şerefsizdir, namusuzdur. Yazılanların, söylenenlerin, yapılan dedikoduların tümü bir yargısız infaz. Siyaseten beni linç etmek istiyorlar, üzerimden de Başkan Kocaoğlu’na aslı-astarı olmayan senaryolarla çamur atmaya, onu zor durumda bırakmaya çalışıyorlar.
Bakın, elimdeki banka dekontlarına ve tarihlerine... İhale tarihinde, yani 2006 yılının haziran ayında iki ayrı ödeme ile 2.2 milyar liraya satın alınan arsa için Türk Ekonomi Bankası aracılığıyla, TMSF’nin hesabına 50 ve 170 milyar lira yatırarak bu arsanın yüzde 10 ortağı olmuşum. İnanmayanlar gidip araştırsınlar. Yatırdığım 220 milyar liranın 50 milyar lirasını da bankadan kredi alarak ödedim.
Şimdi kalkıp da, Bilgin Erünal’ı, Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu’nda 4 yıl hiçbir şaibeye karışmadan görev yapan bir insanı, ‘yüzde 10’cu’ gibi haysiyetsizce bir suçlamayla karalamaya kalkışmak vicdansızlıktır.
Bunu yapanların kim olduğunu biliyorum. Bunlar seçildikleri görevleri vatandaştan ‘avanta’ alarak lekeleyen kişilerdir. Çoğu bu son seçimlerde temizlendi. Şimdi kalkıp, olayları saptırarak siyaseten intikam almaya çalışıyorlar. Ama son çırpınışları. Gerekirse kendimi kurban ederim ama, onları da bu siyasetin içinden temizlemeye, temizlemeye çalışanlara sonuna kadar yardımcı olmaya adadığımı bilmelerini isterim. Mal beyanım var; ona bakılsın
1968 yılından buyana CHP’liyim. Pek çok organında görev yaptım. 41 yılda kimse çıkıp da ‘Bilgin şu işin karşılığında şunu istedi, bunu istedi, onu verdik’ diyemez. Bizim kitabımızda bunlar yazmaz. Kaldı ki, biz bu arsamıza konut yapmak için talip olan çıksa ve el sıkışmış olsak, yüzde 30’la anlaşmış olsak bile hissemize 50 -60 daire düşerdi. Ama daha önce de söylediğim gibi yatırımcı çıkmadı. İmar değişikliğini sadece bu nedenle istedik. Vicdanen çok rahatım. Bazıları gibi gece yastığa başımı koyduğumda uykularım kaçmıyor, gönül huzuru ile uyuyorum...”

Süreç nasıl işleyecek?
Karabağlar’da, Büyükşehir Belediyesi’nce kabul edilen, Karabağlar Belediyesi’nin ret kararı verdiği arsa ile ilgili süreç ise bundan sonra şöyle işleyecek:
Bilgin Erünal, Fahrettin Macit ve İbrahim Gök, Karabağlar Belediye Meclisi’nin verdiği ret kararı için mahkemeye dava açtılar.
Gerekçe şöyle. 1/5000’lik imar planlarında yapılan değişiklik, niçin uygulama planı olarak kabul edilen 1/1000’liklerde ret edilemez. Çünkü imar planlarında asıl geçerli kabul edilen normlar, 1/5000’liklerdir.
Kısacası son kararı, yargı verecek...

Perde Arkası
Uygulama etik değil

Her vatandaş, arsası, arazisi ile ilgili imar plan değişikliği isteyebilir. Bu yasal bir haktır.
Yani, Bilgin Erünal, bir vatandaş olarak Büyükşehir’e başvurup, böyle bir talepte bulunabilir.
Ama bu olayda tartışılan, imar değişikliği kararını verecek olan meclis organında başkan olan kişinin, ortağı olduğu bir arazi ile ilgili istenen değişiklikte karar verecek 7 kişiden biri olmasıdır.
Hiçbir konuda bir kişi hem savcı hem hakim olamaz, olmamalıdır da.
Çünkü bir arazinin konut alanından çıkarılıp “metropoliten aktivite alanına” dönüştürülmesi, değer ve kıymetini de arttıracaktır.
Şehir plancılarının ve mimarların bu konudaki görüşleri çok nettir.
Resmi belgeler, Bilgin Erünal’ın her yatırımcı gibi, TMSF ihalesinden satın alınan bu araziyi, iki arkadaşıyla, hissesi oranında bedelini 2006 yılında ödeyerek sahip olduğunu net bir biçimde göstermektedir.
Bu nedenle Erünal için söylenen; “görevi nedeniyle ya da plan değişikliği sözü karşılığında, bu araziye yüzde 10 ortak yapıldığı” iddiaları tamamen gerçek dışı ve asılsızdır.
Ancak, söz konusu arazinin konut olarak değerlendirilemeyeceği anlaşıldıktan sonra, plan değişikliği talebinin yapıldığı süreçte, karar verici makamda oturduğu için, Erünal’ın, yüzde 10’luk payını ortaklarına devretmesi daha “etik” olurdu diye düşünüyorum.
Çünkü Erünal, bu kentte namusuyla, şerefiyle çok uzun yıllardır siyaset yapan bir kişidir.
Kaybedilmesi gereken değil, İzmir siyasetinde var olması ve aktif görev yapması gereken bir politikacıdır.